Olay mahali ile ilgisi olmana kişinin hıyar tarlasının ortasında mırıldandığı sözleridr.
benzeri bir durum aşağıdadır, aşağıdakilerden birisi alınıp çıkabilir.
--spoiler--
Kırmızı giyinmiş adam kırmızı caddede kırmızı ışıkta karşıya geçerken kırmızı bir araba çarpar, her yer kıpkırmızıdır. Kırmızı bir ambulans kırmızı ışıklarını yakarak kırmızı giyinmiş görevlileri ile kırmızılı adamı kırmızı binalar arasından kırmızı hastahaneye getirdiler. Kırmızı asansöre binip kırmızı koridorlardan geçip kırmızı ameliyat kapısından içeri aldılar. O sırada kırmızı kapı açıldı ve YEŞiL bir adam içeri girdi.. etrafına baktı ve: ÖZÜR DiLERiM.YANLIŞ FIKRAYA GELMiŞiM ! dedi... Anlayana davul zurna ve sivrisinek flarmoni orkestrası iftiharla sunar.
--spoiler--
bir başka benzeri durum ise aşağıdaki gibidir, dileyen aşağıdaki gibi aşağılıktır.
--spoiler--
Genç adam iş arıyordu. Yetenek avcısı, bir sirk sahibiyle görüşmeye gitti. Yaşlı adam, genç adama
sordu:
- Efendim, ben çok güzel kuş taklidi yapabiliyorum. Beni izleyenin aklı dağılır.
dedi, gözleri parlıyordu.
- Kuş taklidi mi?
diye sordu yaşlı adam yüzündeki şaşkın ifadeyle.
- Evet efendim!
dedi genç, ne dediğini biliyordu. Sirkin sahibi, duyduğu bu sıradan cümleyi doğru anladığından emin
olmak için tekrar sordu:
-Bildiğimiz kuş?
- Evet bildiğiniz kuş efendim; ama ben gerçekten de bu konuda en iyiyim. Pişman olmayacaksınız!
diyerek bir de garanti verince, sinirlendi sirkin yaşlı sahibi. Ucuz bir pazarlama taktiği kullanarak yılların
tecrübesiyle dalga geçer gibiydi genç adam.
- Sen benimle dalga mı geçiyorsun? Bunu herkes yapabilir. Ben 63 yaşındayım. Ben bile kuş taklidi
yapabilirim. Derhal burayı terk et; çünkü zamanımı çalıyorsun!
Genç adam gayet sakin bir şekilde ve hiç sinirlenmeden:
- Peki efendim, zamanınızı çaldığım için özür dilerim.
dedi ve kendisine en yakın pencereye yöneldi. Camı açtı ve uçarak sirki terk etti.
Meğer iş miş aramıyormuş bu genç adam. Adam arıyormuş sadece. Bugüne kadar gördüğü herkesle
sadece bir kez konuşuyor ve her seferinde sadece tek cümle kuruyormuş:
- En güzel kuş taklidini ben yaparım!
Bugüne kadar onu ciddiye alan olmamış. Sadece uçtuğunu görünce ciddiye alıyorlarmış; ama o
zaman da uçup gittiği için yakalayamıyorlarmış. Sonra da camı açıyor gözlerini havaya dikip,
- Acaba tekrar gelir mi?
diyerek bekliyorlarmış. Onu henüz ikinci kez gören olmamış; çünkü uçarak geleceğini tahmin ettikleri
için kapıyı kapatıp, camı açıyor ve hep havaya bakıyorlarmış.
--spoiler--
özetyus durumus: yanlış hikayeye gelmiş kovboy atı ile tırıs adımlarla olay yerinden uzaklaşır, ve en iyi kuş taklidini ben yaparım.
az önce sınıfta öğretmen olmadığını ve birkaç arkadaşıyla yalnız olduğunu mesaj atan iki yaş büyük sevgilinin sınıfına ''canım şey..'' demek suretiyle paldır küldür dalınmıştır. tam o anda sınıf öğretmeni olan saygıdeğer din kültürü öğretmeniyle* göz göze gelinmiş, o da dahil olmak üzere sınıftakiler kıkırdamaya başlamıştır.
x: öğretmen y: sınıftan biri z: bubbagump t: sevgili
x: evet bubbagump'cığım, bir şey mi olmuştu?*
z: ıı hocam şey ya. elçin hoca'yı arıyordum dersi bizim sınıfaydı da*. yok pardon, o değil. hocam bir arkadaşa bakıp çıkıcam ben
y: oğlum sana gelmişler lan, euheaha.
t: sussana oğlum sen. göstericem ben sana.
x: tamam kızım anladım ben. tenefüste görüşürsünüz ''t'' ile de. hadi ders işliycem ben.
z: tabi hocam. evet siz şaapın, ben gideyim. iyi dersleer. based on a sad but true story
