bir lisede yaşanabilecek en dumur olaylar

entry1195 galeri3
    176.
  1. özel(!) ve bahcesi olmayan, pencerelerin kalabalik bir caddeye baktigi bir lisede bir sinifin ders esnasinda camdan tuvalet kagidi rulolari firlatmasi ve bu eylemi gören diger siniflarin ayni eylemi gerceklestirmesi sonucunda caddenin tuvalet kagitlarina sarilmis bir karnavala dönüsmesi ve ögretmenlerin sokaktan gecenlerin sikayeti sonucunda durumu ögrenmesi.
    9 ...
  2. 177.
  3. -yardım kuruluşu için toplanan paranın müdür yardımcısının odasından çalınması.

    -mart ayında okul bahçesinde çifteleşen köpekleri öğretmenlerin ayırmaya çalışması ve öğrencilere olayı izlettirmemeye çalışmaları.
    9 ...
  4. 178.
  5. 3. katta bulunan sınıftan sıranın atılması.
    4 ...
  6. 179.
  7. öğrenci ve öğretmenin bilek güreşi yapması , öğrencinin bu güreşi kazanması ve bu anın fotoğrafının çekilip ölümsüzleştirilmesi.*
    3 ...
  8. 180.
  9. lise iki yıllarıdır. okulun bahçesinde okulun en havalı çocuğu ve arkadaşları basket oynamaktadır. archytct ve bir kaç yakın arkadaşı ise izlemektedir bu şahsiyetleri. yakın bir arkadaşım bu havalı arkadaştan feci halde hoşlanıyordu. çocukta kızın bu durumunun farkındadır ve daracık okul pantolonuyla olmadık atraksiyonlara girmeye çalışıyordur. değişik akrobasik atışlar yapma çabalarındadır arkadaş. kız arkadaş ise olayın farkında, halinden memnun çocuğu kesmekte. archytct bir kaza olacağının farkına varır. ve arkadaşına:
    'ben sevmiyorum bu çocuğu, bak şimdi görürsün. karizma falan kalmıycak.(ki zaten yoktu kanımca)'
    arkadaş bu duruma umursamaz bir yüz ifadesiyle karşılık verir. akabinde o malum ses duyulur. caaaarrtt.
    millette çık yok, çocuk dumur, arkadaş bana bakıyor..
    millet akabinde başladı gülmeye.
    işin asıl güzel tarafı bu arkadaşın evi şehir merkezindeydi ve o halde iki saatlik bir yolculuk nasıl yaptı bilinmez. çokta sevinmiştim doğrusu. uzun zaman okulun diline sakız olmuştu.
    4 ...
  10. 181.
  11. 182.
  12. liseye basladiginin 2. gununde tenefuste basket oynarken, potaya smac basicam derken yeni kaynak yapilmis basket potasini oldugu gibi asagi indirip, merakli bakislar altinda kantine uzamak.
    7 ...
  13. 183.
  14. din kültürü hocamızla beraber hayvanlı porno izlemiştik..

    ohaaa lan diyeceksiniz ama oldu.. bizim yurtta televizyon odasıyla belletmen odası yanyanaydı.. hani üst katta biri atari oynarken oyun sizin televizyonda da çıkar ya bizim hoca yan tarafta porno izlerken bizim televizyonda da aynı yayın çıkıyordu.. 30 tane abaza toplanıp porno izliyoduk..

