merhaba günlük... bugün her zamanki gibi doğa ananın bize verdiği hoş bir güne uyandım. mutfağa gittim doğa ananın güzel evladı güneş ışığını içeri dolduruyordu, işte böyle güzel bir ortamda yaptım kahvaltımı. doyunca elhamdülillah diye bir kelime kaçtı ağzımdan, bunun şaşkınlığını yaşarken dediğim şeyden utanıp tövbe istiğfar yaptım. anlayacağın dumurlarla başlayan bir gün...
neyse konuyu dağıtmayalım. sokaklarda yine aylak aylak gezerken önümden çok güzel bir kız geçti. allah ım sen nelere kadirsin diye düşündüm, bi de niye hep allahı düşünüyorum diye düşündüm. bir ara yoksa allah var mı diye şüpheye düştüm. sonra dedim ki herhalde sosyal etkiden olacak bu durum. % 99'u müslüman olan bir ülkede ateist olmak zor be.
kafamda sorular harmanı yürümeye devam ederken belediyenin açık bıraktığı çukura düştüm. hemen allah ım yardım et dedim ve o an anladım ki ateistlik kadar saçma birşey yok. ne durumda olsak sığınacak bir güç arıyoruz
ve ben de karar verdim kafa kağıdımda yazdığı gibi müslüman oluyorum.. bunu ilk sana söylüyorum be sözlük.. inşallah ileride cami anılarımı da sana anlatacağım... haa unutmadan eshedu en la ilahe illallah ve eshedu enne muhammeden abduhu ve resuluhu
sevgili günlük bugün sözlükten bir arkadaşın tavsiyelerini dinledim. hayattan zevk almaya, mutlu olmaya başladım. ölümü düşünerek hata ediyormuşum meğer. geleceğin elemini düşünerek neden kendimi heba edeyim dedim.artık sigara, alkol, uyuşturucu kullanmayacağım. kimseye kötü davranmayacağım.aklıma bir şey takılmadı değil 110 yaşına gelirsem ölümü isteyeceğim mi ? neyse bir 110 olayım bakarız.
yine beni marjinal olup farklı çıkarlar elde etmekle suçladılar , amacım topluma farklı gözüküp kısa yoldan fark yaratmakmış.
düşünsene günlük ateistim dediğinde ülkenin %90 nın bana iğrenç insan gözüyle bakacağı bir ülkede ateist olarak fark yaratıp ilgi toplamaya çalışmak deli işi olsa gerek bu.
ben ister miydim atesit olmayı ? ben istemezmiydim zikir çekmeyi ? ben istemez miydim kurban kanı akıtmayı ? diğer
müninler gibi , yapamadım işte günlük inanamadığım bir şeye hizmet edemedim''sen aptal mısın görmüyor musun muhteşem dünyayı ?'' diyerek aptal yerine konulmaktan bile alamadım kendimi.
kız düşürmek için ateist olduğumu bile iddia edenler oldu , halbuki bilmediler ateist olduğum öğrenildiğinde elimizdeki kız ve kızlardan bile olduk.
şimdi sen söyle günlük ? nedir benim bu işten çıkarım ?
ünlü düşünür ismail yk nın dediği gibi yoksa ben zurna mıyım ha ?
seninle bir sırrımı daha paylaşmak istiyorum. kafamda dinî inancıma dair çok fazla soru var. biliyorsun, araştırmacı bir yapım olduğundan ötürü tüm sorularıma cevap aramayı seviyor ve doğru cevapları yakaladıkça huzur buluyorum ama din konusundaki sorularıma cevap aramaya korkuyorum; ya tanrı beni cezalandırırsa?
08.09.2009
sevgili günlük,
bugün bir arkadaşımın ateist olduğunu öğrendim. tıpkı bende olduğu gibi onun aklında da benzer sorular varmış ve içindeki merak duygusu, korkusuna galip gelmiş. uzun süre gelgitler yaşamış ama sonuç olarak kesin bir karara varabilmiş ve kararı başta da söylediğim gibi dinden yana olmamış... acaba diyorum, bende de mi böyle olacak... amaaan, ne diyorum ben! neyse, sen beni kâle alma günlük.
