bir zahmet çekirdekler çıt çıt açılır avuç içinde* ,çaytabağında veya direk olarak ağız içinde biriktirilir ,çekirdek seviyesi istenilen düzeye geldiğinde ya da çaytabağında bekleniliyorsa eğer ordan yiyebilme potansiyelli bir insan geldiğinde boğulma riski göze alınarak bir anda tüketilirçaman yapmayındır alt tarafı 50gr çekirdektir bu kadar zahmet çekip boğulma riski göze alınmamalıdır.
küçükken abi/baba tarafından yapılan ve kişiye olağanüstü keyf veren eylem. baba/abi tarafından yapılan deyince garip oldu tabii. onlar ayıklama işlemini yapıyor, yeme olayı size ait. süperdi... galiba dişlerin döküldüğü sürece denk geliyor bu anlattığım olay. büyüyünce de istiyor insan ama, mutfağa gidip kendi suyunu alamayan abiden bunu beklemek saflık olur... etrafınızdaki çocuklara yapın bu güzelliği, ömür boyu sizi tebessümle hatırlasınlar.
büyük keyiftir. ancak çekirdek tiryakilik yaratan bir besin maddesi olduğundan, bazı bünyeler tarafından 6., 7. çekirdeğe gelindiği anda dayanılamayıp, tüm ayıklanan çekirdekler ağza atılır.
yeşerip büyüyecek haris bir karakter yapısının ilk emarelerindendir. biriktir biriktir yığ, yeme sakla insanları. çocuklukta biriktirilenler büyüyüp farkındalık meydana çıktığında "bunları yersem kış nasıl geçer?" sorusu ile açgözlü karıncalığa uzanır. bunlar kapılarına gelen müzisyen ağustos böceğine zırnık vermez zalim sanatsevmez kişilerdir. kefen paralarını donlarında saklar, menkul gayrimenkul ne denk getirirlerse kenara koyarlar. oysa, infak var, fitre var, tasadduk var, zekat denen bir müessese var ibineler.
edit:
küçükken ben de yapmıştım. şimdi çok cömertim. yukarıdaki entry tamamen yanlıştır. -hangi zırtapoz uyduruysa-
tahinli pidenin kenarlarini itina ile kemirip, nispeten lezzetli olan orta kismini bir kerede tüketmekten daha sapikca bir hazzi geciktirme eylemi.
(bkz: hazzi geciktirme)
genelde küçük kardeşlerin avuçlarına bin emek ile biriktirdiği çekirdek içlerini, abla ya da abinin tam o çekirdekleri yiyecek iken avucundan zorla alarak yaptığı hadisedir. küçük kardeş iseniz yıkıcı, abla ya da abi iseniz eğlenceli bir durumdur.
ayıklanmışları ile denendiğinde aslında zevkinin, ayıklama veya ayıklanmışını çalma kısmında olduğunu anlayacağınız hadise.
artık ayıklanmış olarak satıldığını farkedip heves içinde aldığınızda, böyle yemenin hiç de keyifli olmadığını anlıyorsunuz.
bazen bu çekirdekler ağızda tutulur ama çiğnenmez. çoğalıncaya kadar ağızda bekletilir. ağızda bekletildikçe, çekirdekler biriktikçe ağzınız sulanmaya başlar. o salya dalgasının içinde yanlışlıkla bir çekirdek içini yutuverirsiniz. diğer çekirdek içleri de aynı yolu izlemeye kalksa da siz boğazınızın içinden geri çevirmeyi bilirsiniz. çekirdeklere dişlerinizle değmemeye özen gösterirsiniz. ama çekirdekler ağızda biriktikçe dişlerin arasına kaçmaya başlarlar ve bir kaçı ezilir.
son olarak elinizdeki bir avuç çekirdeği bitirince. artık dudağınızın kenarından salyalar sızmış ağzınızla büyük bir zevk içinde onlarca çekirdeği bir anda yersiniz.
büyük zevk barındıran eylem. bir sonraki mertebesi ise çekirdekleri ayıklayıp kolanın içine atmaktır, ki bu eylem benim için hiçbir zaman istendiği gibi sonuçlanamamıştır. *