bin jip

entry90 galeri3 video1
    26.
  1. 27.
  2. tam arkanda idim hep..

    görüyordum seni,

    sen, sen gibi iken..
    3 ...
  3. 28.
  4. sevmediğim türdeki filmler içinde en beğendiğim film. *
    1 ...
  5. 29.
  6. 2004 yapımı bir kim ki duk filmidir. film konu itibariyle insanlıkların yalnızlıklarını paylaşmalarını anlatmaktadır. filmin jönü kendine ait bir vei olmayan. tatile çıkmış ,nsanlara ait evleri belirleyip gizlice içeri girmesi ve kendi evi gibi kullanmaktadır. karsılıgını da kendince ev sahibini kirli çamasırlarını yıkayıp evi temizleyerek ödemektedir. lakin bir gün boş oldugunu zannettiği evde soyut anlamda yalnız olan bir kadınla karsılasır ve hikaye gelişir...

    oyuncular: hee jae, lee seung-yeon, jin mo-ju
    1 ...
  7. 30.
  8. aşkla yok olmak üzerine kugulanmış, aşkla bir olmak, aşkla bütünleşmek üzerine kurgulanmış şiirsel bir film.
    1 ...
  9. 31.
  10. bugün cnbc-e nin yeniden yayına koyduğu etkileyici, masalsı film. film müziği ise tek kelimeyle müthiş ve insanın ta içine işliyor.

    (bkz: natacha atlas)
    (bkz: gafsa)
    1 ...
  11. 32.
  12. sanat filminden anlamayanlara ve sanat filmlerine ilgi göstermeyenlere bile hos gelebilecek hür konulu ve kurgulu film.
    1 ...
  13. 33.
  14. dublajsız ve altyasızısız olarak izlense bile anlaşılabilen bir kim ki duk şaheseri.
    1 ...
  15. 34.
  16. 35.
  17. kim ki duk'un sessiz filmlerinden biri, bu sessizliğe rağmen anlatım yoğunluğu öyle etkiliyor ki... gafsa ise duyulandan çok içinizden gelen, sadece sizin duyduğunuz, sizin algılarınızla şekillenen bir müzik.
    (bkz: hwal)
    2 ...
  18. 36.
  19. kim ki duk un, konuşmadan da film yapılabileceğini gösteren hatta tüm amerika toplansa böyle aşk filmi yapamaz fikrini bana sonuna kadar savundurtan güzel ötesi film. filmde diyalog olmaması sırıtmamış, aksine ayrı bir tat katmıştır. tekrar tekrar dinlenesi bir soundtrack sahibidir kendisi ayrıca.
    3 ...
  20. 37.
  21. sözcüklere dökülmeden de aşkın yaşanabilceğini anlatan film.
    1 ...
  22. 38.
  23. kim ki duk filmidir.*
    --spoiler--
    milletin evine girip yaşayan adamın ruhunu arındırmak için eşyaları tamir ettiğini çamaşırlarını yıkadığını düşünüyorum. ve sürekli başkalarının hayatını* yaşarken hala arınmamış olan kendinden de kaçıyor.
    --spoiler--

    (bkz: arsivlik filmler)
    2 ...
  24. 39.
  25. kim ki duk'un tamamı sessiz olan bir film çekme hayaline çok yaklaştığı ve the dolls ile birlikte aşkı en naif biçimde anlatan film.
    1 ...
  26. 40.
  27. old boy ile birlikte bugüne dek nasıl izlemem diye kendi kendime feci halde kızdığım bir kim ki duk filmi.. başkalarının evine giren elemanın kendi hayatını arama çabası, esas kızın varla yok arası hayatı ve efsane şekilde ruhlarının buluşması.. konuşmadan, konuşturmadan nasıl film çekilir anlatmış adamlar.. helal olsun diyor ve arşivime eklediğim için kendimi tebrik ediyorum..

