günde 5 vakit ibadet etmek sonucu oluşan işgücü kaybı islam ülkelerindeki geriliğin sebebi olabilir.
aslında islam ülkelerinin geri kalmasının sebebi 1400 yıl öncesinin arabistanın da yaşanan hayat tarzının günümüzde aynen yaşanmaya çalışılması, olur olmaz herşeyin taklit edilmesidir. 1400 yıl önce çölde giyilen giysilerin bugünde en olmayacak ülkelerde giyilmesi, hz muhammet orucunu hurmayla açıyormuş diye bugünde almanya da bile hurma yenmesi (ananasla açacak hali yok ya çölde başka bişey yok), traş bıçağı olmayan o dönemdeki gibi günümüzde de sakal uzatmaya çalışmak daha yüzlerce örnek var tabi. bunlar bile başlı başına islam dünyasında geçmişe saplantının örnekleri.
islam ülkeleri olarak nitelendirilen yerlerin islamiyetle ne kadar alakası olduğu konusunda ciddi şüphelerim var. mevzu bahis türkiye'de geri kalmışlık sebebimizin itinayla islamiyete yıkılıp zaten genlerimizde var olan tembelliğimize kılıf bulmakta üstümüze yok doğrusu. kaldı ki, bu coğrafyada hakim olan dinin en büyük savunucusu gibi görünüp, kurallarını en çok çiğneyen yine biz türkleriz. gelişim konusunda ciddi çabalarımızın başarısı batıya, başarısızlığı islama öyle mi canım ?
keza coğrafyayı siyasi, ekonomik, kültürel bir bataklığa çeviren sömürgeci, kan emici o pek medeni batının nedense buralara ilgisi hiç azalmıyor. halbuki bir rahat bıraksalar. o pis ellerini bu ülkelerin üzerinden bir çekseler, ne medeni insanlar, ne medeni toplumlar oluşur tıpkı evrim teorisi sürecini yaşayan barbar batı kavimleri gibi. adamlar madden dini, tanrıyı, din adamını bırakalı yüzyıllar olmuş ama biz hala allah'ın bir kulu (muhammed)in kaç karısı vardı diyoruz.
yanlış bir önermedir. islam'ın altın çağlarını yaşadığı yıllar bilim'in ve ilerlemenin de islam ülkelerinde yaşandığı çağlardır çünkü. bu çağlarda nizamülmülk, gazzali, biruni, ibni sina, harezmi, fahrettin razi, ibni haldun, ibni rüşd gibi yüzlerce bilim adamı ve filozof yetişmiştir. bugün yunan felsefesini ve bilimini, avrupa bu islam bilginlerinin ve bilim adamlarının yazdığı eserlerden kendi dillerine çevirmiştir. bu bilim adamları yitip gitmek üzere olan yunan felsefesini arapçaya çevirmekle kalmamış, bu eserlere sayısız şerhler yazmıştır.
ayrıca söz konusu bilim adamlarının cilt cilt eserleri bulunmaktadır. (sırf ibni sina'nın 25 ciltlik bir külliyatı ve ekstradan yazdığı kitapları ve şerhleri bulunmaktadır.) tutup avrupa biliminin temelini oluşturan bu mirasa geri kalmışlık nedeni demek de insafa ve izana sığmaz.
kurulan ilk rasathane'den ilk matematik ve geometri okuluna kadar bir çok kurum islam ülkelerinde kurulmuştur. fahrettin razi islam toprakları üzerinde ilk rasathaneyi kurmuş, ibni sina halen avrupa'da ki bir çok tıp fakültesinde okunan tıp kitaplarına imza atmış, gazzali felsefe alanında fevkalade eserler kaleme almıştır. daha yazılabilecek çok şey olmasına rağmen burada bitirmek uygundur diye düşünüyorum. çok daha geniş bilgileri bu başlıkta değil başka başlıklarda yazmak istiyorum çünkü.
yüzlerce cilt kitaptan bahsediyoruz, üstelik matbaanın olmadığı bir çağdan bahsediyoruz, yunan felsefesini ve bilimini avrupa'ya aktaran müslümanlardır diyoruz, pusula'yı bulanlar da. bunları görmezden gelip islam'ı geri kalmışlık sebebi gösterenler ayaklarını kapı aralığına koyup kapıyı üstüne kapatsınlar! evet acı geliyorsa yaşadığınıza işaret ve ben buna ciddi ciddi şaşıracağım! bu birikimi görmeyenler yaşıyor olamaz çünkü!
aaahhhh! benim ki acıdı, demek ki bu mirası görüyorum!
öncelikle "geri kalmışlık" ve "ileri gitmişlik" kavramlarının iyice tanımlanıp, daha sonra üzerine tartışılması gereken önermedir. geri kalmışlık kavramından algılanan öncelikle "ekonomik refah" üzerine yoğunlaşmakta. ki bu kriter için yanlış denemez. öyleyse çoğunluğu petrol denizi üzerinde yüzen islam ülkelerinin bu muazzam potansiyeli nasıl olup da lehlerine değerlendiremediği üzerine tartışmak daha doğru olur. tabiki amacımız tartışıp da genel bir kanaate ulaşmaksa...
petrol zengini islam ülkelerinin geri kalmışlık *başlıca sebebi petroldür bana göre. evet, aynen öyle. bu sınavdan hiç de alınlarının akıyla çıkamamışlardır islam ülkeleri ve bu kafayla da giderlerse çıkamayacaklardır da... bşlarına gelen birçok felaketin, üzerlerinde oynanan türlü oyunların baş müsebbibi olan bu siyah sıvı, bu ülkelerin içlerinden çıkan taşşaklı hainlerin ve maalesef tepkisizleştirilmiş halkının da etkisiyle, kendilerinden çok batılıların zenginlik kaynağı olmuştur.
hadi neyse, bu çok bilinen petrol geyiğini bir tarafa bırakalım da islamın emrettikleri doğrultusunda sizin anladığınız zenginlik olabilirmiydi, buna kafa yoralım. kabulümüz, islamiyetin bütün müslümanlar tarafından doğru ve mükemmel bir şekilde yaşandığı... ne der islam dini? "çalmayınız, hak yemeyiniz, haksız kazanç elde etmeyiniz, ticarette dürüst olunuz." peki, bütün müslümanlar buna uyduk. ama müslüman olmayanlardan bazıları, bir kısmı ya da hepsi bunu ihlal ettğinde ne olacak? sen oyunu kurallarıyla oynamaya çalışırken, antenmanını düzenli yapıp da güç kazanmaya çalışırken, birileri doping yapacak, türlü dolaplar çevirecek ve yarışı kazanacak. ne oldu, para yine onların cebine gitti!! ne der islam dini? "temizlik imandandır. temiz olunuz ki imanlı olunuz" tamam, peki! bütün müslümanlar buna itnayla sadık kaldık yine... ama biraz önceki yarışı kazanan o.çocuğu atlet, diyecek ki "ne temizliği ya, parfüm kullanıyorum ben sadece. hem bok kokmamı önlüyo, üzerine bir de güzel kokuyo" adam dünyaca ünlü, paralı ve şampiyon bir atlet. seni mi ka'le alacaklar, onu mu? tabi ki onu! o da "parfüm" diye birşey üretecek ve servetine servet katacak...vs vs
ünlü bir laf vardır hani. bir de bunun değişik versiyonları. söyleyeni hatırlamıyorum şimdi: "bütün dünya sosyalist olmadan gerçek sosyalizm asla tesis edilemez" ya da "bütün insanlar mutlu olmadan gerçek mutluluk olamaz"
kaldır bu laflardaki "sosyalizm" ve "mutluluk" kelimelerini. şimdi, koyman gereken kelimeyi koy! bir daha düşün!!
peki aborjinler neden geri kalmışlardı diye absürd bir soru sordurur uuser a. çağın gereksinimlerini iyi algılayıp hayatına entegre edemezsen, sen şu cusun sen bu cusun diye yaftalayıp aslında sen ilerlememişliğini son ve hak din olan islam a yüklersen dünyada hangi millete tabi olursan ol, sen geri kalmaya mahkumsundur.
doğru önermedir. nedense karşı çıkanlar sürekli "islamın yanlış anlaşılmasından" bahsederler.
herkes islamı yanlış anladığına göre ya islamiyetin kendisinde büyük bir yanlışlık vardır, ya da allah dini, anlama özürlü, yüzyıllardır doğruyu bulamayan, gerizekalı bir topluma göndermiştir.. bunun ortası da yok gibidir..
