Bir insanın iç dünyasını keşfettikçe ona daha çok aşık olmak, daha çok bağlanmaktır. Böyle birini bulursanız peşini bırakmayın sonradan gelen keşke ler işe yaramıyor.
her gün daha farklı bir özelliğini görüp sindire sindire sevmektir.
tanıdıkça seven insan kolay kopamaz bu yüzden.
bir anda sevenler bir anda silebilirken, tanıdıkça seven gün geçtikçe daha çok bağlanır sevdiklerine.
hadi canım öyle şey mi olur önce ampul yanacak ampul kafada elektrik alacaksın çekim hissedeceksin öyle ki çekim ki seni kendine anında bağlayacak yoksa kesinlikle aşk meşk olmaz o ilişkide.tanıdıkça nasıl etkileniceksin ki bi ilkinde etkilenmediysen diyen bana şu an hadi lan ordan! diyorum.
çünkü öyle olmuyormuş.çünkü ilk görüşte deli gibi bağlandığın aşık olduğun ilişkide aşk da bağlılıkta aynı hızda eksiliyormuş.
gerçek aşk ve bağlılık olan zamanla yayılanmış.zamanla yaşandıkça yaşadıkça yeşeren büyüyen içine derine kök salanmış. zaman geçtikçe aşk biter mi diye korkmadan her geçen gün aşkın, ona bağlılığının büyümesiymiş. yavaş yavaş onu öğrenmek içine doğru salınıp onu keşfetmekmiş.
yazarın önermesine katılmakla beraber şunu eklemek istiyorum.
bilinir ki her insan ilk görüşmede her yönünü dökemez ortaya. çekingendir, samimiyet kuramaz ortamlar vs. vs.
şöyle örneklendirirsek eğer siz kız arkadaşınızın facebook unun olmasını istemezsiniz. ama ilk görüşmede bunu sorma fırsatı eline gelmez. daha sonraki görüşmelerde kız -bence facebook saçma- falan deyip gönlünü alabilir.
özetle ya ilk seferde seversiniz ya da tanıdıkça. *