bir gezicinin anıları

entry13 galeri0
    13.
  1. --spoiler--
    kedi kesip kanını içtik.
    yine direnişle geçen bir günün sonunda bira ve uyuşturucularımızı alır almaz, yoldaşlarımızdan birinin aklına bir fikir geldi. 2'şer kişilik 8 tane tim oluşturarak parkın çevresindeki kedileri toplamaya başladık. tam 7 tane kedi yakaladık. chp il başkanlığında görevli biri bu kedileri kurban etti, kanını bir tasa doldurduk ve hep birlikte içtik. bu davranışımız israilli dostlarımızın çok hoşuna gitti. atom bombası imal eden arkadaşlarımız da bize katıldı ve daha sonra hepbirlikte kestiğimiz kedilerin kafasını caminin içine attık...
    --spoiler--
    0 ...
  2. 12.
  3. --spoiler--
    çadırda geçirdiğimiz her gün devrim nikahı kıyıyorduk...
    gün boyu direniş, biber gazına maruz kalma, divan otelden aldığımız yevmiyelerimizden sonra bünyelerimiz tabi ki yorgun düşüyordu. direnişe destek veren masonlar ve israilliler sağolsun çadırlarımıza kadar bira ve uyuşturucu getiriyorlardı. biz de bunlarla birlikte bir yandan atom bombası yapıyor, diğer yandan da ertesi günkü eylemlerimizi planlıyorduk. tabi tüm bunları kızlı erkekli geuplar halinde yapıyorduk. kızların hepsinin başı açıktı ve bir o kadar da mini etekli ve laik hem de aleviydiler. devrim yapacağımız için hepimizin malı ortaktı, öyle ki istediğimiz laik kıza bir göz kırparak çadırımıza kolaylıkla çağırabiliyorduk. ama bu durum kaosa yol açıyordu, biz de devrim nikahı yapmaya karar verdik. örneğin, çiğdem ç. adlı izmir'li laik ve alevi kız 6 temmuz gecesi benimle devrim nikahı kıymış, ertesi gece de dhkp-c'li erdem ile devrim nikahı kıymış, hatta şahitliklerini de bizzat ben yapmıştım. neticede devrim ve komunizmde kıskançlık yoktur. biz de öyleydik...
    --spoiler--
    0 ...
  4. 11.
  5. "arkadaşım ibne yaptığı kankasına 1 ay sonra aşık olmuştu..."
    0 ...
  6. 10.
  7. --spoiler--
    polis çadırlarımızı yıktıktan sonra direnmeye başladık. derken tam sıkışmıştık ki divan otel bize kapılarını açtı. içeri giren her direnişçiye bir gaz maskesi ve 100 dolar verip dışarı gönderiyorlardı. dışarıda yaklaşık yarım saat polisle çatıştıktan sonra otele dönüyorduk, biz otele girdiğimizde bizim boşalttığımız yere otelden başka direnişçiler geçiyordu. böyle bir devinim sonrası yine otele girdik. gaz maskemi çıkardım, beni yarım yamalak türkçe konuşan ve ismi rachel olan israilli bir bayan karşıladı. doktor kontrolünden geçtik, vücudumdaki ufak tefek yaralara pansuman yapıldı. otelde gerek tıbbi malzeme, gerek yiyecek ve içecek boldu. her direnişçi lüks odalarda dinlendiriliyordu. isminin thomas olduğunu öğrendiğim bir kanadalı "korkmayın koç arkanızda" diye söylenip gülüyordu. sonra yemeğe geçtik, rachel bana eşlik etti, meksika soslu steak yedik ve daha sonra lobiden odaya çıktık. odada beni tatyana ve roksana adlı iki hoş sürpriz bekliyordu. sonra rachel bana 3 tane hap verdi, birkaç dakika sonra bulutların üzerindeydim. sonra ertesi gün odadan ayrıldım, açık büfe kahvaltı verdiler, üzerinde koç logosu bulunan zarf içinde 200 dolar aldım, lobiden dışarı çıkışta rachel yine yanıma geldi, yanağımdan öperek başıma gaz maskesini taktı. tekrar dışarıdaydım, 1 saat kadar polisle çatıştım ve tekrar otele döndüm.
    --spoiler--
    2 ...
  8. 9.
  9. sene 2013. direnişteyim. daha ikinci günü. bütün millet dışarıda ama istanbulda böyle sadece. çünkü o zaman ki medya satılmış medya. haber yapamıyor. yasak. bu yüzden çoğu insanın ruhu bile duymuyor olanları. sosyal medya olmasa diğer şehirlerinde haberi olmayacak direniş güçlenmeyecek. yaşlısından gencine kadar herkes sokaklarda. halkını korumak için var olan polis halkını gaza boğuyor. ağzını burnunu kırıyor. halkının kafasına kafasına gaz bombası atıyor. böyle bir psikopatlık var. birde polisin dur demediği palalılar var. seni sıkıştırdılar mı bir yerde diğer tarafı boyluyorsun. onlara biz kısaca göt kılı diyorduk.

