bir tek müslümanlara değil aslında hangi dine mansup olursa olsun her insan da bulunması gerekendir...gelgelelim müslümanlık gibi geçerliliğini yitirmemiş bir dine mensup olan insan da kaybedilmesi durumunda işlerin olurundan çıkması demektir...
hoşgörü ve serbestlik islam'ın egemenliği altında yaşayanlar içindir* islâm'ın egemenliğini şiddetle ve hakaretle reddedip, sonra da Hazret-i Mevlânâ'yı okumadan O'nun hidayet çağrısının ezber yorumunu kendi fikrini savunmak için istismar edenlerin muhatabı ancak cihaddır.
müslüman kardeşlerimizin ateist,hristiyan vs. kardeşlerimize pire yavrusu,cinsiyet değiştirmiş,ahmet necdet sezer arka kapıdan girerken;baban ön kapıdan mı giriyordu demesiyle ayyuka ulaşmış,terbiye sınırlarını aşarak bu başlığı açmama neden olmuş durumdur. ortada bir terbiyesizlik varsa bunu benim dediğim dedik çaldığım düdük ben %99'um (ki %99 kağıt üstünde türkiye'de zorunlu olmasa da hiç sorulmadan çocuklar için din olarak islam vardır nedense nüfus dairelerinde),ateistlerin anneleri bilmemne evinde çalışmaktadır mantığındaki müslümanlıkla alakası olmayan kişilerin yaptıkları insanlığa yakışmayan ve şu günlerde sözlüktede artan durumdur.
bu arkadaşlar önce onlar yaptı diyerek durumu mahalle kavgası basitliğine çekmeye çalışmaktadır. bu durumun vehametini gösteren yazarlar da * dinsizlikle suçlanmaktayımdır,islam'a küfürle. Oysa yazdığım bütün entry'ler kontrol edildiği takdirde hangi dine mensup olduğum,hangi hayat görüşüne sahip olduğum,hiçbir dine,hiçbir yazarın annesine kabul etmediğim açıkça ortadadır. birileri çıkarlarını korumak adına allah'ın adını kirlettiniz diyerek kanıt göstermeden birilerini recm cezasına çarptırmak istemektedir. bunu da islam adına yapmaktadırlar. kendilerine osuruk polifonik melodisi eşliğinde alkış tutarak ne kadar yanlış bir mücadele içinde olduklarını,asıl düşmanın kardeşleri sandıkları daha doğrusu efendileri saydıkları müslümanlıkta olmayan şeyleri varmış gibi gösteren insanlar olduğunu söylemekten gurur duyarak altını çizdiğim başlıktır ayrıca.
sözlük yazarlarının mesajları ve entry'lerine bakıldığında müslüman yazarların anneleri melek,diğer dinleri ya da inanmamayı seçmiş yazarların anneleri şöyle böyledir. bu nasıl bir hoşgörüdür. bunun adı olsa olsa mükemmel din maskesi altında faşizanlık ve yobazlık etmektir. maskenin altında ne olduğu unutulmuştur. Hazreti peygamber'in hoşgörüsünün çok uzağına düşen o size vursa bile siz vurmayacaksınız diyebilecek kadar büyük bir hoşgörü sadece dinle ilgili yorum aktaran ve dinin uygulayıcılarına değil dinin dogmalarının saçmalığına parmak basan yazarlara küfür etmek,onların analarına küfür etmek hoşgörüsüzlüktür,hatta reha muhtarlık,engin ardıçlıktır.
kimse onlar bize böyle yapmazsa biz yapmazdık demeye getirmesin. niyet açıktır. müslüman olmayan kitleyi cihat anlayışıyla eritmek. buna laik türkiye cumhuriyeti'nde islamı kabul etmiş ya da etmemiş ülke anayasasını bilen herkes açıkça karşı çıkmalıdır.
gereksiz bir bakış açısıdır. dini inançtan çok kişilikle alakalı olduğunu düşündüğümden, kişinin müslüman olması onun hoşgörüsüzlüğünün ayrıca yadırganmasına ya da kınanmasına sebep olmamalıdır.
Bir müslümanın aslında hoşgörülü olması gerektiğini bilenlere çelişkili gelen ifadedir.
Ama hoşgörünün sınırları karşısındakinin kutsalına hakaret etmeden çizilebileceğinden islam a küfür edenlere hoşgörülü müslümanın da tepkisiz kalamayacağını herkes bildiğinden,kimse kimsenin dinine inanışına saygısızlık etmemeli diyen başlık. **
sözlük bünyesinde en çok sorun çıkaran durumdur. Baskıcı bir yaklaşıma sahip müslüman yazarların (sözde koyu müslüman) diğer yazarların (ateist, budist, hristiyan, musevi) kişilik haklarına saldırmasıyla sonuçlanan. laiklik'in ortaya attığı hoşgörü ve vicdan özgürlüğü kavramının ne denli önemli olduğunu ortaya koyan durumdur. hoşgörü islam'da temel esaslardan olsa da hz.mevlana bunu açıkça belirtmiş olsa da taş kafalı faşizan beyinlerin asla algılayamayacağı hoşgörü kavramının yerleşmemiş olmasıdır.
