benim hayatımdan çıkanlar bir kapı olup yüzüme kapandı. ben içeride kaldım ama. ne çilingir çağırabileceğim bir telefon vardı yanımda. ne de kaldığım yerin penceresi.
karşımdaki kapı ise bir saniyede duvara dönüştü. öylece kaldım ben.
beni reddeden, hayatından çıkaran her kadın aynı cümleleri sıraladı;
"senin sevgin, tutkun, cesaretin, saygın ve aşkın o kadar büyük ki bu sorumlukların altına giremedim."
ağladım ben bu cümlelerden sonra. boğazımda düğümler, dilimde ise hiçbir manası olmayan kelimelerle. öylece yıkıldım kaldım. temeline dinamit döşenip de yerle bir edilen gökdelenler gibi.