öyle bir saatte kalkıyorum pencereden dışarıya bakıp gece mi olacak gündüz mü olacak diye düşünüyorum hava tam ya kararmak ya da aydınlanmak gibi bir durumda. kalkar kalkmaz baş ucumda bulunan sigarayı yakıyorum, su da yavaş yavaş kaynamaya başlıyor. kahve mi yapıp bir sigara daha yaktıktan sonra. gece sandığım günün daha aydınlandığının farkına varıyorum. televizyon açılıp daha yeni kanal bile denk gelmeden zaplara devam ediyorum. bilgisayar sürekli açık olduğundan günlük haberlere devam edilir. öğlen olmuştur bile mutfağa gidilir anında hemen ne yapabilirim diye aperatif bir şeyler aranılır çünkü yavaş yavaş içmek saati gelmek üzeredir. tekrar tv açılır ezberindedir akşam üstleri tv de izdivaç programları olduğuna. kış ayı olduğu için bu sefer hava tekrar erkenden kararmaya başlar. hafif bir müzik eşliğinde tekrar bilgisayar kullanılır belki can sıkıntısından bulaşık yıkanabilir. gece olmuştur bir kaç güzel film eşliğinde nba maçlarına yönlenilir. tekrardan sabah olmuştur. bu sefer az biraz yatayım derken öyle bir saatte yine kalkarsın ki acaba 24 saat mi uyudum yoksa akşam üstü mü oldu acaba diye tekrar yataktan pencereye havaya doğru bakılır.
sevgili günlük ;
bugün yine normal insanlar gibi giyindim süslendim okula gitmek üzere yola çıktım .durakta beklerken şirin bi çocuk vardı annesiyle beraber onlar da bekliyorlardı.sanırım çocuk hiperaktifti tahmin etmeme rağmen annesi okula gidiyoruz deyince anasınıfı mı diye sordum kötü bi niyetim yoktu tabi .annesi rehabilitasyon dedi .diycek bişey bulamadım .sonra çocuk yere düştü oynarken .ben nasıl davranmam gerektiğini düşündüm kendimden nefret ederek .annesi kaldırdı tabi .bişey olmadı ki falan gibisinden bişeyler zırvaladım .sonra aynı otobüse bindik ve yakın oturduk .bütün yol sohbet etmek bişeyler söylemek istedim ama yapamadım.bütün günüm mahvolmuştu tabi.sürekli neden böyle oldu şimdi diye düşündüm .bazen ben de normal insanlar gibi iletişim kurabiliyorum aslında.arkadaşlarım da var tek tük ama bilmiyorum sorun nerde.neyse sonra fakülteye vardım oturdum kantinin bahçesinde sigara içmeye başladım ,yer olmadığı için tam ortada bi masaya tek başıma oturdum ,sonra kendimi tuhaf hissettim sanki herkes bana bakıyormuş gibi ,ya da dikkat çekmek ister gibi bi izlenim veriyormuşum gibi hissettim,kafamı kaldırmadım,sigarayı söndürüp sınıfa çıktım .sınıfa girdim iki tane alt sınıftan gerizekalı kız süzdü uzun uzun .geçtim en öne oturdum .hocayı bekliyorum tek başıma.o iki salak kız adeta bağırarak ''saçını siyaha boyatan kızlar psikolojik sorunları olan veya sevgilisi olmayan kızlarmış dedi '' salak salak güldüler ,dönüp bi kelime dahi söylemedim ,söyleyecek bişey bulamadım ,kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım .geri kalanında okuldan çıktım eve geldim ve yattım.bu başlığı çok sevdim bide ben .
sevgili günlük;
bugün bana okuldan birinin bana eli çarptı. sonra da pardon dedi. içim içime sığmıyor, sanırım bunlar sosyalleşme belirtileri. zaten hayatımın sonuna kadar böyle olacak değilim ya...ve hocaya ''ödevler çok zor'' dedim. kimse cesaret edemedi, ben ettim!!!
Sevgili günlük,
Bugun kendimi mutsuz ve herşeyden vazgeçmiş hissediyorum.
Yarın kendimi yine mutsuz ve herşeyden vazgeçmiş hissedeceğim.
Hatta bütün hafta kendimi mutsuz ve herşeyden vazgeçmiş hissedeceğim evet.
