duvara yumruk atmak, ardından elde oluşan hasarlar.
kapıya tekme atmak, ardından ayak izi oluşması ve izi gördükçe hatırlayıp hay aklımı mikeyim demek.
ses yükseltmek, evet herşeyi bu başlatıyor, bi insanla kavga ettiğiniz zaman hep ses yükseltmişinizdiryani genelde, kavganın çıkış sebebidir.
çünkü başta ses yükselttikten sonra bir anda susup sakinleşme durumu olmayacağından daha da ileri gidilir ve karizma bozmamak adına daha da ses yükseltilir...
bilgisayar sınavında exceldeki tablonun 1 satır kaymasına sinirlenip klavyeye uyguladığım şiddet sonucu bütün tablomun silinmesiydi. şükür ki flash denen bir şey var.
vakti zamanında beş yılımı verdiğim bir hatun kişi vardı. aynı evde yaşardık biz bu şahısla. gel gör ki ilişkinin son dönemleri hep çalkantıdaydı zaten çeşitli sorunlar nedeniyle. velhasıl bir akşam eve geldiğimde hatun kişinin kız kardeşi de evdeydi. hatun kişi o esnada banyoda duş almakta. bense saf salak bir şekilde salonda dolanırken elime birtakım ders notları ilişir. hatunun da o vakitler vizeleri olduğundan "dur bakim neymiş bunun sınavı" diye incelemek için alınca notları en arka sayfasında bir yazı ilişir gözüme. ve işte hayatın herşey yolundayken dur dediği nokta o anda keşfedilmiştir. yaşadığı birtakım şeyleri en yakın arkadaşına anlattığı ve kısmen de olsa kafamın iki ucunda boynuzumtrak şeylerin çıktığını ancak benim olayın farkında dahi olmadığımı anlatan notlar. göz dönmesi nasıl birşeydir o an keşfedilerek bilim dünyasına büyük bir katkıda bulunulmuştur. artık surat nasıl bir ifadeye büründüyse hatun kişinin kardeşi hemen banyoya koşarak "abla gel birşey oldu çabuk" diye seslenir. ben salondan bu sesi duyarım tabi ve akabinde "aman sakın okumasın" diye bir feryat duyarım banyodan gelen. iki saniye geçmeden üzerinde bornoz, saçı başlık sırılsıklam şekilde hatun kişi çıkar gelir. tek bir söz dahi etmeden "bu ne" diye sorulur, "ne görüyorsan o" cevabı alınır. işte o anda beynime hücüm eden bütün sinir hücrelerim sebebiyle hayatım boyunca bir kez daha yapmayacağım veya nolur yapmak zorunda bırakılmiyim a..na koyim diyeceğim şekilde öyle sert bir tokat atılır ki, hatun kişi yere düşer, akabinde elde tutulmaya devam edilen notlar suratına fırlatılır ve çeker gidilir. o tokat hayatımda yaptığım en büyük hatadır. bir anlık sinirin ötesi bir histi belki yaşanılan ama ne olursa olsun atılmaması gerekiyordu. çünkü akabinde çekilen vicdan azabı insanın aylarına mal oluyor.
Ablamın kafasına bardakla vurmuştum bir keresinde. Onlarda beyin sarsıntısı diye aldılar gittiler. Hastaneye gitmişlerdi ki ben öyle sanmışım akşam geldiler ben evde kendimi bitirdim tabi birşey oldu diye, hastane değil ama bütün avmlere gitmişler. Yani sıkmayın canınızı olacağı varmış bakın ben vurduğuma değil. Alışverişi kaçırdığıma üzüldüm.