her hindi baba hindi tezahüratından sonra beynimin en ücra köşelerine saplanan düşüncedir.
ya allah için bu hayvanın işi gücü yok mudur, evinde çolugu çocugu ekmek beklemez mi, karı evde koca beklemez mi . tabi ki beklerler peki bizim hindi baba ne yapıyor, işsiz güçsüz ortalıklarda dolaşıp onun bunun agzına sakız oluyor. hindi baba hindi hey allah arabaya bindi, ulan bindiyse bindi size ne belki iş aramaya gidiyordur. ne yapsın bütün gün bilgisayar başında google girip çocukları açlıktan öldürsün mü.
bir baba hindi güzeldir, hoştur, candır. yaşlanmıştır artık ve yaşlılıktan ötürü bi işe yaramaz. ee kart hindinin etini kim yer önermesinden dolayı da kesilip pişirilemez. velhasıl kelam atsan atılmaz, satsan satılmaz baba hindi güzel ülkemdeki fanatiklerin marş ve tezahürat konusu hatta ve hatta marş ve tezahüratlarında kendine başrolde - binen, siken, kayan, vb. - yer bulmakta hiç de zorlanmamıştır.
