ikili ilişkiler için, beraber çocuk sahibi olmaktır. tatile gitmek, yıllarca sevgili olmak, aynı evde yaşamak ya da evlenmek bile yetmez. çocuktan sonra her iki cins de çok ciddi değişim gösterir. ve öyle bir değişim ki orjinal haline geri dönemez. dolayısıyla çocuk planı varsa bir insanı tanıyorum havalarına hiç girmeyin, zaman içinde başkalaşacaktır.
sanırım sessizliğe verdiği tepkiyi tartmak bunun güzel bir yolu sayılabilir.
şöyle ki 10-20 saniyelik sessizliklerden rahatsız olup hemen bir şeyler anlatmaya/sorular sormaya başlayan insanlar, bana kalırsa, kendi düşüncelerini tartmaya aşina olmayan ve kendisini başkaları ile kurduğu etkileşimler üzerinden tanımlamaya meyilli insanlar oluyor.
o küçük sessizliklere tahammül edebilen insanların ise içinde bulunduğu anı sindirebilen, nispeten sakin ve düşünceli insanlar olduğu çıkarımı yapılabilir diye düşünüyorum.
--alıntı--
uçuk kaçık sorular sorun, sıradan sorulara verilen sıradan cevaplarla insanları tanıyamazsınız vesselam
--alıntı--
-denize marilyn manson mı düşse kurtarırsın bülent ecevit mi
-1 milyon dolar verseler anneni hadron çarpıştırıcısına atar mıydın
-vurduruyor musun
-sol anahtarı her kapıyı açar mı
-1 kilo pamuk mu ağır 1 kilo küfür mü
Kendini tanımaktan geçiyor. ilk önce bilmesi tanıması gereken insan kendisidir insanın. Çünkü gerçekten maskeler olmadan görebileceğimiz tek insan belki kendimiziz. Neyi niye yaptığımızı tertemiz biliriz.
Kendinden yola çıkarak tanınabilir diğer insanlar.
Ve bir başka açı ise çok insan tanımak, çok deneyim yaşamak da fayda sağlayabilir bunda. Bir davranışı ilk defa deneyimleyen, gören, duyan en az bir defa bunları yapabilmişe göre haliyle daha az tanıyacak; daha çok yanılacak, anlam veremeyecek, normal zannedecektir.
Daha önce tanıdığınız insanların sevmediğiniz yönlerini göz önünde bulundurup, tanımaya çalıştığınız kişiyi o insanlarla mukayese ederek iyi biri olduğu ya da sevdiğiniz yönlerini mukayese edip tanımaya çalıştığınız kişinin kötü ya da yetersiz biri olduğu kanısına varmamak,
yani ön yargıyla yaklaşmamak.
gözlemlemekten vazgeçmemek, zamanla birlikte şahit olacağınız olaylara vereceği tepkileri, insanlarla olan ilişkilerini test etmek.
Zaman vermek, yeterli süre geçmeden tanıdım dememek;
Zira Tanıdım dediğiniz nokta, daha fazla tanımaya ihtiyaç duymadığınız noktadır aynı zamanda.
Bunun dışında ister yola çıkın, ister borç verin, ister aynı evde kalın, isterseniz tartışın.
Derler ya bir insanın 2 yüzü 100 maskesi vardır. Her bir maskeyi yüzüne geçirdiğinde, geriye bakıp onu tanımadığını düşünürsün. Haklısın da ama çok düşünme, o iki yüzü kabullen maskelerle yaşamaya çabala.
bir süre entrylerini gözetleyin. tartışılmaya değmeyecek kadar basit insanlar olduğunu anlayabilirsiniz. entrylerini hatim ederseniz tam olarak tanıyacaksınızdır.
tartişma sonrasidir. konu ne olursa olsun basit bir sey de bile vereceği tepkiler becilliğinden tutunda , nelerden nefret ettiğine ya da neyi en çok sevdiğini ortaya çikarabilirsiniz.
Onu her duyguyu yaşarken görmek, gözlemlemek. Öfkelendiğinde, heyecanlandığında, neşelendiğinde vs. Tüm bu duyguları nasıl yaşadığını anlar, hissettiklerini hisseder, size bunları nasıl yansıttığını anlamlandırabilirseniz o insanı tanımış olursunuz.
güvenmek.
Güvenin, ne halt olduğunu anlıyorsunuz.
Kötü bir insan ise ilk fırsatta Ve her fırsatta kazık atıyor Zaten.
Yok iyi bir insan ise Zaten o güveni boşa çıkarmayacaktır.
Bir insanı tam anlamıyla tanıyamazsınız. Muhakkak yaptığınız bir harekete hiç beklemediğiniz tepkiler verebilirler. Tanımak istediğimiz insanlarla çok fazla vakit geçirmek bunun en iyi yoludur. ilk başlarsa herkes gibi yeni tanıştığımız insanlar da biraz kasılacak (yapmacık hareketler) yapacaklardır. Bu insanın doğasında var. Geniş zaman içinde o kişiyi çok daha iyi tanıyabilir Neye nasıl tepki verdiğini, nasıl oturup kalktığını, neyi isteyip neyi istemeyeceğini çok daha iyi anlayabilirsiniz. Sağlıklı bir arkadaşlık-birliktelik aceleye gelmez. Bunu bilir bunu söylerim.
