zordur. şöyle örnek vereyim türkiyeyi bilmeyen arkadaşlar için.
banka gibi bir ülke burası. yaşamak istiyorsun ya mesela, düzcinsel erkeksen vip müşterisin, sıra beklemezsin, her işin kolayca halledilir. kadınlar sıradan müşterilerdir, biraz sıra beklerler, işleri yarım yamalak halledilir ya da edilmez, ama durumlarından çoğunluk memnundurlar çünkü hep kendilerinden daha kötü durumda birini görüp şükrederler.
bi de normalde o bankanın müşterisi olmayıp da bir işini halletmeye gelenler var ya... hani en çok sırayı onlar beklerler, bazen saatlerce sürer bu bekleme, gelen geçen önlerine geçer, sıra beklerken havale geçirecek kadar sıkılırlar hani. bunlar da eşcinseller işte, o bankanın müşterisi değiller ya bankanın kaybedecek bir şeyi yok nasılsa, onların memnuniyeti zerre önemli değil banka için. oh. beklesinler sıralarını köpekler, işleri ne zaten?
kendine bir dünya yarattığın sürece kolay ama pencereden dışarı bakmak bile senin dünyanın canını yakabilir ki pencereden bakmamaya çalışsanda taş atıp camı kıran küçük çocuklar hiç büyümediler.ama gerektiğinde o camı kıran çocukların kafasını kıracak dostlarda bulabilirler.
aslında rahat bir yaşamdır. kız + erkek aynı evi paylaşsa milletin demediği kalmaz. ne kızın orspuluğu kalır ne de erkeğin pzvnklği ama erkek + erkek aynı evi paylaşsa sorun etmez kimse. halbuki gay arkadaşlardır bunlar, ama konu komşu bilmez bunu. ve bu gay arkadaşlar gayet rahat hayatlarını idame ettirirler.
aslında severiz gayleri. bu ülkenin başüstünde taşınan kişilerin çoğu gaydir. moda dünyasında, sanat dünyasında, edebiyat dünyasında, iş dünyasında ve basın dünyasında en tepede oturur bunlar.
bir de bunlara öykünen garibanlar var ki kendilerini kabul ettirebilmek için yapmadıkları ibnelik kalmaz...
maalesef günümüzde imkansızdır. lakin bir gün yaşamayı geçtim, belki eşcinseller evlebilirler bile güzel ülkemizde. bir umut. merak etmeyin, din elden gitmez ayrıca. sonuçta onlar da insandır, tercihleri bu doğrultudadır. öcü muamelesi yapmak yersiz.
yazılan 42 entryi okuduğunda ve bir gay olarak baktığında, çok vahim açıkçası. asla ve asla saygı görmüyorsun; ne yaşadıklarına ne düşüncene.
burası öyle bir ülke ki biriyle beraber olduğunda sen bazen pişmalık duysan bile, karşındaki kişi bunu erkek arkadaşalarının arasında övünçle anlatabilmektedir.
bizim okulda bir çocuk vardı ve hafifte kırıktı hani. oradan yola çıkarsak, bir sürü kız arkadaşın olup, onlarla ağda muhabbeti yapmaktır türkiye'de gay olmak.
tamam kardeşim gay ol ne olursan ol, milletin ne bok yemesinden bana ne ama "normal" olan bak normal olan diyorum görünen o ki gay olmamak!..
herkes özgürlükçü ayaklarına girmiş, eşcinseller anlaşılmıyor, aşağılanıyor vs diye. bana bakın benden daha özgürlükçü olamazsınız ama senin özgürlüğün bir başkasının özgürlüğünü kısıtladığı an özgürlüğün filan kalmaz! gay olmayan insan aşırı derecede rahatsızlık duyuyorsa ve hiç müsamaha gösteremiyorsa? anlayışla karşılayacaksın onu da, o öyle görmüş geçirmiş zamanında
hani gayliğin çok da normalmiş gibi gösterilmesinden yana hiç de değilim. haa ne yaparlarsa yapsınlar bana ne kardeşim orası ayrı konu ama yazar verdiği örnekte yunanlıların kadınları çoğalmak için kullandıklarını yazmış, zamanında işte...
onlar da iyi bok yemiş! ya kadınlar ne olacak!..
kimse kimselere karışmasın ben bundan yanayım, umurumda da değil zaten, yolda bir gay çift görsem yadırgarım kendi içimden söverim belki ama bu gay arkadaşlar da özgürlüklerini baya rahat yaşadıklarında ciddiyim linç edilmeyi de göze almaları gerek. devlet buna izin verse,parkta yiyişen iki gayi gören halkın tepkisi herhalde çok da olumlu olmaz...
zaten azınlıkta oldukları ve toplumda seslerini yükselttiklerinde hemen kısılacağını bildikleri için güvenebilecekleri bir siyasi parti de yoktur gaylerin. ancak sözlük köşelerinde böyle gay olduğunu belli eder. acınası durumları vardır. göz yumulması gerekir mi? ben yumarım ama herkes de benim gibi yummaz gibime geliyor...
amaaa bu ülkede başı örtülü kızlar okula giremez ve en doğal tabii hakları olan eğitim hakkından sistem eli ile mahrum bırakılırsa, bu gay hakları bunun yanında biraz daha gündem dışı kalır. rahatça gayim deme özgürlüğün yok mu? çık sokağa bağır ben gayim diye!.. ya da üniversiteye girerken ben gayim diyerek gir bakalım hangi jop kalkıyor başına! sistem eli ile sert bir uygulama var mı gaylere? yok!.. olmasın da zaten...
arkadaşın kuyruk acısı sadece toplumsal dinamiklerden kaynaklanıyor. bu kısırdöngü içinde mümkün değil işin içinden çıkman kardeş söyleyeyim sana ben...
türk insanının eşcinselliği kabullenememe gibi bir durumu; eşcinsel olduğu bariz insanların durumunu bile gözardı edebilecek, güçlü bir inkâr mekanizması var. bu nedenle ortaya çoğu zaman trajik, zaman zaman komik durumlar çıkıyor.
kuşum aydın, yıllarca kadınlara yönelik sabah programı yaptı. darbukaya vurulan her darbeyle ayrı bir mafsalı oynayan stüdyo konuğu teyzeler, ismini vermek istemeyen bir izleyiciler, programa katılan anlı şanlı sanatçılar, her sabah kuşum aydın'a "helal süt emmiş, iyi aile kızı" nasip olması için yüksek sesle dua etti. kuşum aydın da her seferinde "amin" dedi.
diğer bir komedi, uzun saçlı ve etekli herkesi dövebileceğini zanneden tıfıl delikanlı camiasının; topuklu ayakkabılı, süpermini etekli, -belki de askerliğini layıkıyla yapmış- travestilere saldırıp, bir araba dayak yemesidir.
verdiğim örnekler işin makara kısmı. trajedi; ekonomik ve sosyal durumu ne olursa olsun, bu insanların yıllarca maruz kaldığı hakaret, psikolojik ve hatta fiziksel şiddettir. zordur.
aslında türkiyede gay olarak yaşamak diğer ülkelere göre çok daha kolaydır.içinizden ne saçmalyor bu dediklerinizi duyar gibiyim hatta inciciler adam top beyler demeye bile başlamıştır ama durun bir anlatayım;diğer ülkelerde ünlüler gay olduğunu yıllarca saklarken (bkz: ricky martin)bu ülkede eşcinsel erkekler diğerlerine göre daha çok para kazanmakta ve daha ünlü olmaktadır (bkz: bülent ersoy).sonuç olarak türkiyede gay olmak bir avantajdır.