Bir hafta yokum.
sevgili günlük,
bugün ebedi asosyalliğimi aşmak amacıyla, günlerce düşündükten sonra nihayet bakkala ekmek almaya gittim. bütün planım hazırdı, içeri girecektim, adamın bana bir şey demesine fırsat kalmadan ekmeği kapıp kaç lira olduğunu soracaktım, adam cevap verince parayı uzatıp sıyrılacaktım işin içinden. hani olmaz ya, b planı olarak, "nasılsın?" diye sorusuna karşı "teşekkürler iyiyim siz nasılsınız" cevabını hazırladım. kimse benim asosyal olduğumu anlamayacaktı.
ama beklenmedik bir şey oldu.
içeri girer girmez bakkalda, hiçbir zaman haz etmediğim o gerizekalı kalfanın olduğunu gördüm. tam hedefe, yani ekmeğe yönelmiştim ki adam sırıtarak "naber keranacı?" dedi. saniyeler boyunca adamın suratına baktım, daha da pis sırıtmaya başladı, bense kaldım öyle, bir şey de diyemedim uzaklaştım ordan. ben böyle planlamamıştım. böyle olmamalıydı.
gel de asosyal olma şimdi.
sana da yazık. ola ola bir asosyalin günlüğü oldun. biliyorum sende hergün heyecan ve adrenalin dolu maceraların üstüne yazılmasını istersin. ama malesef doğan gereği bu olay hiçbir zaman gerçekleşmeyecek. çünkü sen bir asosyalin günlüğüsün. üzgünüm. bugün evdeydim. sözlüğe yazdım. iyi geceler günlük.
--spoiler--
sevgili günlük,
bugün minibüse bindim. **inmem gereken yere geldiğimizde "müsait yerde inecek var!" diyemedim. bayağı ilerde durdu minibüs ve yaklaşık 10 dk.dan fazla yürüdüm. Allah belamı versin.
--spoiler--
asosyal olduğumu 1 yıl önce farkettim sözlük. Eskiden arkadaşlarım vardı. Hatta kız arkadaşlarım bile vardı. Şimdiyse hepsinden kaçıyorum. Herkese,herşeye olan güvenimi yitirdim. 4 gündür evden dışarı çıkmıyorum sözlük,bir taraftanda akıllılık ediyorum diyorum,etrafımda insanlar yok,dert yok,tasa yok. Kendi kendimi sorguluyorum,benliğimle yüzleşiyorum,asosyallik gerçektende iyi birşey şimdilik bu kadar. iyi geceler sözlük
sevgili günlük sabah kalktım interneti açtım feysi hemen offline yaptım sonra düşününce geçen tüm gün onlinedım kimse yazmamıştı nasıl olsa yine yazmaz diya online a çevirdim.sonra sözlüğü açtım bir kaç şey yazdım.iki film izledim,biraz uyudum hattım kapanmasın diye dışarı çıkmak zorundaydım fakat vazgeçtim aman siktiret kapanırsa kapansın diye düşündüm.şimdi de karpuz yiyorum işte bir kaç entry gireceğim biraz tv ye bakıp uyurum diye tahmin ediyorum.iyi geceler günlük
3 gündür evden dışarıya adım atmıyorum aslında bu benim için çok büyük bi' durum değil, daha uzun zaman dışarıya çıkmayışlarım olmuştu ama şimdi yaz olduğu için 3 gün bile insanın erimesine yetiyor hatta artıyor. En son dışarıya çıkışımda kontrolüm vardı fakülteye gittim geldim, bu kadar. en fazla 45 dk yürümüşümdür, çok çok. Eve dönüşüm 3 saati buldu ama hava alışım en fazla 45 dk dediğim gibi. Günlerim bir birini izliyor, yine de şükretmek gerek bir aksilik olmasın diye. işte sabah ezanına kadar oturuyorum böyle internette kös kös. Saat 5 falan olunca uyuyorum bir daha 13.00 14.00 gibi kalkıyorum efendim; yine internet, televizyon, müzik falan geçiyor saatler. Haa dışarıya çıkmam için teklif gelmiyor mu? geliyor. imkan var mı? var. Yaşadığım ilin tam merkezinde oturuyorum ama ben hep reddediyorum bunu. Ay kalkacağım da giyineceğim de, çok üşeniyorum. Arkadaşların buluşma tekliflerine de hep bi bahane uydurdum zaten. Sonuç olarak: Bir yandan memnunum halimden bir yandan da sıkılıyorum.
