bir kadın bir adama gerçekten aşık olursa

    141.
  1. kendine yazık eder.

    hayallerine,
    arzularına,
    düşlerine,
    heveslerine,
    inandığı güzel şeylere,
    umutlarına,
    geçmişine,
    geleceğine,
    şimdiki haline,
    hiç olmadığı ama olmak istediği kişiye,
    kahkahalarına,
    içtenliğine,
    gücüne,
    dik duruşuna,
    özgüvenine,
    kendisi olabilme haline,
    özgürlüğüne
    ve
    yüreğine
    yazık eder.

    adam adam gibiyse tomurcuklanır kadın,
    çiçek açar,
    renklenir.

    ama adam gibi adamlar masallarda gizlidir.

    ben ki bir -sözde- adama gerçekten aşık olmuş bir kadındım. kıymetsizdi, itilip kakılandı benim aşkım.
    bir savaştı yaşadığım ve o savaştan mağlup ayrıldım.
    geride kalan sadece enkazım.

    birkaç gece önce, birkaç kadın bir araya gelip sohbet edelim, dertleşelim dedik.
    masadaki hiçbir kadın hiçbir adamı benim kadar sevmemişti.
    akıl verdiler bana, kör gözlerimi açmaya çalıştılar akıllarınca.

    "gencim, güzelim. gerekirse kırk erkeği eskitirim." dedi biri.
    "en ufak hatasında siler atarım." dedi diğeri.
    "evlenmek mi? kimseyi o kadar sevmem ki!" dedi bir başkası.
    "akıllı ol kızım, bırak senin peşinden koşsunlar." dedi daha bir başkası.

    böyle böyle bir yığın öğütle kalktım masadan.

    masanın en salağı,
    masanın en acizi,
    masanın en kaybedeni,
    masanın en acınılası,
    masanın en değer görmemişi,
    masanın en özgüvensizi,
    masanın en yazık denilesi kadını bendim.

    çünkü ben bir adamı gerçekten sevmiştim.

    şimdi bir enkazdan ibarettim.

    ne masallar gerçek olacaktı, ne de değer görecekti benim gerçek sevgim.

    adamın birini sevdim.
    ve ona "en ufak hatanda tekmeyi basar, başkasını bulurum!" mesajı veremediğim için ne depremlerden geçtim.

    masadaki tüm kadınlar bacak bacak üstüne atmış, saçlarını savura savura ahkam kesiyordu. bense sık sık uzaklara dalıyordum.

    bir adamı çok sevmenin bedelini artık susarak ödüyorum.
    41 ...
  2. 33.
  3. kadın olur.

    bütün maskelerini çıkartır. ve sadece kadın olur.

    güçlüyü oynayan, mantığa tapan, kariyeri her şeyden üstün tutan, aşka inanmayan, kimseye güvenmeyen, herşeyi zamana bırakan, bir şeyleri yaşamak yerine sonunu hesap eden maskelerini çıkartır, salt kadın olur. aşık olmanın, olunmanın, istenilmenin, beğenilmenin, özlenilmenin tadını çıkartır. hesaplar , kitaplar, kurallar biter; her şeyden hatta insanın kendisinden güçlü olan tek duygu başlar, aşk.

    zaten hayatta iki mucize bir de gerçek vardır. mucizelerin ilki doğmak, diğeri aşık olmak. hepsini bozan tek gerçek de ölümdür. kaçınılmaz olan. ve mucizeler inananların başına gelir, gerçekler herkesin.

    çok kadın tanıdım hep aynı hataları yaptığı halde bir mucize bekleyen. aşka inanmıyorum diye bas bas bağırıp, kalbiyle aşkların en güzelini çağıran. çok kadın tanıdım ne istemediğini otuz, ne istediğini kırk yaşından önce çözemeyen. kırkında da bunlara nasıl nereden başlayacağını kestiremeyen. sadece gerçek bir adama aşık olan gerçek bir kadın bilir ne istediğini; her şeyi unutup o aşkı yaşamak ister. erkeğine teslim olup, acısıyla, hatalarıyla, pişmanlıklarıyla ve inanılmaz derinlikteki özel anlarıyla o aşkı yaşamak ister. dibine vurmak ister. bütün kimliklerinden sıyrılıp, annelikten, iş kadınlığından, evlatlıktan, yemek yapmaktan, bulaşık yıkamaktan, güçlü durmak zorunluluğundan sıyrılıp sadece kadın olmak, bunu her hücresinde hissetmek ister.

    bir kadın bir adama gerçekten aşık olursa; işte o zaman bir mucize olur. cennet dünyaya iner. cebinde cehennem saklı olsa bile.
    31 ...
  4. 1.
  5. geç ama güç aşktır!
    bir kadın zor sever. zor bağlanır, zor sunar kendini.. biz erkekler kadar aceleci değildir kadın severken de terk ederken de. çok şeyi, çok detayı düşünür bazen, bazen de tek şey, tek detay yüzünden bağlanır. tutkunun, fedakarlığın, kendini vermenin dibine tam manasıyla vurabilir kadın ama ancak emin olduğunda ya da bir duygu onu çok kışkırttığında. bir kadın bir erkeğe kendini verir ama hakettiğinde ya da bir acıyı bir erkekle takas etmek istediğinde. bazen tutulduğu için bağlanır bazen unutulduğu için;

    hatırla
    sana dizlerimi
    sana tabi bileklerimi ve topuklarımı sundum;
    çevirdikçe bedenini ruhunun radyo dalgalarında
    cazdı, bluesdu, klasik kemandı, klasik aştı
    boktu püsurdu
    hatırla, senin gözlerin çokulusluydu
    senin gözlerin ham kadınsızdı
    çamurdandı
    ağzımda getirdiğim karsuyunu
    kalbine kaçırdım! ovdun ve okşadın beni
    çıktı içimdeki cin
    yatağa döküldü
    yatağıma döküldün
    yatağına döküldüm
    ve ben bu sonsuz savruluşta
    o gece
    bütün eski sevgililerimden ince ince söküldüm!
    18 ...
  6. 78.
  7. 3.
  8. --spoiler--
    yara gibi gülümsüyorsun diyordu bana. bilmiyordu ben ona kabuk bağlıyordum
    --spoiler--

    inceden sızan kan gibidir!
    9 ...
  9. 174.
  10. Bi de adam severse en güzel gülen kadın olur.
    7 ...
  11. 37.
  12. 57.
  13. kadın için dünya nüfusu 1'e düşer.
    6 ...
  14. 130.
  15. Yok öyle bir şey * Kadın aşık eder adam sürünür bu işler böyledir.
    7 ...
  16. 5.
  17. Onun için tüm duvarlarını dozerle yıkar kırar, toz zerrecikleri ciğerlerine dolarken öleceğini söyleseler yüzündeki o gülümse geçmez.
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük