"zaten yeterince cami var bik bik bik" diyenlerin üzerine hiç yorum yapmaması gereken konudur. ayasofya sıradan bir cami değildir. ayasofya bizans'ın sembolüdür.
osmanlı fetih geleneğine bakıldığında yeni feth edilen bir beldenin en büyük kilisesi camiye çevrilir, ilk cuma namazı orda kılınır sultan adına hutbe okunurdu. işte tüm bunlar oranın artık bir islam toprağı olduğunu ilan etmek için yapılırdı. diğer kiliseler aynen devam ederdi.
hele hele bu ayasofya gibi dünyanın sayılı mabedlerinden biri olunca sadece iş sadece istanbul'un artık bir türk toprağı olma ilanından çok öte bir şeydir. bunun milletimizde çok önemli bir yeri vardır. yüzyıllarca sultanlar, halifeler buralarda kılıç kuşandı, dünya tarihine geçen seferler buradan başlatıldı, ayasofya yine müze olabilir. tıpkı bursa ulucami gibi hem müze hem cami olabilir. ayasofya o toprakların türk toprağı olduğunun mührüdür.
bir camiiyi müze yapmak için uğraşan milletin karşıtıdır. ikiside ülkemizde bol miktarda mevcuttur. iktidarını semboller üzerinden yürütmeye gayretli tiplerin yaptıkları bir eylem çeşidi.
kilise olarak inşa edilmiş, dokuz asır boyunca kilise olarak kalmış bir yapıyı, "aslına dönsün, 5 asır camiymiş, hüloooğğ" tarzı çemkirerek cami yapmaya çalışmaktır.
ironiye toplu tecavüzdür bu.