pkk'nın kuruluş amacı devlete baş kaldırmak değildir. doğudaki insanı maraba olarak kullanan ağalara ve aşiret sistemine baş kaldırıdır. onun için kurulmuştur. klasik yerleşik feodal sistemi baltalamak içindir. fakat gün geçtikçe sistemi bozulmuştur. hatta şimdi kendilerini sömüren ağalarla birlikte meclise girmektedirler.
ilk kurulduğu zihniyet sosyalizm ağırlıklı olduğundan, zamanında çoğu türk tarafından da desteklenmiştir.
doğu'daki imkanların yetersizliği, jeopolitik konumun ve yerşekillerin sebep olduğu ulaşımın elverişsizliği halkı fakir kılan etkenlerdendir.
tek geçim faaliyetleri tarım ve büyükbaş hayvancılık. bu durumda ekonomik sıkıntı yaşıyorlar.
tek sebebi bireyin pkk tarafından sunulan,
"çocuğunu gerilla olarak yetiştirmemize izin verirsen seni zengin yaparız ve aileni bu sefaletten kurtarırız" gibi kandırıcı teklif ve ithamlarına karşı yenik düşmesidir.
devlet istediği kadar doğu'ya yatırım yapsın. bütün halka tek tek kapı kapı dolaşarak yardım götürebilme imkanı var mı?
hayır.
bu durumda devletin yetişemediği insanlar tek kurtuluş yolu olarak evladını kurban vermekte çareyi arıyor.
ucuza yaşamaktır. ama o zaman ucuz bir insan olmaz mı bunu yapan? e bunu yapan da ucuz bir insandır zaten özünde...
dün otogar'dan bir arkadaşımın, arkadaşını almam gerekti. kilis'ten geliyor... o ana kadar hiç tanımıyorum da hani elemanı. velhasıl çayırağasının yazıhanesinden alıyorum elemanı ve başlıyoruz sohbet etmeye. amerikan pasajı hala faaliyetteymiş, öğreniyorum kendisinden ve kaçak sigarayı iki kartondan fazla geçiremiyorlarmış adana'dan batıya. bölge içerisinde böyle birşey yok ama adana'ya girdiği anda yolda eğitimli köpeklerle bagajların arandığını söylüyor arkadaşım. ben hiç denk gelmedim, onun yalancısıyım.
bu imtiyazın sebebi de terör örgütünün bölgedeki aktif yapısıdır. ama ben bu işi bu hale getirenlerin validelerini seveyim. neyse işte...
sorunlarını şiddet ile çözmeye alışmış bir gelenektir bunun cevabı. şiddete bağımlılıktır diğer anlamda. ben eminim ki arkasına sığınılan bir milleti hiçe sayma, bir kültürü yok etme ve asimilasyon gibi nedenlerden değil, çocukken kavga ederek büyüyen, ailecek bir bebeğin canına kıyabilen, töre diyerek kendi kardeşini boğazlayabilen, en ufak bir tartışmanın kan davasına, aşiretler arası savaşa sürükleyen bu agresif yapının eseridir bu. sükunet ve sabrın uzağında, saldırgan ve ölümcül güdülerinin eseridir. Öfkenin sebebine değil oluşumuna bakmaları gerekir ki, bu değişmedikçe o bölgede hiçbirşey değişmez. arkasına sığınılan bir milletin yok sayılması aslında kendilerini milletten saydırmamalarından ibarettir.