bir balon gibi sönmüştür cevabını gerektirir.
ilk günün şiddeti ile:
"başbakan devrilmiştir! komünizm getirilecektir! tüm ülke ayağa kalktı! ak partiye oy veren koyun sürülerini param parça edicez! "
sonra;
"ordu göreve gelecektir, başbakan istifa etmelidir!..."
daha sonra
"başbakanında uslubu çok sert ama yea, en azından özür dilesin...mitinglerini yapmasın kutuplaşma oluyor yeaa"
ve büyük final:
"ehe ehe mesajımızı ilettik, zaten amacımızda buydu(çüş!, yukardakileri ben dedim sanki)"
görüldüğü üzere, çarklar yapılmış, sıfıra vurdurulmuştur.
"darbecileri temizledik" dedikten sonra "ordu sokağa iner" sözüyle kendiyle çelişen yöneticilerin, desteklediği partinin a takımında olduğunu bilmeyen embesilleri gösteren sorudur.
eylemi "darbe", "devrim" bilmem ne diye kendi kendilerine sınıflandırıp kendilerince bittiğini düşünmüşler...
düşünmüşler..? pardon, bu kavram size uzaktı sahi...
sanırım brezilya ya gitti devrim küresel güçler şimdilik türkiye üzerindeki viteslerini küçülttüler ağırlığı brezilyaya verecekler gibi.ama bu türkiye için son değil bir müddet sonra yeni taktiklerle yollarına kaldıkları yerden muhtemelen devam edeceklerdir.
olmayan devrimdir, lem halkın amacı devrim değil ki, sesini duyurmak, isyan etmek, ve bence de çok güzel bir biçimde tepki gösterilmiştir, olaydan nemalanmaya calisan aşırı solcu gruplarin, miniski ahanda devrim şansı diyerek olaya dahil olmalarıyla olaylar karışmıştır, halk olayı bitirdi zaten, sikerun grubunuzu da marjinalizini de dağılın lan yaz geldi daha nevizade de oturup biramizi icemedik. esnafın da anasını siktiniz yeter artık.
bu cümleyi kuran kişiler haklıdır, böyle bir devrim olmamıştır. amaa.. bu halk gerektiğinde sesini çıkartabileceğini, eylem yapabileceğini , susup oturmak zorunda olmadığını öğrenmiştir. yeri geldiğinde renklerin, görüşlerin , etnik kökenlerin bir önemi kalmadığını, nasıl birlik beraberlik olabileceğini, aslında kanlı bıçaklı olan karşıt grupların bile kardeş olduğunu hatırlatmıştır. ve bu ülkede yitmekte olan demokrasiyi yeniden canlandırmaya başlamıştır. henüz gerçek bir demokrasi olmasa da yıllarca bitirmek için uğraşılan şeyi 3 haftada geri getiremeyeceğini biliyorduk zaten hepimiz. eylem hakkı olduğunu öğrendi herkes. sesini çıkarabileceğini öğrendi. demokrasiden hala uzağız evet avukatlar dövüldü içeri alındı, doktorlar tehdit edildi, eylemciler polis tarafından ağır şiddete mağruz kaldı. demokratik bir ülkede olmayacak şeyler yaşandı. bunların hepsi de bir diktatörlüğün ne kadar korktuğunun kanıtıdır. sadece ayakta durduğu için gözaltına alınan eylemciler, kusura bakmayın ama g*t korkusundandır. ve herkese bir ders olmuştur; kimse astığım astık kestiğim kestik gezemez bu ülkede bir daha. yıllarca yavaş yavaş yitirdiğimiz herşeyi sabır ve istikrarla geri alacağız. 'durmak yok, yola devam' yani anlayacağınız. özgürlüğün tadına varmış bir millet boyunduruk altına alınamaz. bir devrim vardı ne oldu ona? işte bu oldu, devam ediyor.