Toplumsal dayatmalara karşı gelmek olabilir.
Yanındaki erkekle değil sırf kendi olabildiği için hayatta yer edinmek istiyor olabilir.
Aşk kapısını hiç çalmamış da olabilir.
eşimi aldatma ihtimalimden dolayı evlenmiyorum.
eşime acımıyorum, ülkemizde yaşanan toplum baskısı yüzünden ölmekten korkuyorum.
bir kıllı göbekli adam yüzünden neden öleyim canım.
''ben evlendiğimde 45 kiloydum'' diyen 90 kiloluk teyze geyikleri. yani 45'miş 90 olmuş. bunu dikkate alan saf kızların da evlilikten soğuması muhtemeldir.
Bir hayatı paylaşmak kolay deil,kısıtlanıcaksın ,sorumluluk alıcaksan yemek yapicaksin,çamaşır yikayacaksin,eşini memnun ediceksin ohooo ben yaşamaya üşeniyom ne evliliği.
saçma buluyor, birine bağlı yaşamak istemiyor,çoluk çocuk istemiyor,saçma sapan yapmacık aile bağları istemiyor olmamdan kaynaklanıyor olabilir daha birçok etken de yok değil.
Daha gencim güzelim, önüme neleri çıkar oohh sefam olsunn .s.s şeklinde kimseleri beğenmeyip sonra treni kaçırması, o trenin ardından öküz gibi bakakalmasıdır.
En azından benim etrafımdaki örneklerin çoğu böyle.
Her kadinin evlenme nedeni farklilik gösterir, genelde hayalleri dir. sevmek, sevilmek, cocuk yapmak ya da mutlu olmak, fakat hepsi ortak noktada bulusurlar. yirmi yil sonra eşlerine, " lanet olsun seninle evlendigim güne!!! derler ve bu kacinilmaz bir gercektir her kadin icin.
korkulcak bise yok bacim, gidiyoruz diktiriyoruz bi guzel. endise etme yabanci bi sehirde cikmaz gecmisin ortaya. cikarsa da reddet amk kanit yok ya ellerinde ispatlayamazlar.