hep iyi niyetimizden kaybettik biz.. bir şans verdik kendimize.. sonra bir şans daha verdik, belki sever dedik.. son bir şans daha verelim dedik hayatımızı siktiler, biz sadece izledik..
çekirge bu.. bir sıçrar, iki sıçrar, üçüncüde sıçar elbet.. ulan biz ne istedik, onlar ne anladı.. beceremedik hiçbir şeyi onların duygularımızı, düşüncelerimizi becerdikleri gibi.. fazla bir şey istemedik aslında, biraz olsun sevilmekti niyetimiz, onlarda yoktu.. çocukken kırdığımız oyuncaklar geliyor aklıma bazen.. hani hem kırıp hem de ağlardık ya, şimdi devir değişti.. başkaları kalbimizi kırıyor bu aralar ve yine ağlayan biz oluyoruz.. yani güzelim; ağlamak gülmeyi döver bizim hayatımızda.. çok şey kaybettik, çok şey yitip gitti ellerimizden, ellerimizle birlikte.. sonra gezdik şehirlerarası, unutalım dedik.. yeni yerler görmek, yeni insanlar tanımak faydalıdır derdi eski mahalleden selim abimiz.. hiçbir faydasını görmedik.. bence biz selim abiyi yanlış anladık.. kendimizi bırakmadan bir şehirde, başka bir şehre gitmek, geldiğin yeri, gittiğin yere götürmekle aynı şey.. neticede yeni insanlarda tanıdık.. gelip geçtiler bir film şeridi gibi hayatımızdan.. gelen gideni aratmaz oldu, hepsi geldiğinden fazla gitti.. bizde mi bir sorun vardı, ne eksikti bilemiyorum.. ama hayatımız bir eksiklik üzerine kurulmuştu, tamamlamaya çalıştıkça azaldık.. toparlanalım dedik, can havliyle.. sonra biri daha geldi hayatımıza, elde kalan hayatımızsa tabi.. kalanı da ona sermaye ettik.. biliyorum, aptallık bu bizdeki..
hep iyi niyetimizden kaybettik.. sonra iyi niyetimizi de kaybettik.. kırdık, döktük, küfür ettik sansürsüz..
alayına isyan ettik.. ne değişti..?
dur ben söyleyeyim..
hiçbir bok!..