diyalektik sadece tez-antitez değildir. iki farklı gerçekten bir hakikat çıkarmakta diyalektikle olur.
senin o vikipedi'den öğrendiğin diyalektiğin sokratik altyapısı vardır yani... doğurtma falan hani, bildin mi?
bik bik ötüyor herkes burada, ne de olsa yazdıklarını okuyanların %90'ı anlamıyor ya, sonunda neyi sentez olarak ortaya koyarsan onu mantıklı ve kesin doğru kabul etmeliler değil mi? tamam, dinler çürüdü, evrim karşısında bütün hakikat yıkıldı... yürü amk liselisi...
Bilim dini çürütür mü? Bana göre bu bir bilimsel değil daha çok felsefi bir sorudan ibarettir. Soruyu benim tarafımdan ele alırsak dinin mantıkla bilimle pek alakası yoktur daha çok inanç ile alakalıdır. inancı kuvvetli olanlar inananlara hatta inanabilenlere göredir din çünkü gereklilikleri fazladır o gereklilikleri yerine getirmek için hem sabr hemde büyük bir inanç gereklidir. O inanca sahip olamayanlar dinden kaçarlar birisi reddeder birisi günahkar olur bu uzar gider ha beni sorarsanız günahkarın önde gideniyimdir dini bilimle çok düşündüm pek mantık bulamadım en önemli etkileşimi inançtır.
diyalektik ve materyalizm karşısında tüm dinlerin sarsılmasıdır.
hepsinin kanıtlarını sayfalar önce sundum. açıp okuyun. hiçbirine bir tane karşı argüman üretemediniz. üretemediğiniz gibi böyle bazı cızbızcı soytarılar türedi. benim gönlüm rahat.
cızbızcı afacanlar kendi kurdukları hayal dünyalarında oynasınlar. tabi ağızlarındaki lolipopu çektikten sonra.
bak şimdi kucuk zenci, sabahtan beri nhka'ya, yazar x'e veya seni eleştiren diğer yazarlara orangutan diyen, çomar diyen, lafı götünüzden anlıyorsunuz diyen, kudurmuş köpek diyen sensin. şimdi şahsıma saldırıyorlar diye ağlama.
bilimsel argümanlara cevap veremediğimiz için bir tarafına takmayacakmışmış. lan zaten sabahtan lafı kıvırıp dolandıran konuyu kurana getiren oradan ayarı yiyince de kuantuma sardıran kişi sensin. bu yüzden adamlar seni muhatap almayı bıraktı.
yaradan sana akıl vermiş. yaradana inanmıyorsan bile verdiği aklı kullan. adam ol adam.
bazı afacan veletlerin konuyu saptırıp şahsıma saldırdığı gerçeklik.
gelen geçen tokatlamışmış. hasssiktir hiç güleceğim yoktu. cızbızmış lan tükürük yemekten banyo yapmışsın hala ne konuşuyorsun hahahahaha.
bilimsel argümanlarıma bir sikim cevap veremediniz. ve veremediğiniz sürece sikimin ucuna takmayacağım adamlar gelip burda polemik yaratıyor. de siktir git afacan hahahaha.
eşşedüenlaahaskdadsjkasld pardon ne diyordum. he çomarların ağrına giden maddi gerçeklikler. de siktir git kendi bokunda oyna afacan.
bahsedilen elemanın seni çürüttüğüne dair emare yok mu? ulan adam açık açık senin bilimsel olduğunu iddia ettiğin diyalektiğin felsefi olduğunu vurguladı. git okuma yazma öğren öyle gel.
hala kudurmuş köpek edebiyatı yapıyorsun. bir halt bildiğin yok gelen geçen tokatlıyor kokuşmuş zırvalarını hala öküzlere batıyorda kalmışsın. evlat diyorum ya sana sen kazandın dini çürüttün tamam sakin ol evine git ve sana verilen ödüllerle mutlu ol.
edit: iş bu entryin yazılma nedeni olan entry silinmiştir.
bu gereksiz tartışmanın sonucu şuraya çıkıyor: http://m.uludagsozluk.com/e/35516577/
şimdi kucuk zenci gelecek gene "çok komik burada harcanıyorsun" falan diyecek. desin zararı yok.
