kadının attığı tokat dayaktan ziyade bir ikaz gibidir ve bir kadın için çok zordur, böyle bir şey yapabilmeniz için gerçekten zor durumda olmanız gerekir. ancak ortada hiç olmadık bir durum varsa da karşınızdaki erkeği bir tokatla kendine getirmeniz gerekebilir. attığınız tokat bedenen acı veremez tabi ama erkeğin gururuna dokunacağından tepkisi daha da sert olabilir. atsanız bir dert, atmasanız bir dert.
genç çift sözlülüklerinin ilk yılını doldurmuştur. haliyle bir an önce düğün istendiğinden kadın tarafı sabırsızlanmaya başlamıştır ama erkek oralı değildir. bir gün kadın, sözlüsü olan erkeğin minibüsünü, ne zaman gelseler kendisinden faydalanmaya kalktığı tepede görür. kadın biraz düşüncelidir. minibüsün kapısını açar. erkek başka bir kadınla oynaşmaktadır. fonda da ''bir fıstık iki fıstık elimde kaldı yastık'' çalmaktadır. derken erkekle göz göze gelir. ve hızlı adımlarla yürümeye başlar. erkek de peşinden gelir. bir şehvet kurbanı olduğunu anlatmaya çalışır. bu şekilde, minibüs son duraklarının bulunduğu yerdeki kahvehanenin önüne kadar gelirler. erkek kendini aklamaya çalışmaya devam ediyordur. sonra kadın erkeğe okkalı bir tokat atar.
hak etmişse olabilecek bir şeydir. bir erkeğe bir tokattan hiçbir şey olmaz. ama bir erkek bir kadına tokat atmamalı. gerekirse gidip cansız şeylere vurabilir ama bunu yapmamalı.
Kadının erkeğe tokat atması, erkeğin kadına tokat atması kadar ağır olmasa da çok çirkin bir eylemdir en başta. Şimdi dizilerde falaN Sonradan sevişiyorlar diye kızlArımıza romantik geliyor olabilir ama işte söylüyorum rezil bir durum bu. Biri de çıkmış ne tokadı dövdüm bile diye övünüyor, hayret vallahi. Hayatım boyunca hiçbir erkeğe tokat atMadım çünkü asaleti ve kontrolü kaybettiğin an basit bir kadın oluyorsun.