...ama her zaman olmaz bu. ona bakarsan, hastalık hastası adamların her biri en ufak bir ağrıları olduğunda kanser hastası olduklarını sanırlar, ancak onlar öyle sanıyor diye, kanser olmazlar.
ancak, sonu enterasan biten değişik bir hikaye. gerçekten hugo mu, bilmiyorum.
sizi bir idam mahkumu psikolojisine sokabilen kitap. bir an kaçmayı düşünürken bir an teslimiyet duygusu içine sürükleyebiliyor. Mahkumun hissettiklerini tamamen yansıtmış victor hugo kitabında.
ayrıca ufak eleştirilerde yapmayı ihmal etmemiş üstad: '' Geleneklerin yozlaşmasını sanatın çöküşü izler.''
Hayatıma yön veren en önemli şahsiyet olan victor hugo'nun insanı derinden etkileyen kitabı. Kitabı sürekli duraklaya duraklaya okumuştum. Bu kitabı okuyup da hala idamı savunan insanın ciddi psikolojik problemleri vardır.
Yaklaşık 1-2 saat civarında bir nefeste bitirdiğim, beni beynimden vurmuş Victor Hugo kitabı. Bir idam mahkûmunun hislerini yaşamak, hatta iki saatliğine idam mahkûmu olmak, zor.
victor hugo'nun bir kitabı. okurken sigara paketiniz yanınızda olsun.
edit: okumaya üşenenler aşağıdaki linkten radyo tiyatrosu şeklinde dinleyebilir. sezai aydın mükemmel bir seslendirme ile kitabın tüm ruhunu size aktaracaktır.
Victor Hugo'nun yazdığı tek solukta okunan bir kitap.Az önce bitirdim.Kitabı bitirdiğiniz zaman gerçekten etkileniyorsunuz,içiniz daralıyor.Mahkumun düşünceleri ve ruh hali kendinize 'ya bu mahkum ben olsaydım?' sorusunu sordurtuyor.
Kitapta mahkumun suçunun ne olduğundan bahsedilmiyor.Ufak bir kısımda cinayet suçu geçiyor diye hatırlıyorum ama emin değilim,çokta mühim değil.Ya bu mahkum bir çocuk tecavüzcüsü olsaydı ve bu suç kitabın başında belirtilmiş olsaydı.O ızdırap dolu, acı içinde geçen saatleri okurken yine de üzülür müydüm yoksa zevk alarak mı okurdum diye düşündüm.
Kitabı okuyacak olan arkadaşlar,zihninizde ahlaki bir tartışma yaratmak istiyorsanız kitabı okurken mahkumun suçunu benim hayal ettiğim gibi hayal edin.