ulan var ya ona yanmıyorum da
amoralist bile buraya uğrayıp kucuk zencinin saçmalıklarını çürüttükten sonra adam hala paçayı kurtarmaya çalışıyor. tutturmuş kuantum fiziği diyalektiği destekliyor. bunu kuantum fizikçilerine söylese onlar bile güler. sen hala ayetlerde çelişki olmadığının kanıtlanmadığını iddia ediyorsun ama adam senin kuran cahilliğini buz gibi suratına vurdu. sen hala zaa xd diyerek çamura yatmaya devam et. kimin ne olduğu açık seçik ortada.
ayetlerde çelişki olmadığını gösterdiğini sanan şizofrenlerin akın ettiği olay. sen bir bok gösteremedin kardeşim, ben ise bütün çelişkileri bir bir ortaya döktüm. gerçekler suratınıza çarpılınca tek yaptığınız şey hakaret etmekti.
quantum fizğinin kendisi bile zaten senin ''yokluktan enerji var olamaz'' savını teorik olarak çürütmeye yetiyor. dediğin gibi belki gidip evreni boydan boya geçerek kanıtlayamazsın ama matematik hesaplarla ya da local deneylerle teorik olarak genel kabul gören teori budur. orasından burasından kıvırırsan ''kanıtlanmadı qanqi zaaaa xd'' dersen olmaz o iş böyle sündükçe süner konu.
''diyalektikle bilimi bağdaştırarak bir şey kanıtlama çabanda başarılar.''
quantum fizğinin ispat ettiği ''hiçlikten enerji doğmuş'' düşüncesi bile aslında benim diyalektik yöntemimin golü atan taraf olduğunu gösteriyor. diyalektik bir bilimsel metottur ve özellikle toplum bilimlerinde toplumların şekillenmesindeki itici güçtür. doğa bilimlerinde de bu metot kullanılabilir. diyalektikle bilimin alakası yok diyen bu arakadaşa bir adet dildo pardon madalya yolluyoruz.
neyse gerçekten boku çıktı. ister inanın ister inanmayın kimsenin inancı gram sikimde değil. ben sadece nesnel olan bir gerçekliği savunuyorum. hadi selametle *
Bilimi bilmem ama, zamanında çok inançlı olup , dini gerekleri yerine getirip, ansızın hayatınızın kötüye gitmesi ve "ne yaptım da böyle oldu amk" sorusuyla başlayan sorular silsilesi vuku ile bulan olaydır, bazıları buna sınav diyor, bense beynin oyunu olduğunu düşünüyorum, kafanızı dinle doldurmayin.
Böyle başlıklara yazmaktan hoşlanmıyorum. Çünkü burada tartışmalar hep birisinin yüksek sesli konuşması ve diğerlerinin bastırılması olarak tezahür ediyor. Baştan söyleyeyim "hahaha, hihihi" gibi şeyler içeren ve laf sokma amaçlı entryler umrumda değil.
BirkaÇ entrye göz atacaktım ama burada büyük bir kavram ve düşünce katliamı gördüm. Başta bu, diyalektik... Diyalektiğin bilimsel bir yöntem olduğunu iddia etmek bilimin formülasyonu ile apaçık çelişmektir. Bunu bana burada Anlattırmamalısınız, zira bilim natüralisttir. Şu "zira"dan sonrası yeterli.
Natüralizm, öncelikle felsefi bir görüş olarak empirik algı düzeyine indirgenmişliği ve en temelde" teker teker" ele almayı kabul eder. Bilim bu şekilde tezahür ederek bütüncül bakmaz. Bunu ben söylemiyorum, bilimin en temel özelliği teker teker ele almasıdır. Fakat ne enteresandır ki diyalektik tam olarak bütüncüldür. Tez ve antitez ilişkisinden ötürü tez ve antitez tek tek ele alınır.
Öte yandan bilim anlam aramaz, o sonuç arar. Yani eğer x=5 ise, bilim için bu x'in 5 olduğundan başka bir şey değildir. Ancak felsefeciler veya bilim felsefecileri diyelim, bunlar x'in 5 olmasını başka şeylere yorumlar.
Daha sonra yin-yang'ın her şey karşıtını içerir düşüncesi ile bir yöntem olarak diyalektik kıyaslanamaz. Birisi bir öğreti diğeri ise yöntemdir.
