ülkemde, hayatın sağına veya soluna itelemek şeklinde cereyan eden hadisedir.
sırf yazdıklarından, memleket ve insanı hakkındaki önyargısız fikriyatından yola çıkarak, örneğin vatan sevgisinden, tarih şuurundan haz alarak, o insanı hayatın sağ yanına itelemek, kakalamak da neyin nesi?
hem bu hakkı size kim verdi?
nasıl oluyorda kendinizi bu derece yetkili ve hakim bir unsur olarak görebiliyorsunuz?
görebiliyorsunuz da bizi nasıl bu baskın faşizan tutumunuza rağmen fişleyiciler arasında zikredebiliyorsunuz.
oysaki bütün fişler siz ve sizin gibilerin elinde.
ben, hayatın ne sağını, ne solunu, ne ortasını, ne de kıyısını tek başına kabul etmiyorum arkadaş.
ben, her an her yerde olabilme hürriyetini sevmişim bir kere.
benim ne dilimde, ne zihnimde, ne de vicdanımda tek bir pranga, tek bir zincir yok arkadaş.
ben yeri geldiğinde sağda da göğsümü gere gere dururum solda da, tam ortada da, en kıyıda da. iş ki vicdanım ve aklım duruduğum yerin doğru yer olduğuna karar versin.
ben izmlerin kölesi değilim.
demagogların esiri de değilim.
sizi de aynı hürriyetin yansız doğasına, huzur ovasına beklerim.