Bir asosyalin genel durumunu, ruh halini aktardık efendim. iyi geceler. *
bugün arkadaşlarla halı saha maçı için dışarı çıktım, sahaya giderken arkadaşımın tanıdığı bir kız geldi. konuştular onlar kız bana merhaba dedi. elim ayağım titredi, cevap vermeye çalıştım me..me...meeraba dedim. kız gülerek arkadaşıma döndü. içimden kendime küfredip duruyordum, onlar konuşuyorlardı. ben muhabbetten uzak onlara bakıyordum. kızlarla bırak sevgili olmayı konuşamıyordum bile.. niye böyleyim ben be niye :(
sevgili gül yüzlü günlüküm;
günler sonra ilk defa dışarı çıkıcam, insan içine karışıcam. çok heyecanlıyım.
umarım yataktan çıkmadığım şu bir hafta içinde sosyal hayata dair bildiğim şeyleri unutmamışımdır, kalabalığı garipseyip yabancılık çekmesem bari.
o değil de, inşallah birini ısırmam sokakta falan.
dün gece kendi kendime 1 şişe şarabı bitirmemden olsa gerek sabah geç uyandım. neyseki yapacak bir işim yoktu ve sorun olmadı bu. banyo yapsam mı diye bir an ikilemde kaldım ama nasılsa gün boyunca kimseyi görmeyeceğimi bildiğim için saçlarımın abuk halinin çok da sorun olmayacağına kanaat getirdim. uyandıktan yaklaşık 2 saat sonra yataktan çıkmayı becerdiğim için bir nevi kalkar kalkmaz kahvaltı yapma ihtiyacı duydum. yavaş yavaş tek kişilik omletimi yaptım, domateslerimi doğradım, taze nanelerimi yıkadım ve çayımı demledim. aslında hiç televizyon izleme niyetim yoktu ama bir kahvaltı klasiği olduğu için kendimi açmak zorunda hissettim. birbirinden aptal 5 kadının 1000 liralık 'düşük' bütçeyle bir geceye hazırlandığı yarışmamsı salak şeye 1 saatimi gömmüş oldum bu zorunluluk hissi yüzünden. sonra sevgili günlük kitabımı okumaya başladım ama beceremedim hemen koştum yine internete. internette bile konuşup sosyalleşecek bir arkadaş bulamamama çok takmadım hemen değişiklik olsun diye karşı koltuğa geçtim. bu çok büyük bir fark yarattı tabii hayatımda zira yine televizyonun karşısındaki koltuğa konuşlanmış oldum ve bu vesileyle 2 saat zuhal topal la izdivaç izledim. bunu izlemenin trajedisini gün boyu en keyif alarak yaptığım aktivitenin dürdane teyzenin ahmet beye canlı yayında hallenmesi olduğunu fark ederek biraz daha ağır yaşadım. neyseki o sırada nihayet turkcell in mesajı dışında bir ses çıkarabildi telefonum ve sevgili annemden dürdane teyzenin hikayesini bir kere daha dinledim. gün boyunca ilk kez ağzımı açıp konuştuğum için çok heyecanlandım tabii ne yalan söyleyeyim.
şimdi de salak facebook chatte bile kimsenin olmadığını çünkü cuma akşamına geldiğimizi fark etmenin derin hüznünü atlatmaya çalışıyorum günlük. yarına çok başka planlarım var ama. mesela omlet yapmayacağım, haşlayacağım yumurtayı. belki gazete almaya bile çıkacağım. kitabımda azimle ilerleyeceğim, zuhal topalin boşluğunu da internetten dizi izleyerek kapatacağım. yarın için çok sabırsızlanıyorum günlük!
günlük;
naber adamım?işler yolundamı?benim değil.grip oldum 2 haftadır geçmedi ulan evden çıktığımda yok nerden kaptım ben bu virüsü ha? bu hasta olduğum süre zarfı içerisinde glee dizisinin tüm bölümlerini izledim günlük.ulan o gey çocuk bile sevgili yaptı bi ben kaldım sap gibi.allah belanı versin günlük ben ne zaman iyileşecem?ulan günlük assosyelliğe o kadar alıştım ki hiç dışarı çıkasım insanlarla konuşasım gelmiyor.kendimle konuşuyorum,tartışıyorum,küsüyorum,barışıyorum böyle manyakça şeyler işte.ha bu arada 2010 un en iyi filmlerini izlemeye karar verdim 5 tanesini falan izledim ne heyecanlı dimi?neyse by.
aynı duraktan aynı otobüse binip herzamanki yerime oturdum aynı bankanın önünde indim aynı koltukta sıramı bekledim aynı su faturamı uzattım ve aynı görevli bana yine aynı şeyi söyledi.
-kardeşim yeni faturayı getirmen lazım bir yıldır suyun kesik salak.