Ve gelelim en tuhaf hususa hiçlik ve varlık ilişkisi. En başta şunu söyleyeyim, bir apateistim. Tanrılar ve inançlar ile ilgilenmiyorum ama burada ontolojik bir katliam var. Hiçlikten varlığın çıkması düşüncesi... Açıkçası hiçlik ve varlık hakkında 3 bin yıllık felsefe ve daha yakın bilim tarihi net konuşamamıştır. Ben umuyorum ki hiçliğin bir şey olarak içinden bir şeyi var edebilmesinin hiçliği de "var"saymak olduğunu biliyoruzdur. Umarım.
Nihayetinde burada yalnızca başlığın içeriğine değindik, başlığın kendisine ilişkin bir şey söylersek eğer: bilimin maddi yasalarının evrende yegane yasalar olduğunu kabul ederek evrenin sınırlarını materyalist veya Natüralist olarak çizersek, din bir metafizik olarak bu sınırlara dahil olmadığından bilimin maddi yasaları ile olumlanmaz ya da çürütülmez.
Ateist Kerem Cankoçak'ın lawrence krauss'un ortaya attığı ve defalarca yanlışlığı ispatlanan ''hiçlikten oluşan evren'' safsatasını Caner taslaman'a karşı kullanışı ve caner'in bu iddianın saçmalığını ifşa edişi... bu videoyu daha önce de attım, ama neymiş, habertürk yayını olduğu için kabul etmiyormuş. bilimsellikten düşüp bayılacağım birazdan. ne kadar bilimsel bir karşı çıkış değil mi arkadaşlar? sizde kendi evinizde ''çünkü habertürk yayını'' diyerek annenizin sizi bakkala yollama çabalarını bertaraf edebilirsiniz. bunlar hep bilimsellik... öte yandan, evrimağacı sitesinde makale mi yayınlanmış... of, hemen kabul edin arkadaşlar, çünkü orada yayınlandıysa kesinlikle doğrudur... neden? çünkü bilimsellik bunu gerektirir de ondan... neyse, bu geri zekalının ''çünkü habertürk'' demekten başka hiçbir cevap veremediği videoyu tekrar koyuyorum:
bu videoya ek olarak, kendisi bizzat ateist olan fizik profesörü david albert, hiçlikten oluşan evren safsatasını new york times'ta birçok yönden eleştirmiştir. oha bilimselliğe bakar mısınız, hadi caner taslaman bu iddiayı habertürk'te çürütüyor, tırt. ama david öyle mi? adam o kadar bilimsel ki, bu iddiayı new york times'ta çürütüyor. vay beeee... bilime bak beeeee...
bende bir çok kez bu konular hakkında sorduğum sorulara bir cevap bulamadım.
örneğin;
kuran' da neden kalp ile düşünmek terimi geçer?
kalp gerçekten düşünebilir mi?
kuran' ı incelediğimizde diğer uzuv ve organlarımızın, günümüz biliminin de kabul ettiği şekilde işlevini yerine getirmesini doğru tanımladığını görürüz. dil ile söylemek, el ile dokunmak, burun ile koklamak gibi. bu uzuvlarımız günümüz bilimi tarafından da bu işlevleri yaptığı doğrulanıyor.
fakat bir tek beynin yerine getirmesi gereken düşünme eylemini, kalbe yorduğunu görürüz. bu soruya mantıklı din adamlarından ve alimlerinden cevap henüz daha gelmemiştir.
acaba kuran' daki bu söylemin nedeni, kuranın ortaya çıktığı dönemde henüz daha beyin organımızın varlığının bilinmemesi ya da işlevinin bilinmemesi olabilir mi?
ki eğer öyleyse tek başına bu teori bile kuran'ın öyle zannedildiği gibi gökten falan inmediği ve bir ilahi güç tarafından yazılmadığının, insan tarafından yazıldığının kanıtıdır.
