osaka'daki kazılarda ele geçirilmiş, bir 13. yy imparator savaşçısına ait olduğu sanılan günceden günümüe kalan parçalardır.. anlaşılabilmesi için türkçeye çevrilmiştir.. ben çevirdim bizzat..
2 eylül (maymun yılı)
aziz günlüğüm.. bugün çok mesudum.. kudretli japon derebeyi nimaga-san'ın emrinde savaşmaya ve ölmeye kabul edildim.. yalnız çok sağlam bir eğitimleri varmış, arkadaş söyledi.. o 6 sene çalışmış hala turp soyduruyorlarmış çocuğa ama ''sensei bana taktı olm, 10 numara nunçaka sallıyorum hala kırık veriyor..'' dedi..
karı kız da yokmuş.. dur bakalım, okuması zor da bir bitirdiğimde ninjitsu'yu harbi karizma yapacağım..
önümde hiçbir şey duramayacak günlük.. annemle helalleştim bugün, su döktürdüm arkamdan.. babam bozuk çalıyor biraz, illa ki doktor olmam gerekiyormuş, ona bakacakmışım.. işim gücüm kalmamıştı çünkü.. hayallerimi engelleyemez..
gitmeliyim günlük, sabah egzersizlerine geç kalamam ilk günden..
16 kasım (maymun yılı)
seni boşluyorum günlük, farkındayım.. ama işim başımdan aşkın.. okul çok zorlu.. juhigi diye bir herifle tanıştım, beraber takılıyoruz, çok piç bir herif görsen.. dün sensei ''yaşamın özünde ne var?'' diye sorduydu da, bizimki ''n'olcak mcık var..'' dedi.. çok güldük sınıfça.. hoca skti tabi belasını sonra, döner tekme içinde bıraktı çocuğu.. bir de hu-wan diye çinli bir eleman var, o da efendi çocuk.. çok iyi arkadaşlık kurdum ikisiyle de.. kan kardeşi olduk.. yarın yurttan kaçıp şehirde ortama akacağız, sözleştik..
ninjalıkta da uçarcasına ilerliyorum adeta.. teketek dövüşte sorunlarım var ama konsantrasyonda rakip tanımıyorum.. he dedim mi 2 saatten önce kalkmıyorum transtan.. hoca gelecek gördüğünü söyledi bende..
çok heyecanlıyım..
31 aralık (maymun yılı)
çok sinirliyim günlük, küfredersem kızma.. bu juhigi puştuyla bir daha konuşursam bütün kore üzerimden geçsin.. dün nimaga-san'ın geyşaları izlemeye çıktı bizi öğlen çalışmasında.. bu ibnenin evladı iki karı gördümü anında sattı kardeşini.. sopalı eğitimdeyiz, tamam mı, bu da biliyor zayıf olduğumu, tutturdu ''gel kapışalım'' diye.. ''yok'' dedim, ''ne gereği var'' dedim ''şimdi'' dedim ama hayır!.. kızları gördü ya göt!.. sopasıyla yanağıma yanağıma doknuduruyor.. kızlar da gülüyor bir sik varmış gibi.. ben farketmiyora yattım bir süre ama sonra lap diye götüme batırdı sopayı zıpladım.. herkes güldü.. ''dövüşsene olm ne karı adamsın..'' dedi hu-wan da.. anasını skiyim onun da!.. ''olm'' diyorum, ''belim ağrıyor şu an, başka zaman veririm eline..'' diyorum bir de üste çıkıyor piç herif ''düzgün konuşsana sığır bayan var..'' diye..
geyşalar da gülüyor..
ben iyice şaşırdım tabi kendimi.. ''nealakası var olm sen de hayret bişisin yani bişi demedim ki ben zaten belim ağrıyo'' falan diye bir şeyler geveleyerek kaçtım..
ibne arkamdan da yıldız fırlattı iki tane kemerimi yırttı..
