diğer kaçışlar gibi en basit yöntemidir uyumak. sorunlarla yüzleşmeme isteğidir bir nevi.
bir başka yoluda kendini alkole verip; sarhoş olma hadisesidir.
insan hakikaten narin ve bir o kadar korkak bir canlıdır.
zora gelemez. tahammül sınırları en alt düzeydedir.
***********************************
kızarsın birilerine, bir şeye; unutmak için uyursun.
terkedilirsin, üzülürsün; unutmak için uyursun.
başarısız olursun okulunda, iş yaşantında unutmak için uyursun.
yapman gereken önemli işlerin vardır, bitirilmesi gereken bir ödevin, gider uyursun.
üzerler seni, ağlatırlar, kırarlar ne bileyim işte hor görürler, canını falan yakarlar kalkıp gider uyursun...
uyursun da uyursun. uyudukça mutlu olursun. olduğunu zannedersin. her şeyi bir kenara bırakıp yorganının altına girersin. gözler kapanır. farklı bir boyuta geçersin.
uyku hali öylesine zahiri bir dünyadır ki. en hüzünlü olduğun anda görebileceğin bir rüya seni mutlu etmeye yeter.
bazende sorunların seni uyutmaz. uyumak istersin deli gibi. "off bir uykuya dalabilsem tamamdır." dersin. beynini kurcalar onlarca sorun. hah o noktada devreye alkol girer, uyku hapları girer, daha üst boyuttaysa uyuşturucu maddeleri girer. uyursun bir şekilde.
ama ya uyanınca olanlar?
tüm sorunlar, tüm ihtişamıyla hala karşında durmaktadırlar. yüzleşmeye mecbursundur. ertelenmez, ortadan öylece kaldırılamaz.
sen uyuyunca sorunlarından kaçmış olmuyorsundur sadece; bu bir kendinden kaçıştır oysa ki. her şeyden kaçabilirsin, saklanabilirsin ama kendinden bir türlü kaçamazsın.
bu noktada bilmediğin bir şey var aslında. o hani kaçtığın sorunlar varya; işte o sorunlarla yüzleştikçe sen daha bir büyürsün, daha bir olgunlaşırsın halbuki. sen büyüdükçe sorunların senin yanında küçük kalır. korkmana gerek kalmaz onlardan işte o zaman. güçlendirir biliyor musun aslında o kaçtıklarınla yüzleşmek. kendinle yüzleşebilmek. yapabileceklerinin farkına varmak, varabilmek.
zamanında çok sık uyguladığım bir yöntemdi uyumak. hani hep derler ya "uyutuluyoruz biz" diye. hakikatende aynı anlamdaymış bu.
ben uyurken çevrem uyumazmış hiç.
ben uyurken etraf daha bir organize olup üstüme saldırırlarmış.
ben uyurken dünya hala dönermiş.
ve uyandığımda gördüm ki hiç bir şey eskisi gibi değilmiş.
ve ben 10-12 saatlik bir uykudan bahsetmiyorum burda. yıllarımdan bahsediyorum. yıllardır uyuyormuşum. yıllardır uyutuluyormuşum. ben yerimde sayarken, tüm sorunlarım daha da güçlenmişler. en zayıf düştüğüm anda yani uyurken saldırıp duruyorlarmış onlar. geç farkettim. geç gözlerimi açtım.
şimdi ise şartlar eşit artık. bende güçleniyorum onlar karşısında. onlar üzerime geldiğinde "hop bir dakika, n'oluyor burda?" diyebiliyorum. onların yumruklarına, daha sert bir yumrukla karşılık verebiliyorum.
ve şimdi beni güçlü gören sorunlarım artık üzerime gelmemeye başladılar. artık sorunlarım daha az sizin anlayacağınız.
sözün özü uyumayın. uyutulmanıza asla izin vermeyin. çünkü siz bir kere uyursanız; bir daha sizi uyandırmamak için ellerinden geleni yapacaklardır.
depresyon belirtisi olabilir. yaşadığınız kötü şeyleri unutmak için uyuma isteğiniz artar,uyur,uyur,uyur hatta gün boyu uyumaya falan başlarsanız psikiyatr lazımdır size.
