insanların beyinlerinde hiç farkında olmadan bir seçim prosesi işler. bu nedenle reklamcılar ürünlerinin şekil, yazı, slogan vs. gibi şeylerini insanların hayatlarındasıkça yer alan şeylerle alakalandırmaya çalışır. örneğin coca cola "susuzluğunu dinle" diye bas bas bağırarak, beyinlerimize colayı susuluk ile ilişkilendirmiş ve susuzluk çektiğimizde aklımıza coca cola'nın gelmesini sağlamaya çalışmıştır.
gerçekten yaratıcı reklamlar olabilir.
örn: okey* reklamı
bir adam yolda gider okey takmıştır. bir kamyon ona doğru gelir ve zaten korunuyorum diye yoldan çekilmez. ölür. sonra ekran kararır. bir ses gelir: okey sizi bunlardan korumaz.
ekran aydınlanır. bizim adam bu sefer 10 çocuğuyla birlikte bir odada oturuyordur. bütün çocuklardan çığlık ve bağırma sesleri geliyordur.
ekran yine kararır. konuşmacı: okey sizi bunlardan korur.**
coca cola nin bir dönem uyguladığı bir reklam tekniğidir. video saniyede 24 kare fotoğraftan oluşur ve insan beyni 1 saniyede 24'ten sonraki kareyi alır ancak kişi farkına varmaz. bu şekilde 25. fotoğrafta çaktırmadan markanın reklamı yapılır. coca cola'da bu reklam tekniğini kullanmıştır ancak artık yasaklandı.
cinsel objeleri ürünün belli yerlerinde çok dikkatli bakılmadığı sürece görülmeyecek şekilde serpiştirmek de bilinç altına yönelik bi reklam uygulamasıdır..
camel firması bunu uzun bir süre uygulamış mesela.. camel'ın maskotu olan devenin ön bacağında yıllarca çıplak bir kadın figürü kendini farkettirmeden durmuş..
bir herkesin bildiği kuzuların sesizliği hadisesi var tabii..
bu konu fight club filminde dolaylı olarak enine boyuna işlenmiştir. filmde ayrıca saniyenin onda biri kısalığında ekranda görünen görüntüler bu tekniklere verilebilecek en güzel örneklerdendir.
yasaklandığı iddia edilse de, bir kısmının tespit edilme ihtimali az olması sebebiyle muhtemelen hala uygulamada olan teknikler. ahmet şerif izgörenin yazdığı eşikaltı büyücüleri adlı kitabı bunlara örnek veriyor. her ne kadar biraz uçtuğunu düşünsem de, kitap cidden ilginç şeyler de içeriyor.