    diye devam edebilecek anılardır.
    2 ...
  10. 8.
  11. direnişin 10. günüydü... bu kısacık zaman diliminde atom bombasının yapımına hız vermiştik. arada bir sivil polisler geliyordu ama sorun olmuyordu. bu kısacık zamanda parkın altına kazdığımız tünelde devam ediyorduk çalışmalarımıza, taa ki 19. güne kadar... o lanet gün geldi. polis saldırdı. bir iki gün daha bekleseydi. tüm istanbul'u türkiyenin büyük bir bölümüyle birlikte yok etmek üzreydik. onun yanında tünelde bomba yapımında çalışırken, arkadaşlarla yaptığımız grup sex'i hiç anlatmıyorum bile, kızlı-erkekli, erkekli-kızlı, erkekli-erkekli, amcalı-teyzeli. çok iyiydi.

    git bak tünel hala ordadır.
    1 ...
  12. 7.
  13. gezici değilim ama olsaydım barbaros yüzünden tövbe ederdim. adamlar bu kadar ibnenini desteklediği şeyle ayı hesaptalar mk. yazıktır.
    0 ...
  14. 6.
  15. (bkz: ne kadar güzel yazıyorsunuz ya sevişelim mi)

    bir şeyleri bir yerlerine yediremeyen, yazık insanların saçma ve sapan söylemlerini, içlerindeki gerçek pisliği ortaya döktüğü başlıktır.
    ve bu yazar kişilerinin çoğu kendini müslüman addeder. bilmeleri gereken şudur ki: müslümanlar insanları dinine göre ayırmadan hoşgörüyle karşılamakla yükümlüdür.
    3 ...
  16. 5.
  17. "taksim'de 3. gecemizdi. artık komşu çadırlarla kaynaşmaya başlamıştık. uyuşturucunun bini bir paraydı. sürekli üfleyip kendimizden geçiyorduk. biz 2 yağız delikanlıydık. yan çadırdaki kızlar sürekli bizim çadıra bir şeyler atıp diikatimizi çekmeye çalışıyorlardı. fakat biz eylemci de olsak bazı değerlere saygılıydık. aynı gece arkadaşım artık, 'ben şeytana uyacağım' galiba diyerek kızları çadıra davet etti. çadırımız büyük olduğu için hepimiz sığabilirdik.

    3 dişi geldi. 2'si 20 li yaşlarının başında diğeri 40'larında bir kadın. kadın bir kızın annesiymiş. 'kızımla beraber bu hükümeti 48 saat içerisinde devireceğiz' der demez cinsel organımı yerinden çıkarıp ağzına almaya başladı, kızı da testislerimi yalamaya durdu...

    diğer kız da arkadaşıma prostat masajına başladı. gecenin sonunda çok pişmandım. bir daha da gitmedim.

    allah affetsin."

    üzücü anılardır.
    2 ...
  18. 4.
  19. --spoiler--
    polisten kaçarken büyük bir kapısı ve sivri kuleleri olan bir binaya girdik, sonradan öğrendik ki burası bir camiymiş, ilk başta uyuşturucu ve alkolün etkisiyle cami olduğunu farketmemiştik, ondan dolayı içeri ayakkabılarla girdik. sonra içeride bazı arkadaşlarımız bira içtiler, boş bira kutularını sağa sola attılar. ben piskevit yedim, ben de boş piskevit paketini yere attım. sonra camideki halının üzerine uzandım. bu sırada karşımdaki 5 kız 3 erkekten oluşan grup bir yandan sevişiyor, bir yandan slogan atıyordu. beni de aralarına çağırdılar, midem bulandığı için hava almaya çıktım, dışarıda muslukta kafamı yıkadım biraz da su içtim, tam kalkacakken yerdeki mermer ıslakmış, ayağım kaydı ve fışkiyenin üzerine düştüm, böylece fışkiye kırıldı...
    --spoiler--
    5 ...
  20. 3.
  21. "cihangir'de eylem öncesi bir evde toplandık. eylem planımız üzerine tartışırken alt kattan bir takım sesler geldi. birisi sanki ölüyormuşçasına bağırıyordu. hemen inip alt katın kapısını zorladık.

    30 yaşlarında bir adam, basurlü bir maymunu hop hop hoplatıyordu..."

    bazen iğrençleşen ama gerçeklere ayna tutan anılardır.
    1 ...
  22. 2.
  23. "beşiktaş'ta yoğun saldırı altındayken bir apartmana daldık korkudan. 2. kata kadar çıktık soluk soluğa. 3 erkek 2 kızdık. bi kapı açıldı bizi davet ettiler içeriye. adam 50 yaşlarında, kel, göbekli, karısı ise 40 lı yaşlarında ilik gibi bir hanımdı. "şşt sessiz olun içeri girin, bu köpekler size huzur vermezler." dedi girdik, 10 dakika sonra bize uyuşturucu ikram ettiler. geri çevirmedik.

    çok geçmeden hepimiz leyla olmuştuk. adam karısıyla sevişmeye başladı. biz de onlara bakıp 31 çekmeye. biraz sonra kız arkadaşımız da onlara katıldı, sonra diğer kız, sonra arkadaşlarım....

    ben katılmadım, 31 çekmeye devam ettim..."

    çok kişinin kellesini alacak anılardır.
    4 ...
  24. 1.
  25. gezi parkı rezaletinde bizzat bulunmuş bir itirafçının takma isimle yazdığı anılardır. kitaplaştırılma sürecindedir. hükümet desteklidir.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük