fransa'da paris şehrinin en ücra köşesinde bir kafede, gece yarısı elindeki kitabı anlamsızca inceleyen, bir yandan da sigarasını tüttüren, tüttürürken kahve fincanını elleri titreyerek dudaklarına götüren karakteri izlemekten alacağım hazzı anlatamam. ve bu hazzı bir kadının içine boşalmaktan alınan hazla eşitleyemem. bu yüzdendir ki bir kadının içine boşalmak çocuk dünyaya getirmekten başka bir şeye yaramadığından hazla ilgili bahsin geçmesini temenni ederim efenim.