insanlara güvenmekten farklı olarak; yaşanan onca seneden, edinilen onca tecrübeden sonra sadece bir insana güven beslemektir. duyguların, isteklerin sadece onla paylaşılmasıdır. " babana bile güvenmiceksin oolm " diyenlere inat; olması gerekendir.. *
hayatına ortak etmektir bir başkasını, ona dayanmaktır, ona tutunmaktır her kaçışında, bu yalnız yaşamda az da olsa yalnız hissetmemektir ve inanmaktır ona her adımında. ondan emin olmaktır, en şüpheli anında. gitse de döneceğini bilmek, sevmiyorum dese de sevgisini hissetmektir. belki de biraz o olabilmektir birine güvenmek.
hayatın ağır yüklerini taşıyamazken yaslanacak bir omuz bulmak, iyi günden çok kötü gününde yanında olmak isteyen birine olan bağlılık.
güven arada çok farklı bir bağ oluşturur, ailene eklediğin en değerli insan olur. vazgeçilmez kılar o insanı. bunaldığın vakit sesini duymak bile huzur verir bazen..
güven duygusu çok zor oluşur ama bir darbe aldığı zaman artık hiç bir şey eskisi gibi olmaz, çatlamış cam misali...
bu insan babanız dahi olsa güvenmeyin... sonra milyarlarca borç için icra gelir g.t olursunuz... mahkeme kapılarında elinizde telefonla o güvendiğiniz p.ci ararsınız ama g.te giren şemsiye açılmaz...
insanın her daim yaşadığı en adi ikilemdir. yaşadıkları ona kimseye güvenmemesi gerektiğini adeta bağırırken; insan güvenmek ister yine de, bile bile acı çekmek ister. acizdir çünkü, o birileri ne,kim olursa olsun onlara güvenmek zorundadır. aksi halde yaşayamaz.
bir insana güvenmek kendi kendini ispatından geçen bir eylemdir. Çünkü birisine güvenerek diğer kişilerin gözünde "ben güvenebiliyorsam sizde bana güvenebilirsiniz" demektir. Güvenilen insanın hareketleride bu güvenilirllik duygusunun en büyük örneğidir. Güvenilen en güzel iyiliğide yapıyorsa, en adi kazığıda çakıyorsa bu ona güvendiği içindir.
bu eylemle kendine yapıtığın başka bir ispat eğlenebildiğini göstermektir. Çünkü güvendiğin insanlarla eğlenebilirsin. eğer güvenmediğin bir insan varsa o ortam dünyanın en güzel yeri bile olsa gülümseyemezsin.
örnek bir. denize yüksek bir yamaçtan hoplarken ilk sırada sen olsan bile arkadan gelecek olanları bilmek.
örnek iki. havuza bir kaç kişi geceleyin anadan doğma bir şekilde girebilmek.
örnek üç. abinle bara gitmek.
her insanın hayatta * bir kez düştüğü hatadır. hatadan dönülmesi ise ayrı zordur zira o güven sarsılmasından sonra normale dönmesi belki hiç mümkün olmayabilir.
hayatın en büyük hatasıdır. hem güvenmeyip, hem irtibatı kesmezseniz, bu da asrın hatasıdır. sinek ufaktır ama mide bulandırır. en ufak bulantıda siktir etmezseniz, çok daha büyük bulantılar sizi bekliyor demektir. sezgilerinize ve zekanıza güvenin. ön yargı da, her zaman kötü değildir. sezgileriniz güçlüyse, ön yargınız isabetlidir. sizi hiç yanıltmaz.
güven risktir ve insan çok defa bu kadar * bir risk alır hayatında..
sonuç yüzde bir oranında olumludur ve insanın hayatı o yüzde biri aramakla geçer..
o insanı kendini ne kadar benimsiyorsan o kadar benimsemektir, nerde nasıl davranabileceğini, neye ne tepki vereceğini adın gibi bilmektir. yalnız böyle insanlar pek yoktur piyasada. başlıkta da geçtiği gibi "bir" insandır, bilemedin iki.
