hayatımın uzun bir evresi boyunca şiddetle kınadığım ve asla icra etmediğim bir garip ruh hali olduğunu belirtmekle birlikte, apaçi, komançi, kırmançi derken işi epeyce bir zıvanadan çıkartan gençliğin haline de içten içe içerlemekten kendimi alamıyorum.
berelerini, çüke büyük gelen prezervatif gibi hava boşluğuna salan, altı şişhane, üstü meyhane, anlamsız ve alımsız kıyafetler içinde delikanlılık ya da metroseksüellik ayakları yapan, bir garip yaratıklar güruhunun parodivari geçit törenine gülmeden durabilmek mümkün müdür?
o gülüşün gerisine, kısacık ömrüne rağmen, maziyi ekleyip hüzünlenmemek, bir trajikomik ruh haliyle vah anam vah diyerek kendini değil de serpilen oğlunu düşünmemek mümkün müdür?
kardeşim dış görünüş derken, kıyafetten saçtan bahsetmedik dediğinizi duyar gibiyim.
anlıyorum da dünyada çirkin insan olmadığına, sadece kendisine yakışanı bilmeyen, bulamayan, anlamayan insan olduğuna inandığım için, dış görünüşün aynası olan saç, kıyafet, makyaj seçimi ve dahi vücut dilinin insanı güzelleştirebileceği gibi ucubeye de çevireceğine iman edenlerden olduğumu belirtmek isterim.
makaraya alınacak bir durum varsa ve eğer ortamda yabancı yoksa normal bir davranıştır. kendisiyle dalga geçildiği için ruh hali bozulan bir bünyenin zaten sağlıklı bir ruh haline sahip olduğu söylenemez. burda dış görüntüyle dalga geçme dersiniz, sonra gider başka bir yerde dış görüntüyle karar verme dersiniz, ne dediğinizi bilmezsiniz siz.
cocuklarin son derece acimasiz oldugu konudur. karsidaki insanin neler hissettiginden bihaber acimasizca "sisko patates", "dortgoz", "carpik dis", "saskoloz" sifatlarini yapistiriverirler. bu halleri ebeveynleri tarafindan gulumsenerek karsilandiginda ya da yanlis yaptiklari uygun bir dille onlara cocuklugunda anlatilmadiginda, bu insan yavrulari buyuyunce, pervasiz bir sekilde karsidaki insani fiziki ozellikleri yuzunden yermekte beis gormezler. salyalarini akitarak eglenirler, bazen gazete koselerinden milyonlara bazen de kadinlar gununde konu komsuya...
bazı insanların kendilerini farklı göstermek için yaptıkları davranıştır.çünkü halk arasında bu davranışta bulunan kimse yoktur ve o içinden böyle bir davranış sergilemek gelmediği halde göze batmak için böyle davranır.
bazen insanın karşındakinin bir yeri dikkatini çeker o durumda bile insan kendine sinirlenir bu durumda gerçekten dalga geçenlerin ruh hallerini ve tiplerini merak ediyorum.
adamın tek kolu yok, yüzü de çirkin, göbeği de nah böyle kocamansa eğer pek tabi dalga geçmek için iyi malzeme sunar. şimdi bakıyorum da şöyle geriye, o kadar dalga geçilecek adam varken sessiz kalmam beni bu hale getirdi sanırım.
Hayatın insanlara verdiği son kozdur. Çocuklar bunu hemen kullanırlar, büyükler ise köşeye sıkıştıklarında buna başvururlar. Geri dönülmezdir çoğu kez. Sikko bir durum karşısında, karşınızdakine bu yolu kullanarak saldırmanız, hiçbir şeyin artık eskisi gibi olmayacağı anlamına gelir. Müdahalesi mümkün olmayan genetik sonucun, dile düşmesi, beyindeki genetik bir sonuca ait olabilir ancak. Birinin genetiği görünüşüne yansımıştır, diğerininki ise beynine.
kimsenin haddine olmayan davranıştır. komik bir kolye takmış, çirkin bi kazak giymiş vs arkadaşla dalga geçilebilir; fakat insanın değiştiremeyeceği özellikleriyle-yürüyüş, gülüş, burun, ağız vs- dalga geçmek biz aciz insanoğlunu aşar, çirkindir.
genelde aşağılık kompleksi olan insanların, başkalarıyla dalga gecerek kendi yamukluklarını örtmesidir.
not:dalga denizde olur koçum. dalga geceninkesin bir yamuğu vardır.onu kapatmak için sizi aşagılamaya kalkar. kardeş senin kuyruk acınmı var diye sorabilirsiniz . vardır.
Doğuştan gelen bir kusursa ya da hastalıksa kişinin ne kadar sığ olduğunun alametidir.
Ama gel gelelim emo kızlarımız var. saçlarda beş buçuk kilogram jöleyle vs gezen erkek bireylerimiz var. Ismil yk var.
bunların dış görünüşüyle dalga geçmek gayet erdemli ve yerinde bir davranıştır. Çünkü bu gerzekçe görünümü kendileri tercih etmişlerdir. Bu durumda dalga geçilmelerinde hiç bir sakınca yoktur.
