kendisine rahat batıyormuş, daha geçen dönem bana sıkıya gelemediğini baskıdan kaçtığını askeri babaya sahip olduğunu bu yüzden kafa dinlemek için buralara geldiğini söyleyen bi arkadaş, seneye sıkı yönetime yani kaçtığı yere geri döneceğini bunu kendisinin kaderi olduğunu iddia ediyor, ne garip. bir de böyle felsefi şeyler yazıp paylaşmaz mı öldürüyor beni. yani olup olanı geldiğin yere dönmek istiyorsun, bunla felsefenin ne alakası var diye düşünüyor insan.
hani böyle gitmek gerekirdi bazen falan gibisinden saçma sapan felsefe işte, gideceksen sktr git la madem ahahaha burayı okuyorsan seviliyorsun knka.
Hep sosyaldir o arkadaş. Entrika, dram, şiddet, hüzün, güç, zayıflık, ibnelik her şey onun hayatında. En çok da hikâyeyi anlatandan izler taşır. Niyeyse acaba...
- merhaba memur bey bir hırsızlık ihbarında bulunmak istiyorum.
+ buyrun?
- iki sokak arkada bir eve girmiş hırsızlar.
+ "girmiş" derken? siz şahit oldunuz mu olmadınız mı?
- yok benim bi arkadaş söyledi bana.
+ e kendisi neden gelmedi beyefendi?
- onda karakol korkusu var ya. gelmez o.
+ alla alla... telefon ile bi görüşüp alalım o zaman ihbarını. arar mısınız?
- hemen amirim.
* alo? buyrun?
- merhaba beyefendi, sanırım sokağınızda bir hırsızlık olayına şahit olmuşsunuz?
* ha? yok ya ben kendim değil de, işte bi arkadaş görmüş o bana söylediydi.
+ haydaa! kim o arkadaş yahu? bi başlatamadık işlemi.
* ya işte bi arkadaş derken, benim değil de hanımın bi arkadaşı. bizim sokaktan arabayla geçiyorlarmış kocasıyla, sonra...
+ off! tamam tamam! sus! devam etme. iyi akşamlar
+ beyefendi bu durumda yapabileceğimiz net bişey yok ama arkadaşlar bi devriyeye çıkarlar.
/ komserimm! bir hırsızlık vakası var. suç üstü yakaladık bu adamı!
+ aha! tam mevzunun üstüne geldiniz. nerde yakaladınız?
/ iki sokak aşşada komserim. apartmanın birinci katının demirlerine tırmanırken yakaladık. daha doğrusu kaçmaya çalıştı tuttuk.
+ tamam bu beyefendi de o vakadan bahsediyordu tam şey olmuştu... aman neyse. kimsin sen kardeşim? hırsızlık yapıyormuşsun bak?!
& amirim yok öyle bişey yahu! iftira valla billa iftira!
+ hadi lan! iftiraymış! ne arıyodun gece vakti elalemin parmaklıklarında madem!
& şimdi amirim öyle değil olay. şimdi benim bi arkadaş...
+ sus... yalvarırım sus... çıkın dışarı hepiniz bana biraz zaman verin sinirlerim çok bozuldu...
- ...
/ ...
& ...
+ çıksanıza lan!!!
-- bizim bi arkadaş göz atma geçmişini silememiş te..
++ ee..
-- nasıl siliniyomuş o.. baya uğraşmış, bak nasıl terlemiş..
++ azmış senin o arkadaş..
-- olm söyle lan aile bilgisayarıymış.. çabuk söyle ama, şimdi babası bilgisayarı isticekmiş.. rezil olcakmış çocuk.. söyle ag..
kendi adımıza konusamadıgımız durumlarda kullanılan 3. tekil şahıs.
+bir arkadaş için alıyorum
+bir arkadaşa bakıp çıkıcam
+bir arkadaşın şöyle bir derdi var
+bir arkadaş var senden cok hoşlanıyor
hemen her cümlenin öznesi, hepimizin arkadaşı, sevilesi insan, günah keçimiz, olmasa ne yapardık dediğimiz, suçumuzu üstüne kapakladığımızda hiç sesini çıkarmayan "bir arkadaş".
"bir arkadaş bilmemkimi bir yerlerde bilmemne yaparken görmüş... "
bazen ya$anmami$, tamamen kafadan uydurulmu$ bir hikayeye de kurban gidebilir. olayin gerceklik boyutu size komik gelmi$tir, bir arkada$inizi ba$role koyup oynatirsiniz..*
- abi gecen gun bi arkada$ yolda yururken iski cukuruna du$mu$ ama du$tugu yerde define bulmu$ abi adam, inanabiliyo musun?! bi $eycik de olmami$ adama.. hani normalde du$sen kafan bacagin kirilir yani.. nasil bir $anssa bu..
+ hadi ya, hangi arkada$indi o?
- bir arkada$ i$te..
başımıza gelen trajikomik olayı başkalarına anlatırken suçu üzerine attığımız talihsiz meçhul adam. ör:
-askerde başçavuş bi arkadaşı bölüğün önünde bir dövdü ağzı burnu kan içinde kaldı. *
-lisedeyken müdür bi arkadaşın saçını sınıfın içinde kesti. *
-zürafa sokakta bi arkadaşı paçalı donuyla dışarı attılar. aaaah ah ne güldük o gün..
(bkz: valla lan ben degil bi arkadas)