riskli bir eylemdir. ayakkabı ayaağına büyük olursa "ben koca ayakmıyım." diyerek başınızın etini yiyebilir, siz de aldığınıza alacağınıza bin pişman olursunuz.
eğer mülakata o kadınla gitmezseniz %99.9 rezil olacağınız durumdur, çünkü kadın ayakkabı numaraları ve kalıpları neredeyse her mağazada deği$iklik gösterir. bir ayakkabısının 38 numara olduğunu bilip ba$ka bir yerden 38 numara ayakkabı almaya kalkı$ırsanız aynı ayakkabıyı kafanızla bir bulmanız kuvvetle muhtemeldir.
bu olay, eğer kadınla gidilirse cehennemin 3.mertebesinde çekilen eziyetle eşdeğerdir, saatlerce dolaşmadık mağaza bırakmazlar, o an kendi kendinize "hay ayakkabınında senin de amına koyim" dersiniz, gösterdiği her ayakkabıya "evet, hayatım çok güzel oldu, çok yakıştı" diyerek bi an önce oradan ziktir olup gitmek istersiniz...
yok eğer tek başına gidilirse kabir azabına eşdeğerdir...acaba beğenecek mi beğenmeyecek mi endişesi sizi yer bitirir, ömrünüzden ömür gider...
kısacası ayakkabı olayına girmemek lazım, çok feci acı verir, ver parayı gitsin kendi alsın mına koyim..
(bkz: karıyı tek başına çarşıya yollayan sevgili modeli)*
genelde kadınlar ayakkabı numaralarını hep daha küçük söylerler ve bu sebeple hiç kalkışılmayacak eylemdir. gidersin 36 alırsın kadının ayakkabı numarası 40 dır falan. hiç böyle ekşınlara gerek yoktur. o da rezil olur sen de olursun kısmen. git çiçek al en iyisi kardeşim !
daha makbule geçen bir hediye olamayacağına göre dünyanın en mantıklı işidir. ama erkekler bunu genelde düşünemez. nedense. halbuki en kolay hediye çeşidirir. al ve mutlu et. bitti.
Bir kadına kendi zevkinize göre ayakkabı almak çok rus ruleti oynamakla aynı riski taşır. Beğenmezse ölürsünüz beğenirse yeniden doğmuşcasına yaşarsınız.