genellikle şöyle düşünceler geçer kişinin aklından "amma yağlıymış yaa işin yoksa ayıkla dur" ya da "burasından güzel sote olur dur ayırayım bir kenara" gibi.
(bkz: bir seri katilin anıları)
-ulan adamı kestik ama inşallah yakalanmayız.
-Ama yok yok iyi etmişim tipe bak şunun.
-lan şu kemikleri kesmek ne zormuş bir testere veya baltam olsaydı keşke.
-inşallah sular akıyordur elimizi kolumuzu güzel bir yıkamak lazım, kan içinde kaldık.
satanist: inşallah bakiredir ya. haybeye gitmesin kurban.
s2: ne mırıldanıyon sen ya.
s: yok bişey beeğğ... olm keşke kedi kesseydik yine ya.
s2: bizden bi bok olmaz onu anladım ben.
sizden birkaç masa ilerde oturan biriyle bakışmaya çalışırken insanın kendi kendisiyle konuşmasıdır. kişiye bakarsınız gayet hoş birisidir, ama pas vermez diye düşünürsünüz. beş on saniye sonra yeniden bakarsınız, o da size bakıyordur. "herhalde tesadüf" dersiniz, işte o sırada beyninizin içinde resmen bir muhabbet başlar, "acaba kalkıp gitsem mi yanına", "yok lan salla gitsin, otur oturduğun yerde". neyse siz oturmaya veya yemek yemeye devam edersiniz ya da önünüzde gazete varsa ona bakarsınız. ama hala aklınızdan "lan acaba bana bakıyor mu?" diye geçirirsiniz. tam bu sırada ya o kişi masadan kalkar, ya sevgilisi gelir veya sizin sevgiliniz gelir.** malesef henüz mutlu sonla biteni gösterime girmedi.
bir de kişiyi harbiden bıçakla kesme eylemi vardır ki, onu daha sonraki derslerimizde işleyeceğiz.