sevgili günlük,
sanırım sana aşık oluyorum.
hem çok düzeyli bir ilişkimiz var ben sana hergün yazıyorum ama sende tık yok birazcık harekete geçsen diyorum.
beni bugünde dinlediğin için teşekkür ederim umarım duygularıma yarın bir cevap verirsin....
sevgili günlük;
bugün yine ayar üstüne ayar verdim millete. nedir bu insanları bu ayar alma istediği anlamıyorum. bende bişey var galiba çekiyorum böylelerini kendime. sözlükte yine çok popülerim.
sigaram bitmek üzere bakkala çıkmaya üşeniyorum. hava da bi soğuk sorma. acaba trollun birine msj atsam sigara alıp gelir mi bana? ahaha gene yaptım bak. ilahi ben * neyse bu günlük bu kadar günlük öptüm bye..
sağda solda konuştuklarınızı paylaştıklarınızı sosyallik olarak mı algılıyorsunuz?
ve bir de bütün bunlar yetmezmiş gibi saçma fikirlerinizi ifşa ediyorsunuz.
evet farklısınız ama bu fark sosyallik değil dur orada. . .
paylaştığınızı ve bunun size bir şeyler kattığınızı sanıyorsunuz yaa işte orda yanılıyorsunuz.
paylaşımların insanlara bir şeyler kattıkları düşünülür ya hani o da yanlış bir düşünce lakin siz o düşünce içinde bile yanlışsınız çünkü siz paylaştığınızı düşündüğünüz şeylerin basitliğinin farkına varamazsınız. o fikriyata sahip olduğunuzu tahayyul edemiyorum. öyle bir intiba uyandırdınız.
yanlış bir düşünce içinde yanlış olduğunuzu söyledim yaa. işte o düşüncenin doğrusunu da söylemiş olayım. belki onu anlarsınız. insanlar ne zamanla ne de paylaşılmışlıkla değerlidir. insanlar insan insan olduğu için değerlidir bir paylaşım ve ya bir süre onu yüceltmez sadece ona dair beklentiyi arttırır ve hayal kırklığına neden olur. öte yandan bu birikimle gelen yanlış insanları yanlış düşüncelere sevk eder. diyeceğim odur ki : siz paylaşılmışlıklarınızla diğerleriniz zamanla değerli olduğunu düşünüyorsunuz ya bir şeyin, işte biz bütün bunlardan öte kendimizle değerli olduğunu düşünüyoruz. her hangi bir birikime dayanmadan bir beklenti bir inanç bir güven söz konusu birbirimize karşı. işte biz bu yüzden asosyaliz - size göre-. *
çok okudum. ben bunu bir yerlerde dediniz mi? bak orada da yanıldın benim yazdıklarımı okumuş olamazsın!!!
yaşanmışlık...
konusuna gelince bilmeden konuşma lan yaşanmışlıklarınızsa eğer sizi sosyal yapan sosyalin feriştahı hakkında dedikodu yapıyorsun!!
bugün sabri abiye selam verdim, güldü...
sonra yemek alırken paramın olmadığını anladım, arkadaşlarım güldü...
doğru ya, "sevgili günlük" yazmayı unutmuşum. günlüğüm benim, seni hiç unutur muyum? fakat çok heyecanlıyım!
sonra sema abla geldi, bana "naber otistik" dedi, herkes güldü, ben de güldüm.
sonra gittim ferhat hocanın yanına, gülmeye başladı. sonrasında suratımı temizledi * ve bana "arkadaşlarınla eğleniyor musun?" dedi. "evet" dedim, burak ve taner'i çağırdı yanına ve tokatlamaya başladı. sonra öpüşün dedi hoca, bende taner'i öptüm, sınıf ortasında dayak yedim *.
galiba ferhat hoca benden hoşlanıyor. çok mutluyum...
bugün yemek yedim s.çtım sonra yine acıktım yine yedim ama yiyince yine s.çasım geldi. ama karakterime aykırı bu kadar sosyal olmak. yarın sabah gelen kakamla beraber çıkartırım diye tutyorum günlük. bir de günlük tutmanında bi aktivite olduğunu öğrendim. bu yüzden elvada günlük... gibi birşeydir.
