uefa'nın Fenerbahçe'yi şike yaptığı için men ettiğini sananların varlığını görmemize neden olan durumdur. mnıyiyim sizin beyniniz neylen çalışıyor kuzum? oksijen yerine, kükürt mü çekiyorsunuz ciğerlerinize?
uefa'nın Fenerbahçe'ye verdiği men cezası şike yapılmış olma şüphesi nedeniyledir. Ortada henüz kanıtlanmış, kesinleşmiş bir suç yoktur. Ayrıca Fenerbahçe haklılığını ispatladığı takdirde o cezayı verenlerden maddi manevi bütün zararını kanırta kanırta tazmin edecektir.
şunu belirteyim, Fenerbahçe'liyim. Aziz Yıldırım'ın 1 oyla seçildiği gün, bir yazlık komşumuzu sırf bu adama oy verebilsin diye babamın son anda balıkesir'den istanbul'a getirdiği kara günden beri babama karşı bile tepkiiyim. bu adamın herhangi bir spor kulübüyle ilişkisi olmaması gerektiğinden ve fenerbahçe'den gitmeden bizim yüzümüzün gülmeyeceğinden eminim. şike yapmış mıdır? yapmış olma ihtimali vardır. karakteri ve cibiliyeti bunu yapmaya son derece müsait.
amaaaaaa...
ortada kanıtlanmış herhangi bir suç yokken, ergun gursoy gibi şike konusunda uzmanlaşmış adamların yöneticiliğini yapmış olduğu kulübün ibibik taraftarlarına da takımımı yedirecek değilim.
bu takımdaki çocuklar(günahım kadar sevmesemde volkan ve emre de dahil) o sezon takır takır top oynadılar, canlarını dişlerine taktılar. şike olduğu iddia edilen maçlardan elene elene geriye kalan 3'ünden 2'sinde guiza'nın attığı(!) kendisine göre über bir gol ve 90+'da kornerde kalecisiyle bize gol atmaya gelen takımlar var.
azıcık kafanız çalışsın amk, azıcık yahu azıcık. ben katiyyen kulübüm hiçbir zaman şike yapmamıştır demedim, demem de. zira doğru olmaz bu söylediğim. bizzat ilhan ekşioğlu'nun yeğeninden duymuşluğum var bazı olayları. bu memlekette ne düzgün ki futbol düzgün olsun. amatöründen profesyoneline her kademede şike var. Her takım, hemen her futbolcu kariyerinin bir döneminde bu boka karışıyor. bak beşiktaş'a, 100. yılında, seba yılında, zart yılında, zort yılında nasıl el birliğiyle şampiyon yapılıyor ya da şampiyonluğa oynatılıyor.
ulusoy dönemlerini kimse unutmadı.
şerefli beşiktaş ikincliklerini kimse unutmadı.
aynı apartmanın farklı dairelerinde oturan insanlarız. aynı mahallenin, aynı semtlerin, aynı şehirlerin, aynı memleketin insanlarıyız. yok öyle biz temiziz siz bomboksunuz. hepimiz bombokuz işte, hepimiz kokuyoruz baştan ayağa.
hala kanatlı taraftarların ama ülkeye şikeyi siz getirdiniz ağlamasına büyük fenevbahçeli halit kıvanç ile cevap verelim.
-----
"9 nisan tarihli son telgraf gazetesinde "dünkü maça iki lisansız futbolcu ile başlayan f.b., hükmen mağlubiyeti kabul etmişti. bu müessif hadiseye inzimamen sahadaki oyunu da 3-1 kaybetti." başlığı altında halit kıvanç'ın yazısı :
... lig şampiyonunu tayin edecek olan dünkü maç, maalesef pek nahoş bir şekilde kapandı ve spor hayatımızın acı vakalarından biri olarak tarihe geçti...
...normal olan şekli f.b. takımının en kuvvetli tertibiyle sahaya çıkması ve rakibini yenmesi idi. bu arada dolaşan dedikodulara aslan inanmıyor ve sarı-laciverdin bu kudretli kadrosunu bekliyorduk.
fakat maç saati geldiği anda, inönü stadyumunu dolduran 25 binden fazla seyirciyi hayal sukutuna uğratan bir manzara ile karşılaştık. f.b. sahaya lisansı olmayan iki oyuncu ile çıkıyordu.
evet, fener takımı, daha birinci dakikada mağlubiyeti hem de kendisine bir tek puan bile kazandırmayacak olan hükmen mağlubiyeti kabul etmişti. bu demektir ki, sarı-lacivertliler puan ve fikstür icabını suistimal ederek şampiyonluğu beşiktaşa vermeyi uygun görmüşlerdi.
...f.b. gibi şerefli ve şöhretli bir kulüp, bu gibi kaprislere alet olacak tıyniyette bir teşekkülmüdür? sarı-lacivert şeref dolu tarihinde böyle peşin bir mağlubiyet bulunduğunu biz zannetmiyoruz.
f.b. taraftarları dün büyük yeis içindeydiler, günü erken saatlerinden itibaren stada koşan binlerce seyirciyi istismar etmeye kimin hakkı vardı?
...herhalde bu hadisenin resmi bazı neticeleri de olacaktır.
başta böyle bir gayrinizami oyuna müsaade eden hakem olmak üzere müsebbipler hakkında gereken kararların alınması doğru olur. "
