kale arkasındaki yırtık tellerden sahaya giren köpeğin topun peşine koşması. topu yakalaması. topu patlaması ve daha sonra biz sporcu gençleri kovalayıp kale direğine tırmanmak zorunda bırakması.*
sahaya o hafta, formasının arkasına tsubasa yazdırmış ama ölü yaprak vuruşu, kartal vuruşu yerine sabri sarıoğlu kalibresinde şutlar çıkaran ne idiğü belirsiz birisinin gelmesi. *
ucuz diye gidilen kalitesi düşük halı saha'da arkadaşın çişi gelmesi sonucunda halı saha kenarına işemesi ve sahanın işenen tarafına hiç top atılmaması.***
hayatınızın büyük bir bölümünü halısahalara veyahut stadyumlara adadıysanız sıkça rastlayacağınız olaylardır.**
örneğin...
okul turnuvasında kendi kalecime tokat atmam üzerine kırmızı kartla oyun dışında kalmam. soyunma odasına bir hocamızın gelip "hatasını anladı sildi kartı gel oyna" demesi ve sahaya geri dönmem. "hatasını anladı kartı sildi" ne demek lan? böyle salakları hakem yaparlar, ondan sonra şampiyon olamayınca suçlu biz oluruz.
ayrıca kaledeki çocuk bunu okuyosan topsun olm. kaleciyim diye okulda şov yapıyordun, maçta ne oldu ibibik? ben mi geçeceğdim kaleye?
bir gün önce telefon edip maç ayarladığınız halı sahanın kapanmış olduğunu görmek.
böyle bir olay ezeli rakipleri olan matematikçilerle maç ayarlamış mal sahibinin başına gelmiştir. bahsi geçen halı saha ise ankara beştepede bulunan yekta halı sahadır. maç için sahaya gidildiğinde tesisin asıl sahibi olan atatürk orman çiftliğinin güvenlikçileriyle karşılaşılmış ve halı sahanın işletme sözleşmesi bittiği için kapatıldığı öğrenilmiştir.
