deli aşkının sonsuz olduğuna inancın o kadar fazladır ki, onsuz bir hayatı asla tahayyül bile edemezsin. Ancak zamana yenilmeye başlayan, bir kibrit alevi bekler hale gelen aşkına gün olup kibriti çaktığında her güzel şey gibi aşkının da bir kül yığınından ibaret varlığının bir andaki yokluğudur... işte asıl o an ateşlerde yanmaktır, yanan aşkınla birlikte...
Görürsün ya hani o ikisini. Bedenleri birbirine geçmiş, bir hayvan gibi inlerken. Senin, seni kötülüklerden koruyacak sandığın omuzlar, başka bir kadının ellerinin arasındadır. Ter damlar o omuzlardan, kan gibi, sıcak ve pis kokulu. Sen de kapatmıştın gözlerini o sarıldığında sana ama bu kızın gözleri bir değişik kapalı şu an dersin, çünkü aşkla değil hayvani bir zevkle kapalıdır onun gözleri. Sonra seni fark ederler ya hani ikisi, toparlanmaya çalışırlar sanki çıplaklıktaymış gibi tüm suç. Ama hayır, sorun çıplaklıkta değil, kapalılıktadır, senin gözün kapalı sevmendedir. Ve işte o an, yakarsın aşkı, yakarsın da kendinle birlikte yanar o aşk, kavrulursun.
