bilimin nimetlerinden faydalanıp hasta ettiler milleti.
dertleri yine dua okuyan millet.
şovlarını yine "allah virüs gönderdi" diyen cahil kesimin üzerinde tepinerek yapıyorlar.
bunlar eğitilmezdir.
not: ay pardon yarasa kemiren çinliler yüzünden millet hasta olmuştu.
Kaderde ne varsa onu yaşarız saplantısına takılıp kalan güruhun, başına bir şey geldiğinde ilk iş olarak bilime sığındığını görürsünüz.
Hastalık da böyledir;
Maske yerine muska takanlar,
Aşı ne zaman çıkacak diye on takla atarlar.
Dolayısıyla ben,
Savaştan ziyade insanların uydurduğu hurafelerin yarattığı bir kavram karmaşası olduğuna inanıyor,
Din ve bilim ayrımını yapıp,
akıldan vazgeçmeyerek Önce devenizi bağlayıp, sonra tevekkül etmenizi diliyorum.
savaş olmuyor...çünkü savaş çoktan bitti...
veya farklı iki alan
gerçek bir hastalık olduğunda herkes en iyi hastanelere koşuyor en iyi doktorları arıyor...
-tabi ki maddi imkanlar ölçüsünde-
yani insanların dünyadaki gerçek sorunları çözme olayı dindar olsun seküler olsun aynı...
bunun istisnası yok denecek kadar azdır.
bilim zaten bu yüzden çalıştığı alanı sınırlamış deneysel, gözlemlenebir ,ölçülebilir alanda kalmış.
Neden mi?
Alt katta oturan (yobaz akrabalar da buna dahil) bayramda kolanya ikramını "içinde alkol var, abdestim bozulur" diye ret ederken şimdi en az %80 alkol oranlı kolanya ve saf etil alkol dezenfektanlarla abdest alıyor oluşuna bakarak bunu söyleyebiliriz.
Kabe başta olmak üzere ibadet yerleri dezenfekte ediliyor.
Siz bu dezenfektanları dualar gül suyu zemzem suyu ile mi yapılıyor sanıyorsunuz?
Onbinlerce insan umre ziyaretinde virüs kaptı. Dualar neden Kâbe de onları korumadı?
Önümüz ramazan ayı hac mevsimi, açın sınırları insanlar gitsinler Mekke Medine'ye ve sabahlara kadar dua ederek bu salgından korunsunlar.
Aynı şekilde Vatikan da papa tarafından ST. Peter's meydanında ayine katılan yüzbinler için de bu geçerlidir.
Ya da yumbulagang veya key gompa tapınağında Budistler için de bu durum geçerlidir.
Allah'a ve onun elçilerine, öğretilerine (kitaplarına) öldükten sonra hesap vereceğine inanan biri olarak; Allah'ın verdiği en büyük nimet iman veya kitap ya da yolladığı peygamberler değil, Allah'ın insana vermiş olduğu akıl en büyük nimet olur.
Aklı olmayan veya Allah'ın vermiş olduğu en büyük nimet olan aklı inkar eden insanın ne imanı ne ahlakı ne de insan olma erdemi gibi değerleri olur.