    beni en çok bitiren sahne ise filmin sonunda tartıdaki iki çift ayaktır efendim.. kim ne derse desin..aşk öyle bir şey olsa gerek..
    1 ...
  28. 41.
  29. 42.
  30. 10 hollywood filmi derinliğinde bir bir aşk filmi.
    2 ...
  31. 43.
  32. kim ki duk'un baska bir filmini soyleyemeyecek kisiler tarafindan

    - ayh sekerim cok sanatsal, kesinlikle izlemelisin bence

    cumlelerine maruz birakilan,entelektuelite 101 dersinin konularindan biri guzel film.

    izleyin bence !

    ha unutmadan, bu basligin altina entry girip de eternal sunshine of the spotless mind basligina entry girmeyen erkeklerin cuku dusuyormus, kizlarin seluliti oluyormus. benden soylemesi.
    2 ...
  33. 44.
  34. kim ki duk'un en terbiyeli filmi...
    0 ...
  35. 45.
  36. kim ki duk la beni tanıştıran film. şahane bir film. film boyunca kahramanların hiç konuşmaması, buna rağmen filmin sizi sıkmadan akıp gitmesi ise daha da ilgi çekici ve değerli kılıyor filmi.
    1 ...
  37. 46.
  38. Nihayetinde devinimsel bir şey olan sevgiyi,dinginliğin içinde betimlemek sanattır.Ve çok az sanatçı "sevme" yi Kim ki Duk'un Boş Ev'indeki kadar lirik anlatmayı başarabilmiştir.
    2 ...
  39. 47.
  40. "elde etmek için kaybetmek gerekir"

    "ne az söz, ne çok anlam"

    "yasadigimiz dünya, hayal mi gercek mi, söylemek zor"

    a$kin konusulabilir olmasindan ziyade hissedilebilir oldugu uzerine bir film..
    1 ...
  41. 48.
  42. içerisinde geçen iki-üç cümleye rağmen en umulmadık kişilere bile kendisini izlettirebilen , iki sevgilinin baskülün üzerindeyken ''hiç''lik ağırlığında olmasını zihinlere ustalıkla nakşeden ''Gafsa'' olmasaydı bu film eksik kalırdı denilen ve ille de izlenilmesi gereken bir eser..
    izlenilmezse ne olur?!..izlenildiğinde hissedilecek o derinlik duygusu hiç yaşantılanmamış olur...
    Eksik midir bu?...Lunaparktaki oyuncaklara hiç binmemiş olmadan da ömür geçer doğrusu...
    1 ...
  43. 49.
  44. izlerken ilginiz dağılırsa, izlemek istemeyeceğiniz, ilginç noktalardan farklı hayatları yakalamış sessiz bir film. Müzikleri de güzeldir ayrıca.
    1 ...
  45. 50.
  46. "az şeyle çok şey anlatma" felsefesini benimsemiş usta yönetmen kim ki duk'un özgün tarzını konuşturmuş olduğu gösterişten uzak ve saf, 2004 yapımı bir güney kore filmi.
    bu filmde film boyunca başrol oyuncularının ağzından tek bir kelime bile duymuyorsunuz. film izlenmeden "konuşmasız film mi olur, çok sıkıcıdır ya bu" diye düşündürtüyor. halbuki sessizlik filme öyle bir hava katıyor ki sanki oyuncular tek bir kelime etse filmin bütün ihtişamı ve büyüsü bozulacakmış gibi hissediyorsunuz. oyunculuk ise çok fazla kelimenin anlamsız, bakışların ise herşey demek olduğunu açıkça gösteriyor. filmin en güzel sahnesi ise şüphesiz en son sahne: kızın ve erkeğin birlikte tartıya çıkmaları ve ibrenin 0'ı göstermesi. tek bir kare tüm filmi özetlemeye fazlasıyla yetiyor. kesinlikle ayakta alkışlanası bir sanat eseri.
    yeni yeni özgün şeyler üretmeye başlayan hollywood'un kim ki duk'a yetişebilmesi için daha çok fırın ekmek yemesi gerekiyor gibi sanki.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük