Sadece bu başlığa bile onlarca şiir yazabilecek bir insanın açtığı başlıktır.
Tam 2 sene önce bu günlerde şair etti beni. Evet ben onun güzel suratına, tatlı gülümseyişine, salınarak yürüyüşüne ve örünce kendimden geçtiğim o uzun saçlarına vurulmuştum. Adını bile zar zor öğrenmiştim. Konuşmaya gram cesaretim yoktu. Adeta ilahi bir güç bizi aynı ortama soktu bir kaç ay sonra. Tanıştık, konuştuk, çok konuştuk, gecelerce, saatlerce bazen. Ama onda bana karşı hissedilen aşk namına hiçbir kıpırtı yoktu. Her hareketine mana vermeye başlamıştım. Hatta çok zeki olduğunu düşünmüştüm o gündelik hareketlerine verdiğim manalar yüzünden. Tam bir sene sevdiğimi söyleyemedim ona. Şiir yazdığım defterler bile bıkmıştı benden bir sene sonra. Sayıları 50 60 taneydi o zamanlar şiirlerimin. Ve sonunda sevdiğimi söyledim. Kurduğum cümlelerin hiçbirini kurgulamamıştım söylediğimde. Sanki onlar o 2 yılda yazdığım her şeyin biranda dışa vurumuydular. Ben hayatımda bu kadar nazik bir biçimde reddedildiğimi hatırlamıyorum. Resmen 2 senem bir hiç uğruna gitmişti. Bu cevap daha çok şiire yöneltti beni. Daha çok acı çekti kalbim, daha çok gözyaşı döktü gözlerim. O şiir defterinde gözyaşı damladığı için mürekkebi dağılan sayfalar var. En kaliteli şiirlerim galiba onlar. Ağlarken yazdıklarım. Hıçkıra hıçkıra. içine içine.
Gençliğmin 2 senesini çaldı benden. Geride, 3 şiir defteri; siyaset, tarih ve edebiyattan iyi anlayan şair ruhlu bir adam bıraktı benden. Uğurlar olsun.
"yazana değil yazdırana bak" kafasındaki insan düşüncesi.
kesinlikle katılmıyorum, yazdıranlardan bir bok olmaz genelde çünkü mutlu şiir çok azdır. şair duyguludur, içtendir, dilini kullanmayı bilir; nitekim ota dereye bile yazılan sayısız şiir vardır. yazdıranlara inanmayın, hele "yazana değil yazdırana bak şekerim eheh" diye havaya girmişlerse benden size gelsin bu şiir.
ne kadın kadınlığını yapmış
ne erkek kendisinin farkında
kör olup ona tapmış
enayiler parkında
şiir yazmak güzeldir
kadınlara verme gaz
şair daha özeldir
bunu bilip öyle yaz
Sebebi kız değildir. Belki kısa bir süre öyle zannedilecektir. Biz aşık olmaya aşık adamlarız. mevzu gemi değil biz beklemeyi seviyoruz. Gerekirse limanı da yakarız.
Bu başlığı açarken ne kadar acı çekiyordum hatırladım da. Şu an umrumda bile olmaması biraz ironik. Hala şiir yazıyorum ama daha hayat dolu, daha canlı, daha coşkulu. Şiir yazmak güzel sözlük, aşk acısı ise berbat.
Birkaç kez karşılaştığım durumdur. Kendimi gerçekten özel hissettirmişlerdi. Kitap, defter, çanta içine saklanıp bulunanların güzelliği pek başka.
Saklarım onları.