25.12.2009
sevgili günlük,
içimdeki merak, korkuma galip geldi. bugünden tezi yok, yıllardır neye inandığımı olabildiğince objektif kalarak araştıracağım ama bu, dinden çıkacağım anlamına da gelmesin. ben dinime güveniyorum. milyonlarca insan yanılmış olamaz, değil mi?
30.01.2010
sevgili günlük,
araştırdıkça aklımdaki soru sayısı çoğalıyor. umuyorum ki bu iş bittiğinde kafayı yemiş olmam.
02.03.2010
sevgili günlük,
dinî inancıma dair araştırmalarım imanımı zayıflatıyor. eskiden her gece yatmadan önce dua ederdim. şimdiyse sorularla boğuşuyorum. diğer taraftan kandırıldığımı hissediyorum. "neden daha önce araştırmadım" diye de üzülüyorum. körü körüne inanmak... hiç bana göre değil!
10.04.2010
sevgili günlük,
merakımın esiri olarak şu kısa zamanda çok şey öğrendim, birçok soruma tatminkâr cevaplar buldum ama hâlâ içimdeki imanı diriltecek ya da tam olarak öldürecek o altın vuruşu bulamadım...
24.04.2010
sevgili günlük,
başımız sağ olsun, imanımı kaybettik. fakat imanımın ölümüne üzülmüyorum. üzüntüm, bunca yıl hayatımı şekillendiren şeyi araştırmamış olmam. neyse, zararın neresinden dönersek kârdır, değil mi?
05.05.2010
sevgili günlük,
inandığım kutsal kitabın bir zırva olduğunu öğrendikten sonra yeni ve büyük bir sorun daha peyda oldu; ben neyim? deist miyim, agnostik miyim yoksa ateist miyim? "nasıl olsa inanmıyorsun, ne fark eder" deme. ya eskiden kutsal addettiğim kitapların anlattığından farklı bir tanrı varsa? iyisi mi ben şimdilik bir deist gibi takılayım. ilerleyen zamanlarda bu konu hakkında yazışırız...
19.05.2010
sevgili günlük,
sanırım ne olduğuma karar verdim. ben bir agnostiğim. evet evet. bir tanrının varlığını ya da yokluğunu ispatlayamadığımıza göre, agnostisizm en mantıklı düşünce sistemi...
27.05.2010
sevgili günlük,
sakın beni karasızın teki ilan etme ama ben artık katî suretle ateistim. düşün şimdi; bir tanrı olsa idi, bize varlığını şaşmaz bir delil ile bildirirdi. e ortalıkta böyle bir delil olmadığına göre tanrı da yok demektir. diyebilirsin ki, "belki de gizlenmek istiyordur". o gizlenmek istiyorsa, biz de oyunu kuralına göre oynayalım ve gizlenmekten vazgeçene kadar o yokmuş gibi davranalım.
sevgili günlük;
piyasada çok dindar müslüman diye kendini tanıtan şarlatanlara baktım, bir de döndüm kendime baktım... yaşayış olarak benim hayat tarzım onlarınkine göre müslümanlığa daha yakın. acaba müslümanlaşıyor muyum?
sevgili günlük;
bugün sabah saat 7;00'da kalktım dışarı çıkıp işime gittim (yemek yemeyi atladık ama neyse) . yolda önce bir yaşlı mümin gördüm içimden ana avrat küfür ettim. 2 saat sonra iş yerindeydim . arkadaşlar , iş , güç derken zaman hızla geçip gitmiş ve öglen olmuştu. iş yerinden çıkıp restauranta dogru yol aldım. restauranta dogru giderken büyük bir caminin önünden geçtim. tüm müminler toplanmış namaz kılmaya hazırlanıyorlardı. bana göre çok saçma sapan bir şey yapıyorlardı .
ama bir şey vardı sevgili günlük onlarda bir şey. Gülüyorlardı , birbirlerinin elini sıkıp hoş bir sohbete koyuluyorlardı. inanılmaz bir sıcaklık vardı o insanlarda ister istemez kıskandım .
kendi kendime sordum eger benim inandıgım şey dogru ise neden mutlu degilim . dogru ya insan dogruyu buldugunda mutlu olur . oysa onlar yanlışı bulmuşlardı bana göre dolayısıyla onların mutsuz olması gerekiyordu . ama yok asıl onlar mutlu ben mutsuzdum. hatayı ben mi yapıyordum acaba sevgili günlük.