eylül ayında kaliteli kırtasiye malzemelerini (spiralli kalın ciltli defterler, renkli tükenmez kalemler, imza kalemleri..) diğer market ve kırtasiyelerin üçte biri fiyatına bulabilmenin kimileri için yıllık tek ziyaret sebebi olduğu market. **
sokak arasındaki kahve yanı tostçuların kar marjındaki deli artış. bizim oraya bim açıldı, ahmet amca seyyarı bırakıp dükkan açtı.
(bkz: muratbey kaşar peyniri)
(bkz: dost ayran)
ünlü olabilme duygusunu kazandırmıstı bana vakt-i zamanıyla. yıllar ama çok uzun yıllar önce aile bireyinin elini tutup girivermiştim kapısından içeriye. işte o zamanlar havada asılı duran reyon güvenlik kamerası vardı. onun önüne geçip zıplayarak el sallamışlığım da vardı. evet hatırlıyorum az çok. bu eblehçe hareketlerim de kasanın hemen dibindeki siyah beyaz mini televizyondan izlenebiliyordu. belki bir kaç müşteri çıkar da bakıverir diye...
yok yahu. sanıyorum daha da eskiydi bu. bim olmaya da bilir. şok market miydi yoksa? neyse bu konudan başka bir konuya geçesim var şimdi. doğruyu söyleyin hanginiz yapmadı ki? yapmadım diyene inanmak bile istemiyorum. *
ucuz, görece tadı güzel ama bir çoğu son derece sağlıksız ürünleri kazandırmıştır. geçenlerde şu fıstık ezmesine takmıştım bir kavanozu 5 lira olanından. ha bire de alıp yiyordum. sonra öğrendik ki ibneler meğer içine fıstık aroması basıp kurutulmuş bezelye ufalayıp millete kakalıyorlarmış. tabii ver ha kimyasalı da basmışlar. neyse! çok geçmez 4-5 yıl içinde bu ucuz, tadı güzel ama bir o kadar da sağlıksız gıdaları satanlar yüzünden tahtalı köyü boylıyacaz. artık haram mı helal mi bilinmez!