günümüz tablosunda yadsınması halinde bile dönüp yine kendisini haklı çıkaran önermedir. gezegen olarak öyle büyük sorunlar, öyle devasa ve halledilmeyi bekleyen -artık beklemeyen aynen dayanan- hadiselerle başbaşayız ki, kimsenin kulak tıkayacak bir lüksü bulunmamaktadır. zaten geleneksel konu başlıkları olan sağlık, beslenme, barınma, eğitim, güvenlik hadiseleri nüfusun artması ve kaynak dağılımı problemi ile daha da ciddileşmeye başlarken, bir de üstüne yepyeni farkında olmaya basladığımız çevre gibi, küreselleşme gibi meseleler de binmeye başladı, işler iyice çatallaşıyor. bu hadiselerden zaferle çıkmanın bir yolu varsa sağımızı solumuzu, olanı biteni bütün gerçekliği ile bilmek ve bu bilgiye göre davranmak, buna gore yapılanmak, nesiller yetiştirmek ve altyapı sağlamaktan başka akla yatkın bir yöntem yoktur.
"sıradan insanların sıradan dertleri" diye bir şey de yoktur artık; eğer herkes teknolojinin imkanlarından yararlanmak istiyorsa, herkesin bu işte bir sorumluluğu var demektir. elbette bu bilim denen altyapı ve anlayışı sokaktaki adam yerleştirecek değil; çünkü bilim sağduyu işi değil, profesyonel disiplin ve kendini adama işi. ancak daha da önemlisi devletlerin bu yönde bir çaba göstermesi, bilimin hakim kılınması yönünde bilinçli ve programlı hareket etmesi ile yeşerecek narin bir altyapıdır bilim. memlekete otoyol, su ve elektrik tesisati, ilkokul ve hastane türü bir altyapıdır bilim. çaba göstermeksizin "kendiliğinden" olabilecek bir şey değildir. ağaçta yetişmez.
hangi ülke bu konuyu en ön plana getirmeyip yerine babadan dededen kalma konuları insanlarını uyutmak için pişirip pişirip topluma pompalıyorsa, bu devletler üzerlerine bastıkları toplumun altını oyuyorlar demektir. hangi toplum ki kendisini bilimsel doğrultudan saptıran bir yonetime tahammül ediyor ve otla bokla uğraşıyorsa, işte o toplum kendi mezarını kazıyor demektir. bu laflar seksen sene, yüz sene önce söylendiğinde babalar dedeler başlarını gömmemiş olsa idi bugün ayaklarımız biraz daha sağlam basıyor olabilirdi. bugün ise durum artık "gelecek nesillere masal diyari gibi bir memleket bırakalım" romantizminden de başka bir şeydir; bugün sorunlar burnumuzun dibindedir, internettedir, saklı gizli bir şey yok.
politikacılar oy istemeye geldikleri zaman onlara ne tür bilimsel projeleri olduğunu sorun, gazetecilerden politikacılara bu tür sorular yöneltmesini talep edin. cevap vermiyorlarsa güvenmeyin, inanmayın, bokunuzla oynamayın, oynatmayın...