ödüm patladı lan.. kaçtım odama çıkmadım bütün gün..
yarn skecem anasını ama.. konuşçam çekip..
en olmadı sensei'ye giderim..
20 nisan (kaplan yılı)
kara bir gün.. 8 alan dersinin 6'sından çakmışım.. 'silah yapımı' ve 'ninja yıldızı hakimiyeti'nden kötü not bekliyordum ama 'felsefe tarihi' ve 'sessiz adam katli' derslerinden 0 almam sürpriz oldu.. sensei'ye çıktım itiraz için, ''konsantrasyon'dan 70 aldım hocam, iyiyim o konuda, biraz yardım etseniz diğer derslerde de..'' dedim..
''konsantrasyonu öküz de yapıyor evladım, dövüşmen gerekiyor azcık ninjalık için..'' dedi.. ''ama hocam ninjitsu'nun temelinde de sukünet yatmıyor mu?'' diye bir kontratak yaptım.. hocanın aklı başına gelir belki diye ettiğim bu lafa senseim, ''evladım bi sktir git imparatorunu seviyorsan, zaten işim başımdan aşkın..'' diye cevap verdi..
ne yalan söylileyim osururken bile veciz çıkartan sensei'min böyle kırıcı konuşmasını yadırgadım biraz..
bu dönem acaip abanacağım derslere.. juhigi götü de manita yapmış kendine çağırıp duruyor ''sana da ekmek çıkartacağım'' diye..
yarın kiraz ağaçlarının orada buluşacağız bunlarla bir kız getirecekmiş.. çok merak ediyorum..
21 nisan (kaplan yılı)
sokarım böyle işe ben ama ha!.. kızla buluşmaya gittik aynen günlük, kıza aşık oldum.. adı namaje ama ne namaje!.. o ne endamdır, o ne asalettir.. kız da bana bitmiş olacakki ne zaman gözgöze gelsek yanımdan koşarak uzaklaştı.. tam bunla yiyişçem, kıstırmışım, hu-wan piçi geldi elinde de top gibi bir şey.. ''yeni oyun bulmuş olm batılılar futbol diye acaip bir şey hadi oynayalım..'' ben 'git' gibisinden işaretler yaptıysam da ''hadi en az sektiren kaleye'' dedi bu mal.. bir de sektirmeye başladı ki sanırsın bu bulmuş oyunu.. kafasında falan tutuyor.. benim kız buna yanaştı hemen.. çıkıyorlar şimdi..
zaten kaşardı biraz..
6 mayıs (kaplan yılı)
seviyorum ulaaaaan!.. kılıcım nerede, harakiri yapacağım.. bu acıyla yaşanmaz çünkü.. çok fenayım.. annesiyle tanıştırmış hu-wan'ı namaje.. geçen bir yaklaşayım dedim, tuttu sarıldı bana.. tam yapışıyordumki dudağına yere çaldı beni maymun tekniğiyle.. sonra da beni kardeşi gibi gördüğünü, eğer ona bir daha yılışırsam sopamı götüme sokacağını güzelce belirtti..
bence hala bana kesik ama.. şu hu-wan olmasa.. koduğumun çinlisi..
18 ağustos (kaplan yılı)
bugün yaz okulunun son günüydü.. ekimde açılacakmış lan bu sene bir daha yurdum.. 1 ay bir memlekete giderim diyorum.. bu sene ortamı tanıdım ya güzel oldu yine.. şu sensei çok fena taktı bana sadece.. evde nunçaka ve yıldız çalışmalarıma ağırlık vermeliyim.. seneye karı-kız demeden, kendimi dövüşe, felsefeye veriyorum.. belki üstten de ders alırım, denk gelirse..
hu-wan da düğününe çağırdı çin'e.. bu da ne genişliktir anlamadım daha dün bir bugün iki hemen everiyorlar kızı..
o kızı ben daha önce düdüklemiştim diye laf çıkarttım, yurtta.. haksız da sayılmam zaten..
şanım yürüyor hiç olmazsa..
20 ağustos (kaplan yılı)
okuldan kaydımı aldırdım.. hu-wan söylediklerimi duymuş, aşiretiyle anamı skçekmiş, öyle demiş bizim çocuklara.. ben de ninjalık falan boş işler dedim, çıktım geldim..
oh be dünya varmış..
imparatorun ve tanrıların izniyle doktor olacağım, babama bakacağım.. bu yolculukta benle var mısın aziz günlük, sırdaş gün..
burada sayfa yırtılmış.. güncenin sahibinin, döneminin büyük savaşçılarından veya doktorlarından biri olmadığı, bomboş bir herif olduğu tarihçiler tarafından belirtilmiştir..
bugün çok gizli bir göreve gönderildim, senseim tarafından.. bir japon generalini silah kullanmadan öldürmem gerekiyordu..
supervisor senseim, eğer bu işi ellerimi de kullanmadan yapabilirsem kanaat notu olarak sayacağını da direktifleri arasında çıtlattı..
generalin banyo küvetinde onun gelmesini beklerken dünyaya geliş nedenimi sorguladım hakikaten.. gerçekten bir ninjitsu ustası olmak için mi atılmştım tanrılar tarafından faniler dünyasına?.. galiba o çok özlediğim, onurlu harakiri anı ile ölene kadar bilemeyeceğim bu sorunun cevabını..
duş ahizesine bir fırça asılmıştı.. devamlı kafama deyip, beni hasta ediyordu.. fırçayı elime aldım.. generale hamle ettiğimde silahsız olmam gerekiyordu ama o ana kadar hiç olmazsa kafama çarpmayacaktı bu lanet alet..
içeriye sinsi sinsi pencereden girecektim.. ama yeni yağmur yağmıştı, oluklar ıslaktı, iş açmayım başıma dedim.. tırmanmaya çalışırkene bir boru da elimi kesti zaten, kangren bile olabilirim..
ben de kapıcıya kendimi kiracı gibi tanıttım.. ninjaya bak.. kendimden nefret ediyorum.. kapıcının boynunu lades kemiği gibi kırdıktan sonra onu da banyoya sürükledim.. şu anda küvet perdesinin aralığından bana hastalıklı bir ressamın elinden çıkmış bir komedya tablosu gibi bakıyordu..
kapı tıkırdadı.. hemen perdeyi kapadım.. general gelmişti..
''juin efendi, yine mi uyuyakaldın?.. boynun da fena tutulmuş ha, dur bi kıtırdatıyım bişiyciğin kalmaz..''
ben tam hareketimi yapmaya hazırlanıyordum ki perde açıldı.. kabak gibi elimde duş fırçası kalakalmıştım.. general beni gafil avlamıştı.. sanırım ölü kapıcının bedenini kaka yapar gibi klozete oturtmam bunda etkili olmuştu..
dövüşmemiz kısa, şiddeti, ellerimi kullanamadığımdan da komik oldu.. ben tavuk gibi ellerim arkada zıplayıp, doğru anı kovalarken o da küfürler yağdırıp elindeki bıçağı savuruyordu.. sonunda ağzımla duş perdesini kaptım ve generalin yanından perdeyle hoplayarak, onu perdeye hapsettim.. sonra da suratına oturup havasız bıraktım..
bıçağı elinden titreyip düşerken, bir kez daha kendimden tiksindim.. güünahının ne olduğunu, hatta günahı olup olmadığını bile asla bilemeyeceğim bir zavallıyı daha tanrıların yanına göndermiştim.. hem de hissettiği son şey benim götümdü..
zaten tam puan da alamadım, banyo perdesi de silahtan sayılıyormuş..
sensei bana taktı.. fırça bende hala..
bugün 30 dakikada lezzet kapınızda sloganına inanarak dominos pizzadan pizza sipariş ettik ama 30 dakikada gelmediler yarın splinter usta'dan izin alıp bi uğrayacaz kendilerine yanımıza april'ı alarak basın desteği de oluşturucaz arkamızda hayırlısı bakalım.
