Tabiki bıyıkları terlemiş sivilceli osbirci bir liselinin okulun en taş hocaları olan ingilizceci, edebiyatçı ve müzik hocalarının üçünü birden müdürün masasına domaltıp bafilemesi.
Hadi ama dostum böyle bir sahneyle karşılaşsan dumur olmaz mısın?
lise'nin 3 yıl olduğu dönemler o zamanları siz ergen bebeler pek bilmezsiniz.
neyse izmir'de bal'dayız bilen bilir bal'ı.
izmir bornova'da ege üniversitesi'nin içinde desem bilmeyen hattori hanzolar nasıl bir yer olduğunu anlar. ha bu arada izmir'in en başaralı analdolu lisesi. halen de öyle.
olaya geleyim gençler heyacandan cinsel uzuvlarınızı okşadığınızı biliyorum ama yapmayın bu öyle hormonlar gerektiren bir hikaye değil. adeta bir gerçek kesit, hatta beşinci boyut.
bilenler yine bilir, bilmeyenler için özet geçeyim bizim analdolu lisesi 3 futbol sahasından daha büyük, kendi içinde koruluğu vs. var. sigara içeni, sevişeni, ot çekeni herkes (z ile değil beyler) teneffüslerde, boş derslerde, beden eğitiminde hep orada.
2. sınıftaki ilk dönemin ilk haftasındaki ilk beden eğitimi dersiydi hoca saldı bizi sizle mi uğraşcam amuhakoyim devletin verdiği parayla anca sıraya dizer yoklama alırım dedi. güzel kızlara da yavşıyodu çakal.
herneyse zaten o her beden hocasının karakteristik özelliği gibi bişey. güzel kızlara yavşamayan beden eğitimi hocası olamıyo sanırım öyle bir kural var, olmayadabilir tabii.
neyse bu adam saldı bizi herkes koruluğa tabi...
bade diye bir kız vardı hoşlanıyordum alt dönemimdi. onlarında ders boşmuş koruya indiler. ben o zamanlar da yakışıklıyım, populerim okul basket takımında kaptanım tüm kızların gözler bende. benim gözler o sıralar bade'de.
gittim onların kız tayfasının yanına muhabbate dahıl oldum. zaten gitmesem onlar geliyor yanıma hadi dedim bu sefer zahmet olmasın onlara ben gideyim.
muhabbet ilk dersi yedi gitti zil çaldı herkes çıktı girdi. beden iki ders bizde (ayrıca 2. dersi günün son dersine denk geliyor) ikinci derse girdik yoklamadan geldik bade koruda bekliyor beni.
+okuldan kaçalım mı ages yhaa zaten son ders hadi ??
-tamam canım sinemaya falan gideriz ya da bize gideriz ehhehe.
+yhaaa okuldan gidelim de nereye istersen gidelim ages
neyse kaçtık okuldan üniden de çıktık küçükte bir cafede takıldık. her kız gibi o da bana çok hoşlandım senden, çok tatlısın vs. vs. açıldı. yakınlaştık baya. öpüşmeye başladık. rahat edemedik tabi sakin bir yere geçelim dedik. o zamanlar metronun orada otobüs istasyonu böyle yoğun değil otopark olarakta kullanılıyor oraya geçtik haliyle orası fırsatçı gençlerle dolu, arabaların arasında yiyişiyoruz...
bizim bu bedenci de son ders amuhakoyim yoklamayı da aldım artık gideyim demiş...
giderken bedenci görmüş bizi, burdan sonrasını arkadaşlar anlatıyor ben de oralar yok. hoca biz öpüşürken gelmiş arkamızdan. birden dalmış benim kafaya eline geçen ilk şeyle. ben yerdeyim pekmez akıyor. meğer sonradan öğrendim ki bade bunun kızıymış amk. adam da dumur olmuş tabi kızıyla öyle görünce. badenin hatrına şikayetçi olmadık. lan ne günlerdi özlemişim. lisenin kıymetini bilin.
okuldan mezun olalı 1 sene olan 18 yaşındaki kızın okula hocaların elini öpmeye gelmesi bir arap şeyhiyle evleneceğini haber vermesi. Benden 1 yaş büyüktü. Şimdi 21 yaşındadır gariban.
ders: milli güvenlik
konu: boş ders
öğretmen: emekli albayın biri
olay şu minval üzerinde kurulmuştu. milli güvenlik dersi vardı hoca da sınıftaydı, fakat ders işlenmiyordu. kısaca boş dersti. albay hocamız sınıfta kendi halinde dolaşırken, sakız çiğneyen mahmut gözüne çarptı.
ortaokul. cinsel kimliğini yeni farkeden ergenlerin mekanı. sınıfın nazlı kızı adet sancısından muzderip 1 haftadır karın ağrısıyla geliyor okula. neyse herkes biliyor tabi durumu. hocalar falanda sordu neyin var diye. kız karnım ağrıyor diyor. sınıfın en sapık oğlanıda.
bu da adet oldu dedi. yani adet haline getirdin her zaman ağrıyor manasında söylediğini açıkladı sonra.
bi kızın sırasında küfür yazılı olması üzerine sınıf öğretmenlerinin tüm ikinci kademelerin defterlerini isteyip, kimin yazısının sıradakiyle uyuştuğunu öğrenmeye çalışması.