sevgili günlük;
bugün evimin tam 100 dışına evet evet yanlış duymadın tam tamına 100 metre dışına gazete almaya gittim. bilirsin gazeteleri internetten okumayı severim, fakat marketi yerinde bulamadım taşınmışlar. 200 metre yukarı taşınmışlar oraya gidip gitmemek arasında gidip durdum saniyeler boyunca. ama hiçbirşey benim o gazeteyi almama engel olamazdı olmadıda.
sevgili günlük, sevgili olduğun ne malüm? eminim sen de puştun tekisindir neyse..
bu kadar kitap okumaya devam edersem kafayı kırmam an meselesi. ama ne yapayım lan ? sayfalara özenle dokunmak, sonra tersyüz edip bi tarafa fırlatmak hoşuma gidiyor.
insanları anlamakta güçlük çekiyorum günlük. dışarda arkadaş ortamlarında nasıl da eğlenebiliyorlar, evde film izlemek varken sinemaya neden gidiyorlar. hayal bile edemeyeceğim şeyler bunlar. düşünmek bile iğrenç.
bugün internetten kuş tüyü koltuk siparişi verdim çok sevinçliyim. artık arada bir de olsa bana ızdırap veren popomun acısı son bulacak. bugün yarın getirirler kargoyla.
hani geleceğe dair hayatımda önemli kararlar verme zamanı geldi yazmıştım ya işte o gün bugünmüş.
asosyaloji bölümünün açılmasını teklif eden mail attım az önce üniversitelere olumlu cevap vereceklerini umut ediyorum ve bu yepyeni bölümde asosyalog olarak, gencecik tecrübesiz asosyallere ders verdiğimde dünyanın en mutlu insanı olacağım galiba.
asosyallliğimin bile faydalarını göremiyorum. diğer asosyaller kitap okuyor, kendini geliştiriyor falan. fakat ben bilgisayar başında göt büyükmekteyim. çok üzülüyorum.
Bugün bütün cesaretimi toplayıp dışarı çıktım, dolandım, dolandım, dolandım... Kafam hep dik duruyordu. Cidden isteyince oluyormuş. Sonra durakta bir kız vardı ona "saatin var mı?" dedim. O da "dört buçuk" dedi. Kimse beni fark etmedi bile. Ne saçma komplekslerim varmış. iyi geceler günlük, sanırım bir daha sana değil duraktaki kıza yazacağım...
sevgili günlük bugün çok yoğun bir iş gününün ardından evime geldim. ne yiyeyim diye bir süre düşündükten sonra, yine her zamanki gibi pizza söyledim. zaten biliyorsun ne zaman uzun düşünsem pizza söylüyorum.
sonra malak gibi uzandım yatağıma, uykum geliyor, yatarım heralde. ama maç var bir sürü, izlemek gerek.
kandil mesajları alıyorum ara ara, gülümsedim mesaj atanlara, sizin de dedim, arayanları açmıyorum ama sözlük, kamu hattı bedava ya, ibneler bedavaya getiriyorlar, mesaj atsınlar. ama ben cevap yazmıyorum hiç birine, gerek yok be sözlük, kutladım işte kendi kendime.
bugün denize 50 derece açıyla kalktım.sabah kahvaltısında ekmek olması bana karbonhidratları hatırlattı.okula giderken çözdüğüm testlerin bitmesiyle etrafa baktım. insanların bana bakışları acayipti. şaşkınlardı. beni testle görmeye alıştıklarını zannederek beynim 1 ay sonraki fizik yazılısına günde 7 saat mi yoksa 8 saat mi çalışacağımı düşünmeye koyuldum. ardından okula geldik. sınıfa çıkarak etrafıma baktım. test olmadan canım sıkılıyordu. ardından kütüphanede eski bir test kitabı buldum. heralde abilerimizden biri kütüphaneye çözmemiş bırakmıştı. derse girdiğimde tiyatro biletleri dağıtıyorlardı. tiyatro biletinin üzerinde anlatım bozukluğu olduğunu gördüm. okul bitti ve eve geldim 1 ay sonraki fizik yazılısı için çalışmaya başladım. 6 saat çalışmıştım ve çok rahatsızdım. yazılıyı kesin yapamayacağımı düşündüm. annemin getirdiği yemekle hızlıca yedim daha 42 gün sonraki kimya yazılısına çalışacaktım 4 saat yeterli olmasa da kendimi zorlamak istemedim. sana da şu 5 dakikayı ayırdığım için mutluyum. kendine iyi bak ve sakın ilk sayfaya yazdığım problemleri kaybetme. sağlıcakla kal.
