her şey "ben makyaj yapıyorum hayatım, sen giyin" sözüyle başladı. bitmeyecek sanılan kadar büyük bir süre. o arada yapılabilecek onlarca şey içinden marjinal faydası en yüksek şeyi seçebilmek ise tam bir zeka işi.
bir futbol maçını baştan sonra izleyebilirsiniz mesela,
ya da hıncal uluç kahkahalarına dayanabilirseniz onun programını izleyin.
traş olup, tuvalete girmeyi saymıyorum bile, onlar zaten sadece göz kalemi çekilirken biten şeyler.
en iyisi, bu süre içerisinde yeni bir sevgili bile bulabilirsiniz. bence yeterli zaman vardır.
evde dağınık gördüğünüz yerleri toparlayabilirsiniz mesela, ya da akşam için güzel bir salata yapabilirsiniz. böylece "hayatım yardım etmeye vaktim yok" gibi inandırıcılığı olmayan bahanelerden kurtulmuş olur kadınlar. zaten boş duranı allah sevmez.
hani vardi ya kurtlar vadisinin sezon ba$indaki fragmani; tum dunya turkiye oluyordu. sevgiliniz, e$iniz ya da her kimse o kadin; o makyajini yapana kadar biz erkekler dunya siyasi haritasini o hale getirebiliriz.
kişi erkekse, malzemeleri alıp yüzünü boyasın o da. bir çok kadın yaratığı katman katman fondöten sürüyolar, gözlere tozlu renkler* kirpiklere katı boya maskaralar, yapış yapış, göz içine sokulan kalemler ile türlü hileler, göz aldatmacaları çabaları ve bi dolu sahtecilik, yapaylık..
-napiyosun kenan!?
- e ne var, sen boyayınca bundan farklı göründüğünü mü sanıyorsun?