başlığı okuyunca bile uykum geldi durumudur. depresyonla yüzde yüz bağlantılıdır. test edilip onaylanmıştır. bir şeye üzülünce kontrolsüzce yemek yemekten daha az zararlıdır.
anne ile kavga eder cocuk, baba ile birbirine girer. belki kız arkadasından ayrılmış ve belki erkek arkadasından ilk tokadını yemiştir cotan. eve gelişi kardeşinin dağıttığı özel notları ile son bulur. e insan oğlu bu, bir yere kadar bagırır, bir yere kadar yırtınır; dinlenmesi gerekir beynin, vucudun, beleğin ve hatta bazen resetlemek gerekir ta iç organlara kadar. bunun en iyi yolu abit olarak kaldığın ve belki hiç se işitmediğin, reflekslerinin kapalı felci halde uyumadır; yeni bir güne , yeni bir saate , yeniden başlamak ümidi ile.
yorulmadan yapılan tek kaçış, kolay, rahat... düşünülen durumdan kurtulmak, dünyadan biraz soyutlaşmak için yapılandır. hemen uyumak istediğin lanet olayın tam tersini yaşayacağın dünyandır. kimse müdahale edemez olayları istediğin gibi yürütürsün.tabi her güzellik kısa sürer.. depresif hallerde 24 saati bulduğu olmuştur .
Bir süre sonra hem uyku problemlerine hem de beslenme problemlerine yol açabilecek bir davranıştır.
Son 2 senedir günde ortalama 16 - 17 saat uyuyorum, uyudukça uyuşuyorum, yemek yiyemiyorum, uyanınca ruh gibi geziyorum, asosyalleşiyorum vs vs. Ama üzüntülere ve sıkıntılara da çok iyi geldiğini inkar edemem. Bir süre sonra alışkanlığa dönüştüğünden isteseniz de uyanık kalamıyorsunuz zaten. Tedavi edilmesi gereken bir durum. Ama açık konuşmak gerekirse böyle iyiyim.
yaşanılan yahut yaşanılmak zorunda kalınan hayattan kaçış şeklidir ki dikkat edildiğinde bu ruh haletinin görüldüğü dönemlerde uyku saatleri grafiği de tavan yapar...iyidir hoştur kontrol sizdedir ruyanızdaki hayattın hoşlanmadınız mı açarsınız gözünüzü olur biter...
en güzelidir. uyuyup uyandığında her şeyin düzeleceğini sanırsın inatla. ama her seferinde olmaz işte. uyandığında yine her şey aynıdır ve sen devam etmek zorundasındır onlara katlanmaya.
kendini kaybetmek, ve kaybettiğini anı bilememek çok değişik duygudur, dünyadaki bütün kafa yapan, insana kontrolünü kaybettiren ne kadar madde varsa hiçbiri uyku etkisi yaratmaz aslında, gözler kapanır, bazen siyah bir duvar görülür, bazen bembeyaz bir sayfa görülür sonra ayna olur kendini görürsün, kafanı çevirirsin, düşüncelere dalarsın, sonra uyanırsın. evet o arayı bilmiyoruz. çok güzel kaçamak.
acıkırsın, yemek yoktur uyursun. bunalıma girersin, çözüm yoktur uyursun. sigara yoktur, saat geçtir uyursun. sınav vardır, çalışmamışsındır otomatik olarak uyursun. 'uyumak gibi bir eylem olmasaydı ne olacaktı?' sorusunu akla getirmek lazımdır.
güzel bir çıkış yolu gibidir hayattan.azar mı yedin bas uykuyu, kavga mı ettin bas uykuyu, tartıştın mı bas uykuyu, sıkıldın mı bas uykuyu.başta iyi gibi gelir, kulakları tıkayarak gözleri kapayarak herşeyi geride bırakmak, kaçabildiğini zannetmek. yalnız bas bas da nereye kadar. uyandıktan sonra herşeyi bırakıldığı gibi bulmak içler acısıdır. bundan sonra ya takkeyi öne koyup düşünülür ya da tekrar uyku.