    ama söyleyin kimse erekte bile olamıyodu..
    4 ...
  15. 184.
  16. kazanılan bir basketbol maçı sonrası okulun rakip okul tarafından taşlanması.*
    6 ...
  17. 185.
  18. derste örencileri sallamayan bir hoca olduğunda arka sıradaki puştun sigara yakması ve hemen söndürmesi.
    5 ...
  19. 186.
  20. okul müdürünün kavga için sınıftan öğrenciler toplayıp onlarla karşı güruha karşı omuz omuza kavga etmesi.
    6 ...
  21. 187.
  22. sınıf arkadaşlarıyla topluca okuldan firar ettikten sonra gidilen gülhane parkında daha dersten kaçmanın tadını çıkaramadan peşinize okul müdürünün gelip sizi geri toplaması. okula geri götürmesi.
    3 ...
  23. 188.
  24. efendim gecenin kör karanlığında bu dumur olay aklıma nereden geldi? neden sözlükle paylaşma gereksinimi duydum? inanın ben de bilmiyorum. ancak tek bildiğim bu lanet olayı birileri ile paylaşmamın gerektiği. yıllardır içime attim, belki de bu mahzunluğumun, bu otobüsde para uzatırken çekingen olmamın, bır kızla konuşurken sesimin titremesinin, bim'den ak süt alırken elimin titremesin, falan da filanın yegane sebebi bu iğrenç hadisedir. bu olayın hayatımda açtığı derin yaraları belirttikten sonra asıl konuya geçmenin vakti geldi sanırım.
    efendim lise 1 çağlarımız,hormonlarımız kaynıyor, patlamaya hazır bir yanardağı misalı. o sıralarda bir güzele gönül vermişim. deli gibi aşığım, kız benim için taksim de domal dese yapacam tövbe haşa. Her neyse günlerden bir gün edebiyat dersindeyiz. ben kızı yandan yandan tarık akan bakışları ile kesiyorum, kız da kaçamak ve utangaç hülya koçyiğit bakışları ile beni süzüyor *. Neyse efendim dersin son 5 dakikası, hoca artık dersi bırakmış kolpadan ayak bacak muhabbeti yapıyor. Makara kukara derken hoca birden beni göstererek tüm sınıfa sordu:
    -Çocuklar arkadaşınız ünlü birine çok benziyor, sizce kime benziyor bakim? demez mi *
    Tabi hoca böyle bir şey sorunca ben de şaşırdım; biraz da havaya girdim. o zamanlar kendimi çok acayip yakışıklı buluyodum. Ben diyeyim brad pıtt sen de david beckham o derece. neyse hoca sınıfa bu soruyu sordu, bir baktım ki benim selvi boylumun narin parmakları havada, söz istiyor. ben tabi o an heyecandan ölmek üzereyim, acaba kime benzetecek diye kendimi yiyorum. Ya Brad pıtt ya Beckham olmadı mına koyim Tarık Akan ,Cüneyt Arkın tarzı bir şey bekliyorum. Neyse hoca kıza söz verdi. Cümle aynen buydu, kelimesi kelimesine aklıma mıh gibi kazıdım bu cümleyi:
    -Hocam Metin Şentürk'e çok benziyoo bence.
    O an hayallerim yıkıldı. Ne metin'i ne şentürk'ü mına koyim. Bu nerden çıktı şimdi? Sevdiğim, gönül verdiğim beni Metin Şentürk'e benzetmişti. Tabi bu benzetmeden sonra sınıftaki kahkaha tufanı işin tuzu biberi oldu. Bense kulaklarım kıpkırmızı, yüreğim ezik bir şekilde hayata küsmüştüm. işte sözlük beni kızlara düşman eden, sosyal hayatımı piç eden acı hatıra budur.
    Not 1: Edebiyat hocası beni Mustafa Sandal 'a benzetmiş. Senin gözünün ayarına sokim ben hoca, ne gerek vardı böyle aksiyonlara?
    Not 2: O kızı yıllar sonra gördüm. Çok kilo almış, götü 2 metre arkadan geliyordu. Kendi kendime "ulan bu kız için değer miydi be" dedim.
    Not 3: Sen de Akrep Nalan'a benzemişsin mına kodum.
    61 ...
  25. 189.
  26. uzun eşşek oynarken pantolonunuzun yırtılması.
    3 ...
  27. 190.
  28. lisede biyoloji dersini anlatan erkek öğretmenin üreme konusunu anlatırken playboyun simgesinin neden tavşan olduğunu açıklama girişiminde bulunması. bu olaydan sonra ağzımız açık kaldı. yorum bile yapamadık.

    - öğretmen : eveeeet arakadaşlar şimdi sıra geldi tavşanlara. tavşanlar çok acayip hayvanlardır. çok hızlı ürerler. hatta izleyenler bilir playboyun simgesi tavşan sembolüdür.
    30 ...
  29. 191.
  30. yeni sigaraya başlamış birisinin okulda daha ilk kaçak sigara içme denemesinde en kıl müdür yardımsıcına yakalanması.
    3 ...
  31. 192.
  32. okulun arka bahçesinde sigara içmek ve müdürün oraya gelirken duvarın köşesinde sizinle karşılaşması. sonuç olarak ciğerlerinizde ki bütün dumanın hocanın suratına üflenmesi.
    3 ...
  33. 193.
  34. 10 kasım, manasını bilmeyen yoktur heralde. okula gelmişiz. her zamanki gibi 09:05'te tören var. bu saat, ders ortasına geldiği için dersten çıkılıp tören yapılıyor. bizim de şansa bak ki dersimiz boş. başımızda hoca yok. daha lise 1, aklı bir karış havada 30 kişi. kakara kikiri derken bir baktık ki sınıfın kapısında bir hoca kızgın gözlerle bize bakıyor. meğer biz eğlenirken herkes okuldan çıkmış sıra olmuş, istiklal marşı okunmak üzere. hoca artık çıkamazsınız dedi. bekleme evresini müdür bitirdi. disiplin suçu işlemişiz. lan başımızda adam yok ne bilelim, sınıfın kapısını da kapattırıyorsunuz. bunu telafi etmek için bize ikinci 10 kasım töreni hazırlattılar. o kadar kişi önünde, o ergenlikteki sesle birşeyler söylemek...
    3 ...
  35. 194.
  36. beden dersinden sonra sınıfta, pencere kenarındaki sıranın üstüne çıkıp pencere kenarında olduğunun farkında olmadan soyunmak. yine aynı kişinin sınıfın en arkasında ayağa kalkıp seksi hareketler yapması, sonrasında tahtada parlayan silüetinden dolayı o anda tahtaya yazı yazmakta olan bayan hocanın 'evladım ne yaptığını görüyorum' demesi.
    6 ...
  37. 195.
  38. kendini bilmez bir öğretmenin diğer birkaç öğretmenide ayarlayıp seni sınıfta bıraktırana kadar uğraşması.
    3 ...
  39. 196.
  40. tuvalette sigara içerken sınıfın az biraz zengin çocuğunun yeni aldığı kameralı cep telefonu ile bizi sigara içerken tek tek çekmesi. sonra ders de hoca nın telefonu görmesi ile ver bakam kameralımı bu diye karıştırıp resimlerden tek tek hepimizi odasına çağırıp fırçalaması.
    8 ...
  41. 197.
  42. o sabah erken kalkıp goriller gibi kahvaltımı yaptım yine, servis yetişmek için acele ile çıktım evden. durağa doğru giderken yolda bir sürü potansiyel gay götoğlanı olabilceğini düşündüğüm esnaf, öğrenci, sanayici, işadamı, muhtar, fırıncı gibi değişik yaş gruplarından, her kesimden insanla muhatap olmak zorunda kaldım.

    durağa vardım sonunda, servisi beklemye başladım. kendimden küçük kızların bacaklarını kesmekten geri durmadım bir yandan. swervis geldi, bayanlara öncelik tanımadan atıldım, bu hayvani maço tavrım kızların çok hoşuna gitmiş olacak ki beni taciz ettiler. bastım yaygarayı. rezalet çıkardım. başlarda itiraz ettiler ancak haklıydım. baskın çıktım. servis şoförüne bu kaltak lezbiyen süprüntüler servisten inmezse para vermeyeceğim dedim, nah alırsınız gibisinden başmarmağımı şehadet ve orta parmağımın arasına alıp gösterdim.

    ortalık biraz duruldu, yol yarım saat falandı. arka çaprazımda oturan, tiplerinden blog yazarı olduklarını tahmin ettiğim iki entel ayağı öğrenci başladılar lisede yaşaıkları en dumur olayları anlatmaya. nlattıkları hikayelerden potansiyelleri tahmin edilebiliyordu. aslında bunu benden başka kimse tahmin edemez. bayanlara yer verip sıkış tıkış otobüste ayakta gitmek istemeye bu kadar meyilli oluşları bir yandan kızlara yer veriyorum abazayım savunma mekanizması ile üzeri kapanmış zımni bir potansiyel gaylik emaresi idi.

    derken okula geldim. arka çaprazımda oturan sapkın eğilimli erkek öğrencilerden, bana otobüste taciz edebilecek kadar erkeğe susamış lezbiyenlerden binlercesi vardı şimdi etrafımda. nereye baksam dumur bir olayla karlı karşıyaydım, kucağına oturmak için kıvranıyorum bakışlı kızlar mı dersiniz, bana sürttür abi diyen kafası güzel sabahın köründe at idrarı gibi birayı içmiş eşcinseller mi dersiniz... ne ararsan var koduğumun eğitim yuvasında. okul değil zührevi hastalıklar hastanesi sanki.

    dumur dumur... normal insan benle birlikte bir elin tırnaklarını geçmeyecek kadar az. ben ise sürekli gözlem halndeyim, sadece tenefüslerde oturup olan biteni izlesem tuna kiremitçi'nin bütün edebiyat hayatı boyunca yazdıklarından en az on kat fazla malzeme çıkar, çıktı da. burada dumur bir olay anlatmak gereksiz o yüzden. benim karşılaştığım en dumur şahsiyet efendi gibi okuluna gidip gelen, terbiyeli, derslerinde, başarılı, potansiyel gay olmayan bir bir erkek görmemdi o sabah lise hayatımda ilk defa. okula yeni gelmişti. işte bu yani. baktım irdesi zayıf, yavşakcana, naif bir yapısı vardı seni de bozacaklar dedim acıyan gözlerle efendim ne dedin dedi? şu kibarlığa bak yarrağı yedin deyiverdim çaktırmadan. ne dediimi merak edip durdu gariban. sonradan o da vasati ortamdan nasibini aldı zaten. haklı çıktım.

    bu dumur bir olaydı benim için. normal bir öğrenci ile karşılaşmak. yani dumur olmayan biri ile. tam bir şok! şoka bakar mısınız, oysa ne ibnelikler oluyordu. nereden çıktı şimdi bu hırt dedim.
    3 ...
  43. 198.
  44. Sınıf arkadaşınızın gözünüzün önünde kafa atmak sureti ile hocanın burnunu kırması. * *
    4 ...
  45. 199.
  46. hocaya yağ çeken öğrenci modelinin, işi abarttığı an da olabilir. örneğin benim bir gün okul bahçesinde gördüğüm manzara, lise deyince aklıma ilk gelenlerden biridir.

    son yazılılar yapılırken... öğrencinin a*zına sıçmayı farzedinmiş hocalardan biri, yüzünde devasa bir sırıtışla bahçede yürüyor, yanında bir öğrenci sürekli birşeyler anlatıyor. hemen önlerinde iki öğrenci, hocanın yollarına çiçek yaprakları seriyor. hemen onların önündeki iki tanesi de, yoldaki taşları temizliyorlar.

    sene sonu akıbetleri ne oldu bilmesem de, azimlerini tebrik etmek istediğim insanlar olmuşlardı kendileri.
    6 ...
  47. 200.
  48. soğuk bir ocak ya da şubat günü.

    bir arkadaş okula %80 alkollü stroh rom getirir. öğlen arasında okulun arkasında kendi çapında bir alkollü* eğlence ortamı oluşturulur daha sonra öğleden sonraki derslere girilir.

    hoca da kafa dengi olduğundan arkadaş hocanın yanına gelip ceketin altına sakladığı stroh şişesini gösterir. hocaya çay içelim mi? der imalı imalı. hoca da sınıfa sorar aynı soruyu. soğuk kış gününde ısınmak isteyen sınıf bunu kabul eder tabi. stroh'lu arkadaş, başka bir arkadaş ve hoca kendi çaylarına ikişer kapak stroh dökerler. dersin başında t shirt+gömlek+kazak+palto ile kuşanmış bu üç kişi ders sonunda t shirtle kalır. terleme devam etmektedir.
    8 ...
© 2025 uludağ sözlük