içimdeki sarhoş renkler akşam güneşinde yanarak can verirken bana, kokun bir buğday başağı gibi sivri bak burnumda..hafızamda dalgalanan renk katmer katmer sıcak. içime düşen okların ucu zehirli ve sırnaşık sana..şimdi tenin dökülürken asfaltıma, zift gibi kokan bu sıcak çok tuhaf..ama dalga dalga saçlarının arasından savrulan rüzgarın ağzında biraz hanımeli kokusu, biraz tarçın biraz da ağır turunç kokusu mu var?
+ ahh bu koku! bu koku, bu ko..
- uyan aribra uyan.
+ hee!
abazan söylemidir. kadında biyolojik olarak erkek gibidir kardeşim amı sidik götü bok kokar. bırakın artık kadını bukadar yüceltmeyi. elbette manevi olarak başımızın üstünde yerleri var ama fiziksel olarak abartmayın artık.
bir kadının en güzel parfümünün kendi kokusu olacağını söylese biri tamam derim, vardır bir bildiği. ama en özel kokusu tanımını anlayamamış olmaktan kaynaklanan bir yorumsuzluğum var başlığa karşı. yorumsuzsan neden yazıyorsun diye sorarlar tabi adama. sorsunlar. "yorumlanamayacak" bulmak da bir tanımdır bence.*
"bir kadına en çok yakışan şey; doğallıktır" anlamını içeren söz öbeğidir. "bir kadının en özel parfümü kendi kokusudur"; yüzdeki makyaj silindiğinde, güzel kıyafetler yerini sade urbanlara bıraktığında, saçlar özgürce kendi doğallığı içinde serbest bırakıldığında geriye kalan saflık ve temizliktir; kısaca kadının kendisi, kendi güzelliğidir.
