cezayir'de doğmuş orada yaşayan bir fransızın ben cezayirliyim demesi kadar normal olaydır. türkiye'de yaşayan herkes türktür.
ailemin bir tarafı yugoslavya'dan diğer tarafı yanya'dan ve ben türk'üm, bu kadar basit. atatürk bunu açıkça dile getirmiştir, şimdi bana "hayır sen türk değilsin" diyen olursa o kişi faşisttir ve önce annesini anar ardından yasal bir yaptırım hakkım varsa sonuna kadar kullanırım.
aynı durum bu ülkede yaşayan herkes için geçerlidir, aksini iddia eden bölücüdür, şerefsizdir ve büyük ihtimalle annesi bir fahişedir.
bir çok kişiden bu sözcüğü duydum. ben türk'üm diyen bir vanlı. gözlerinde hiç bir samimiyeti görmüyordum. derken samimiyet arayan ben bu kelimedeki tehditi fark etmem cok geç olmadı. baskı ve haksızlık edildi zamanında ki suan cok geç kalınmışlığın farkındayız ortak kurtuluşun. kürt milliyetçiliğide yükseldi gitti durduramadık. geçemedik önüne. sosyalizmi umuda taşıyamadan düşürdük.
artık insanların şaşırmasına neden olabilen bir durum haline gelmiştir. türkiye toprakları üzerinde yaşayan ve kendini türk hisseden herkes türktür. ayrıca çok az var onlardan incitmeyin onları dememe neden olmuştur.
türk kökenli hadise'nin ben flamanım demesi gibidir. insanın kendini doğduğu yere, yaşadığı ve mutlu olduğu yere ait hissetmesi ile ilgidir. aksi halde bir kaç bin yıl geriye gitsek; asurluyum, hititliyim dememiz de gerekebilirdi.
Asıl olan yaşadığın toprağa ihanet etmemektr.
insanların ne olduğuna karar veren arkadaşlar var ya, en çok onlara gülüyorum. insan ben neyim diyorsa odur kardeşim, beyan esastır, anayasa eğer bir kürde "sen kürt değil türksün" diyorsa, bu kürdün değil anayasanın ayıbıdır. eğer bir insan laz olduğu halde, çerkes olduğu halde türk'Üm diyorsa bu da o insanın bileceği iştir. kimse kimseye, etnik kimlik dayatamaz! ben türküm, kimse bana anayasaya göre "hayır kardeşim sen japonsun, japonya'da yaşadığın için japon olmandan daha doğal bir şey yok" deme salaklığında bulunamaz, dayatamaz bunu, komik duruma düşer her şeyden önce.
bir türk olarak yadırgayacağım hadisedir.
bir insan türk olarak da doğabilir kürt olarak da bir fransız olarak da yada bir afrikalı olarak da doğabilir.
önemli olan o insanın yaşadığı ülkenin kanunlarına saygılı olmasıdır.
bir insan yaşadığı ülkeyi sevmeybilir ve bu gayet doğaldır.
fakat sevmemek ile kötülemek arasında ince bir fark vardır.
durmadan yaşadığınız ülkeyi kötülerseniz size "seni burda zorla tutan yok neden burdasın o zaman" gibi haklı bir soru sorulabilir.
şimdi belki bazı insanlar "türkiye'yi sevmiyorsa siktirsin gitsin" diyebilirler.
fakat avrupa'da yaşayan vatandaşlarımızın kaçı yaşadıkları ülkeyi seviyor?
misal olarak (bkz: almanya) (bkz: avusturya) (bkz: fransa).
onun için türkiye'de yaşayan bir kürdün ben kürdüm demesinde bir sakınca olmamalı.
önemli olan o insanın yaşadığı ülkenin örfüne adetine ve yasalarına saygılı olması.