bugün sabah saat 06:00'da kalktım, 5 yumurta beyazı, 1 sarısı, 200 gr lor peyniri, 150 gr müsli, zeytin, soğan, ceviz, badem, yeşil çay ve 1 adet muzdan teşekkül eden yüksek proteinli kahvaltımı yaptım. kahvaltıdan sonra gün boyunca yiyeceğim 300 gr yağsız buğulama tavuk göğsünü, 150 gr ton balığını, 120 gr pirinç lapasını, 120 gr makarnayı, 400 gr haşlanmış patatesi ve yeşil salatayı hazırlayıp, saklama kaplarına koydum. ayrıca 2 tane shaker'a protein tozu koydum, ve hepsini çantama yerleştirdim. 08:00'da işe gittim. sonra işteyken 3'er saat arayla hazırladığım öğünleri ve salatayı mideye indirdim. ayrıca her öğünde 1 adet meyve yedim ve protein tozu içtim. işten çıktıktan sonra eve gittim, 150 gr makarna, 150 gr kırmızı et ve yeşil salata yedim. yemekten 1,5 saat sonra spor salonuna gittim ve yaklaşık 90 dakika boyunca 8-12 tekrarlı, kaldırabileceğim max ağırlığın %85'iyle ağırlık çalışması yaptım. ağırlık çalışmasından hemen sonra 1 ölçek protein tozu içtim ve 1 muz ve 2 paket eti'nin mısır-pirinç patlağından yedim. sonra eve gittim, duşa aldım. duştan sonra 5 yumurta beyazı ve 200 gr lor peynirini karıştırıp omlet yaptım ve onu da mideye indirdim. saat 22:00'da yattım.
evet asosyalim, ama yaz aylarında alanya'ya gidip slav ve iskandinav hatun sikiyorum.
sevgili günlük;
hatırlarsan geçen sene sana msn adresi aldığımı ve bir program yüklediğimi söylemiştim. internetten aldığım bilgiler doğrultusunda, arkadaşlarınızla muhabbet edin yazıyordu ve hatta bir sitede yeni arkadaş edinmek için bire bir yazıyordu. bugün fringe izlerken ekrana yeni bir pencere açıldı. birisi beni eklemiş. derhal kabul ettim. sonra bir pencere daha açıldı. alt tarafta benim mail adresim yazıyordu ve bir köpek fotoğrafı vardı. üst tarafta ise valium@virüsüzlan. biz yazıyordu. sonra o pencerede mavi bir yazı olduğunu farkettim. mouse u üzerine götürdüğümde tıklamam gerektiğini anladım. tıkladığımda 7 adet site açıldı. 7 tanesi de çok sevecen sitelerdi ve kredi kartı numarası istiyorlardı. babamın kredi kartı ve şifresini bir tanesine yazdım ve çok güzel bir şarkı çaldı. diğerine ise annemin kredi kartını vermiştim. fakat 5 site daha vardı ve aynı kart numaralarını vermek istememiştim. aşağıda bedava giriş butonu vardı, ona da tıkladım, anakartyakıcı. exe programına izin verilsin mi sorusu çıktı ve ben kabul ettim. yarım saat içersinde bilgisayarım kapandı ve bir daha açılmadı. galiba kablolarda bir sorun var. canım günlüğüm, babam şuanda çok argo şeyler söyleyerek bağırıyor. galiba benim adımı da söyledi. biraz da babamla oturduktan sonra yatarım, seni çok seviyorum, canım günlüğüm.
(bkz: günlüğün son dolu sayfası)
günlükjan naber kız?
aha ahaha ahaha... biliyorum, farkındayım çok kızıyosun sana böyle şeyler yazınca, ama sıkıldım be günlük. gün boyu yağmur yağdı... gök yüzü keder dolu, anlatmadı derdini bana ki, ağlamasını dindireyim... ama yağdığı da iyi oldu. kaç gündür soğuktu, şimdi de soğuk ama iyi oldu işte... fransız dil ve edebiyatından arkadaşım var diyordum ya, 8 sayfa önce bahsetmiştim... aslında öyle biri yokmuş... kendisi söyledi... pencereden dışarı baktım, karşı balkonda oturuyordu ve ben aslında yohum dedi. o esnada herşey belirginleşti, ben hayali arkadaşlar üretmeye başladım. ama bu duruma sevindim, hayali arkadaşlarımla sınırsız delilikler yaparak eğlenebiliyorum... fakat şimdi yazacağıma inanamayacaksın, annem beni hayali arkadaşlarımla yakaladı ve yarı cıplak halde bizi oda içinde kovaladı... şimdi kapıya vuruyorlar, polis gelmiş, hayali arkadaşım da yatakta yatmış ağlıyor. akşama detayları yazıcam tamam mı günlükjan. ahaha yine yazdım...
günlük;
bu gün 3 de kalkdım kahvaltı yaptım saat 4 olmuş banyo yaptım 2 saatte orda oyalandım saat oldu 6 biraz dinlendim uzandım yarım saat sonra dedim sözlüğe bakıyım ne var ne yok bi bok yokmuş hep aynı şeyler gene dedim bi köpek kedi bi şeymi alsam sonra düşündüm siktir et hayvanın ne suçu var lan dedim kendime bunları düşünürken karnım acıktı ama hiç birşey yemek istemedim neyse ben daha bir hafta banyo yapmam o çıkdı aradan.bu günlük bukadar akşam muhabbet kralı var ona bakayım bari neyse bay.
17.03.2010 = boş
18.03.2010 = boş
19.03.2010 = boş
20.03.2010 = sevgili günlük;
biliyorum, uzun zamandır neden yazamadığımı merak ediyorsun ama söyleyemem. söylerim çünkü tek açılabildiğim sensin. ama seni ele geçirmelerinden korkuyorum. önceki sayfalardan bir kaçını da yırtıp attım... iyi ki de yırtmışım, 3 gün önce babamla annemi benim odamda yakaladım. yani ebelemece oynamıyorduk, baskın yaptım diyelim. neyse, bu duygusuz öğeler seni almış okuyorlardı. annem babama "daha fazla okuma, şimdi altıma edicem" diyerek gülerken girdim odama. babam bana "bunun fotokopisini çekelim acayip satar kızım" dediğinde olan biteni anlamıştım... onlar benimle dalga geçiyorlardı. ben önce annem başka bir şeye gülüyor sanmıştım fakat gerçekler ortadaydı. suratları gözümün önünden gitmiyor... daha fazla yazacak gücüm kalmadı... belki biraz daha ara veririm...
şaka be sözlük, geçen tarumar bana açıldı. onla çıkıyorum artık, sabaha kadar mesajlaşıyorum falan, sana yazmaya vakit bulamıyorum. kalbimde senin yerin farklı, bunu bil yeter...
sevgili günlük;
bilgisayar başında geçen bir gün daha.. aslında geçmezdi de işte antrenman kısa sürdü yoksa kesin dışardaydım. ya da kesin arkadaşlarla olurdum. ya da olmazdım canım ne kasıcam. zaten anlamıyorlar beni, fazla geliyorum ben onlara. of dertliyim günlük. istenmiyorum, depresifim. sagopa bile dinleyebilirim şu an o derece günlük. yeter bu kadar saçmalık ben gidiyorum günlük. asosyal olmak saçmalıkmış günlük. öperim.*