(bkz: 7.sınıf)
öhöm öhöm sevgili sözlük yine bir ilkokul anımdır bu.
ilkokul ya iki ya da üçüm. evde-okulda-serviste beraber olmaktan dolayı ikizimden nefret eder hale gelmiştim ayrı sıralarda oturuyorduk. bizim de laz bir hocamız var ama terör estiriyor ibne derste çok korkardım ondan. öyle bir çişim geldi ki mesanem patlayacak hale geldi, ulan napiyim nasıl izin alayım bağırır çağırır derken ben altıma işedim oracıkta. işedim ama komple sidik oldu pantolon falan pantolonu geçtim yerde hafif eğimli olduğu için sidik yol katetmeye başladı alla alla ne bok yicem lan ben şimdi derken öğretmen geldiiiiii.
+ k.o.k. oğlum nereden geliyor bu su?
- (hiç bozuntuya vermeden sağa sola yalandan bakarak) öğretmenim hani nerde alla alla bilmiyorum valla suluktan mı sızdı acaba der ve zil çalar.
oturduğum yerden tabiki de kalkmadım öylece servise bindim eve geldim öğretmenden yemediğim dayağı biricik anneciğimden yedim.
başka bir anım;
ilkokulumuz yeşilköyde olduğundan dolayı annem üstümüze başımıza çok dikkat ederdi. zaten titiz bir kadın ama tek bir kırışık bile görmek istemezdi üzerimizde. yine birgün böyle takıntılarının had safhada olduğu bir gün tam evden çıkarken annem yakalığımda bir kırışık olduğunu söyledi ve bekle dedi. elinde ütüyle gelerek yakalığımın kırışık kısmını ütülemeye çalışırken, bir de aşağıya inmem lazım servis vakti geldi çabuk ol anne falan derken boynum cısssladı, evet annem ütüyle boynumu yaktı. tabii içi cız etti ama ben yandım bir kere. hey gidi günler o günlerde olsam da hep yansam...
okul müdürümüzün 83 dk konuşma yapması ve komşu binalarda pencereye çıkan atletli erkeklerin ''yeter ulan'' diye bağırması.. müdür en son zıplıyordu sinirden.
üniversite 1. sınıf
okula yeni gelen öğrenci
ders programında tarih dersi için sabahın köründe fıldır fıldır sınıf arıyor
yolda gördüğü bir bayana "pardon şu sınıf nerede?" der.
"ne dersin var senin?" diye soruyla karşılık gelir bayandan.
"tarih" denir.
"tamam benim dersim gel benimle" diyen bayanla yola konulur.
sınıfa girildiğinde ilginçdir ki öğrencilerin hepsi arkada sıkı fıkı konuşmalar içerisindedir. bir haftada bunlar nasıl kaynaştı düşünceleri içerisinde ön sıralardan birine oturulur.
öyledir ki üstünde bir sürü göz var gibi gelmekte gence. biraz çevreye baktıgında bir sürü kişi tarafından izlendiğini görür.
nitekim imza kağıdı gelir -imza kağıdı nedir?-
"ne yapacam ben buna?" diye sorulur bayana.
"ismini bul imza at yavrum"..
"hocam bunda benim ismim yok" denir ve bir bakılır imza kagıdı 4. sınıflara aittir. işte o an galiba ben yanlış sınıftayım denilerek dışarı çıkılır.
zaman zaman türkçe cümle kurmakta zorlanan ingilizce öğretmeni sınavı başlatacaktır. sınavın başlaması için gereken tek şey öğrencilerin susmasıdır. öğretmen öğrencilerin kopya çektiğini biliyordur. birkaç yer değişikliği ve tam sessizlik ister. bu sırada sinirlenmiş olacak ki biraz da tehditkar ses tonuyla,
öğretmen:çocuklar çok hassas bir dönemdeyim şu an sessiz olun.
sınıf:eror
işin kötü yanı stajyer öğretmende tutamaz kendisini...
hiçbir artniyet olmadan şaka olsun diye biyoloji öğretmeninin poposunu kamerayla zoom yapmak. arkadaşların yoğun isteği üzerine öğretmenin poposuyla başlayan video çekimiydi ama komik bişey olsun istedik elimizde malzeme var bunu kullanalım kısa film çekelim istiyoruz. çektik de. film öğretmenin poposuyla başlıyor zoom yapılıyor yapılıyor ve görüntü simsiyah oluyor zifiri karanlık anlayacağınız. zifiri karanlıkda 10-15 kişi beliriyor ve hep birlikte '' hepimiz burdayıııııııııııııııızzz '' diye bağırıyorlar ve dans ediyorlaaar. evet buraya kadar tamam herşey zevkli ama istikbali olan bu yönetmenin yani benim kendimi disiplindei bulmam çok yanlış.
tuvaletlerde fayansların üzerinde duran ve en az iki kişinin s.çabileceği kadar bok ve içine işenmiş maşrapalar.*. ve de en kötüsü derste burnunu karıştırıp sıraların altına süren geometri hocası...
sınıf ortasında bomba patlatan bir gurup liselinin,öğretmene bombanın camdan içeri girdiğini iddia etmeleri ve zeka seviyesi yüksek hocanın camı açıp dışarı bakması.
