varsayılan kişi 7 dil bildiğini iddia ediyor. yani bir bildiğimiz mircae aslında yedi kişi. almanca, italyanca biliyor, rumenceyle çoşuyor mircea. peki bunlardan hangisi gerçek mircea? hangisine güvenilir, hangisine borç para verilir, hangisi karıcıdır , hangisi dini bütündür, nereden bileceğiz?
ben mircea almancayla konuşuyorum, mis gibi falan filan adam arada rumence küfrediyor misal. bunu güney sahillerimizde ingiliz turistlere haşin yaklaşan yağızlarımızda sık sık; görüyoruz.
-i love basketball, football, swimming, dancing
-ahmet dikkat et ısırmasın mühehehe
-s.ktir lan g.tveren!ehaheaheah
(ingilize döner)family is such an important symbol of happy life!
-ahmet your a very traditional turkish man! i want you!
şimdi kadın aradaki ısırma muhabbetinden haberdar olmadan, başına nelerin geleceğini bilemeden, gelenek melenek ayağına kıllı göğüslere kafa koyuyor. sonra üçüncü sayfada haber "...alanyada rus turiste tecavüz edip uçurumdan aşağı atan inşaat işçisini esnaf ıslak sopalarla kovaladı. linç girişimi cüppeli ahmet hoca sokakta polisin katili polis kılığına sokmasıyla son buldu..."
yani bu söz aslında bir şekilde insanlara "hasta olun, manyaklaşın!" demek istiyor. 15 tane dil bilen adam 15 kişi ya! nasıl bir arada tutacaksın hepsini. adamların konuşuldukları yerler farklı, kimini hor göreceksin, kimini yücelteceksin, kiminde kimlik bunalımı yaşayacaksın, isyan edeceksin vesaire vesaire.
sonuç paragrafında türkçe hocam güney hanıma selam ederek tek bir dil olsun anam. bir lisan 6 milyar insan olsun.
En azından üç dil bileceksin
En azından üç dilde
Ana avrat dümdüz gideceksin
En azından üç dil bileceksin
En azından üç dilde düşünüp rüya göreceksin
En azından üç dil
Birisi ana dilin
Elin ayağın kadar senin
Ana sütü gibi tatlı
Ana sütü gibi bedava
Nenniler, masallar, küfürler de caba
Ötekiler yedi kat yabancı
Her kelime arslan ağzında
Her kelimeyi bir bir dişinle tırnağınla
Kök sökercesine söküp çıkartacaksın
Her kelimede bir tuğla boyu yükselecek
Her kelimede bir kat daha artacaksın
En azından üç dil bileceksin
En azından üç dilde
Canımın içi demesini
Kırmızı gülün alı var demesini
Nerden ince ise ordan kopsun demesini
Atın ölümü arpadan olsun demesini
Keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur demesini
insanın insanı sömürmesi
Rezilliğin dik alası demesini
Ne demesi be
Gümbür gümbür gümbür demesini becereceksin
En azından üç dil bileceksin
En azından üç dilde
Ana avrat dümdüz gideceksin
En azından üç dil
Çünkü sen ne tarih ne coğrafya
Ne şu ne busun
Oğlum Mernus
Sen otobüsü kaçırmış bir milletin çocuğusun. (bkz: bedri rahmi eyüboğlu)
üstüne oldukça saçma geyikler yapılan bir deyiş. halbuki özünde mantık akıyor. burda kast edilen, bir dil öğrendiğinizde yalnızca o dilin gramerini, kelimelerini değil, aynı zamanda o milletin kültürünü de öğrenmiş olursunuz. o dili konuşurken, o dili ana dili olarak konuşan insanalrı tanıma, onları anlama fırsatınız olur. böylece hem kendi kültürünüzü, hemde o dili konuşanların kültürünü edinmiş olursunuz. özetle bir dil, milletlerin kültürünü yansıtır.
- hocam hükmen yenik sayılacaz.
+ niye lan?
- güiza iki dil biliyomuş. 12 kişiyiz sahada.
+ olsun olum onlarda 12 kişi.
- nasıl yani?
+ deplasmandayız çünkü, 12. adam taraftar.
- bi de o var di mi?
Bir dil bir insan,
iki dil iki insan eder.
iki ayak bir insan eder
Dört ayak iki insan eder.
Buraya kadar doğru ise,
dört ayaklı bir canlı iki insan mı eder?
Yani bir lisan bir insan, yedi lisan yedi insan mı? Yedi insan için mi çabalayacağım o kadar. Yoksa ben mi 7 insan olacağım?
Yedi bin. Yedi milyon dese daha ikna edici olmaz mı. Bir insan için dil mi öğreneceğim o anlamda mı, vallahi anlamıyorum, kesin çok şahane bir anlamı var ve aptallıktan anlamıyorum diyorum onca senedir, hiç çaktırmıyorum.