''eğer dünya çapında kabul gören bu görüşün aynı şekilde dünya çapındaki kitleler tarafından 'kesin olmadığı' belirtiliyorsa senin bu dediklerin hiç bir kanıt teşkil etmez.
kaldı ki '21. yüzyılın en yaygın görüşü olduğunu' nereden uyduruyorsun. evrimağacı.org yazıyor olması onu dünya çapında kabul edildiğini göstermez ''
aynen o sitede alıntı yaptığı bilim dergisi sadece bir kaç adamın çabalarının yazısı zaten. orada bilimsel gelişmeler takip edilmiyor, sadece 3-5 çapulcunun çalışmaları yazıyor hahahaha.
kıvır yavrum kıvır.
ayrıca senin tanrının varlığı çabalarında bir kanıt teşkil etmiyor.
netliği yüzde 100 olsun, yüzde 90 küsür olsun sonuçta senin ''yoktan enerji var olamaz'' savın çöpe gitmiş. sen bana bundan bahset. evet yüzde yüz değil ama çıkarımlar onu doğruluyor. bu hem senin argümanının, hem de dinin temelini sarsmış.
''efendii, ayet dedin ayet getirdik. bilim dedin bilimden cevap verdik. nerelerde hedef saptırmışız söylesene? bırak son dakikaları oynamayı.''
burada son dakikaları oynayan sizlersiniz. doğru ayet dedik geldiniz, hepsinin bilimsel temelde çürük olduğunu söyleyende gene bendim. ben gol atmaktan yoruldum. hepsini kanıtlarımla sundum. ''o ayet öyle demiyor yeaa'' diyen de ''kesinlik kazanmıyor o zaman yalan'' diyende, bilimi dine yamamaya çalışanda sizlersiniz.
bırakın abicim olmuyor. bak ben yoruldum gol atmaktan siz yemekten yorulmadınız. şöyle söyleyin ''siktir et bilimi ben böyle mutluyum'' yemin ediyorum saygı duyacağım, bir kelime daha laf edersem neyim o zaman.
çabalar beyhude abicim. kanıtlarımla geldim. herşey açık ve net.
Nihai amaci din curutmek oldugu dusunulen bilime saygimizin siniri yok lakin Benim sıkletimde degilsin afacan. Heyecanini anliyorum. Diskisinda boncuk bulmus cocuk mutlulugu gozlerindeki.. bir sure bu allame tavirlarin mutlu olmani saglar ama bir kac sene sonra yavas yavas normallesmeye baslarsin.
madde-antimadde parantezinden hareketle yok olus gibi bir iddiada bulunuldu fakat elektronla pozitronun carpistirilmasi sonucunda her ikisinin de kutlelerinin sifirlandigi yani zit istikamette hareket eden iki fotona donustugu ve bu fotonlarin da icinden ciktiklari parcacik oraninda enerjiye tekabul ettigi aslinda (bilimsel uyaniklik icabi) hic anlatilmadi. Hele su Entropi.. yaradiliscilarin evrime karsi kullandiklari termodinamigin ikinci maddesi.. Neyse bunlari salla bir kenara.. uzerinde durup bilimsel kasintilara girmeyecem.
Bilimsel nitelikleri acisindan bagrimiza basmaktan kivanc duyabilecegimiz, curutme kat sayisi goz kamastirici seviyede olan bir degil 10 makale science dergisinde yayinlanabilir elbet. Asil problem surada basliyor: ''Bakin bu science dergisi var ya, iste orada bir makale yayinlandi ve butun dinler bir anda curudu'' heyecani.. yani adina din denilen sey, science dergisinde yayinlanan makaleden alintilanan ve ardina comar ve küskü ( ogrenecez ne oldugunu) monteli bindirmelerle serpilen cumlelerle curumuyor. Dahasi, bir makalenin bilim ihtiva eden iddialarinin hudutlari dinin curume noktasini teskil etmez. Cunku din bir ispata bagli kosullarla yonelim gelistirilen pozitivist kanunlarla alti doldurulan bir kurum degildir. Iyilige, hosgoruye, huzura ulasabilmek ve bu edimlerin dominant alanini isgal eden hisleriyle hareket ederek gunde 2 kez farelere yiyecek vermeyi kendine gorev belleyen milyonlarca hidistanliya En kuantumlu, en hawking'li, en big bangli tartismalarla verebileceginiz hicbir sey yoktur. Bir dine bagli olmalari durumu Hic bilimsel bir karar olmadigi icin asagiladiginiz bu insanlarin da size verecekleri bir sey yoktur. Hal boyleyken herkes kendi onundeki boku yese ne guzel olur di mi?
