başıma gelen ve her defasında yine mi dedirten olaydır.
canımın sıkkın, içimin bıkkın olduğu anlarda ( bu ara çok fazla) mesnevinin herhangi bir cildini alır ve rastgele bir sayfayı açar okurum. geçtiğimiz birkaç ay içerisinde, bu denemelerimin birçoğunda ( min. %70 ) aynı sayfaya denk geliyorum ve gözüm hep aynı satırlara gidiyor.
neden kadı'nın dehlizinde durmaktayız? biz şahit olmak için gelmedik mi?
ey şahit niceye bir kadı'nın dehlizinde hapis olacaksın? o şehadeti verde kurtul!
seni buraya şunun için çağırdılar ki inat etmeyesin, o şehadette bulunasın.
halbuki sen, inadından şu daracık yerde oturmuş, elini bağlamış dudağını yummuşsun.
ey tanık, sen bu şehadette bulunmadıkça şu dehlizden nasıl kurtulabilirsin?
iş bir anda biter, yap, bitir. kısa işi kendine uzatma.
merak ediyor insan, lan acaba başkaları da böyle bir durum yaşıyor mu, yaşayan var mı?