köpeğimin ölmesi ilkiydi benim için. Meğer sonuncusu da olmayacakmış. insan çok fazla yakınını kaybettikten sonra buna alışıp, daha güçlü olabileceğini sanıyor fakat malesef durum o kadar da basit değil. Her defasında ilk seferki acıyı, belki daha fazlasını çekiyor olmak ne kadar hala insan olduğumdan emin olmama yardımcı oluyorsa da hissizleşip, nasır bağlamayı tercih ederdim açıkçası.
bir kizi seversin, tutkuyla baglanirsin ona, fazlaca ilgi gosterirsin, dunyan olur o senin, ondan baskasini gormez gozun. zaman ve mekan farketmez onu dusunmen, sadece dusunursun onun yuzunu, vucudunu... uyku tutmaz bazen, onu dusunmekten. kiskanirsin onu digerlerinden, sen ona ilgini arttirdikca, kiz da takilmaya baslar seninle, fakat bir sure sonra... ogrenirsin ki, kizin sevgilisi varmis aslinda, bu kadar zaman boyunca seni arkadas olarak gormus seni. nasil koyar o an adama, kabullenemezsin, hayir! belki de yoktur sevgilisi, yalan soyluyorlar, dersin. gercektir oysaki bunlarin tumu. basini one eger, odana gidersin. kafani yastiga koyarsin, onu dusunerek aglarsin. sevgilisinden ayrilmasini umarsin, onunla kurdugun evlilik hayallerin yanar kul olur agir agir, aci aci ve kiz bu yasadiklarini bilemeyecektir hicbir zaman. sanmiyorum ki adaletli bir dunya burasi dersin, unutmak istersin artik onu. sen o kizi her gordugunde bu gercekle yasamak zorunda kalirsin. ertesi gun kiz, senin yuzune gulumseyerek der ki : bugun napiyoruz? ne diyebilirsin ki o anda ? kiz da gormustur zaten mutsuz oldugunu, kiz sorar sana : neyin var ? onemli bir sey degil dersin, yuzune sahte bir tebessum takinip kalbine gomersin onu...
bir babanın kendisi şehirdışındayken kızının mide kanaması geçirdiğini öğrenmesi ve telefonda benle konuşurken birden tıkanması annemi istemesi unutamam o anı.