senin tüm yalan ve iftiralarını açıkça kanıtlarla ortaya dökmeme rağmen büyük bir yüzsüzlükle hala konuşmaya devam ediyorsun. bir insan anca senin kadar cahil, anca senin kadar utanmaz olabilir. inşallah, o cehenneme girer ve hiçbir zaman da oradan çıkamazsın. seni yakan ateşin de gerçek olmadığını inkar edebilecek misin bakalım...
hayvanlardan daha da aşağısın...
hayvan en azından yalan söyleyemiyor, en azından bir noktaya kadar anlayabiliyor...
iftiracı, yalancı sikik...
Uzun ve detaylı bir konu olmakla birlikte tam anlamıyla doğru diyemeyiz.
Bilim dinlerle veya dinin konularıyla ilgilenmez. Bilimin dini yalanlaması bilimin bulduğu bir doğrunun kutsal sayılan kitaplarda tersini iddia edilmesidir.
Bilime hakim çoğu kişi bu gerçeklere hakimdir fakat bilmeyen birisi için hiç bir sorun olmadığı gibi bilim ile din birbirini tamamlar niteliktedir.
Bu kişilerin bilim adına bildiği tek şey ise bildiğim tek şey hiç bir şey bilmediğimdir sözü herhalde.
iki dakika boş bırakmaya gelmiyor. aşağılık kucuk zenci, ateistlerin en sevdiği ''ayet cımbızlama'' ahlaksızlığına apayrı bir boyut kazandırmış. içinde Kesinlikle nefs-i müdafa dışında herhangi bir saldırı/savaş emri bulundurmayan Kur'an'da, böyle bir ayet olduğunu iddia ediyor. bu iddiasına kanıt olarak da enfal suresinin 12. ayetini cımbızlayarak gösteriyor. fakat burada iki büyük hata var.
1. Kur'an, bütünsel olarak değerlendirilmesi gereken bir kitap'tır. Youtube'daki herhangi bir savaş karşıtı videoyu da kesip biçerek, o videoyu sanki savaş çığırtkanlığı yapan bir propaganda videosuna dönüştürebilirsiniz. siz o videodaki sesleri, görüntüleri kesip biçerek, istediğiniz anlamı oluşturacak şekilde tekrar birleştirdiniz diye, o video gerçekten propaganda videosu mu olmuş oldu? hayır, olmadı. ama sizin aşağılık bir insan olduğunuz tescillenmiş oldu.
2. kucuk zenci nickli aşağılık adam (hakaret değil, tespit), ayet cımbızlamakla kalmıyor, ayetin içinden bir de cümle cımbızlıyor. böylece, olmayan aklı sıra Kur'an'da katliam emri olduğunu göstermeye çalışıyor.
işte, söylediklerini aynen aşağıya alıntılıyorum:
______
''al sana o ayetlerden sadece bir tanesi:
''ben kâfirlerin kalplerine korku salacağım. şimdi vurun boyunlarının üstüne. vurun, onların bütün parmaklarına” diye vahyediyordu. enfal-12''
______
görüldüğü gibi, enfal suresi'nin 12. ayetini kesip biçiyor ve sanki ayet durduk yere ''kafirlere saldırın'' emri vermiş gibi bir anlam elde etmeye çalışıyor.
bakalım işin aslı gerçekten öyle mi? iki kere cımbızlanan bu ayeti aynen aşağıya alıntılıyoruz:
enfal/12: Rabbin meleklere, "Sizinle beraberim, inananları destekleyin. inkarcıların yüreğine korku salacağım. Vurun boyunlara, vurun onların her parmağına," diye vahyediyordu.
görüldüğü gibi, bu aşağılığın çarpıtmaya çalıştığı ayette muhatap insanlar değil, melekler... fakat, bu aşağılık ayetin ilk cümlesini keserek, ayetin muhatabı sanki insanlarmış gibi bir algı oluşturmaya çalışıyor. yalan ve iftiranın bu kadarı...
Kur'an'da müslümanlar için savaş emri içeren ayetler de vardır. bu savaşların hepsi nefs-i müdafa durumu içerir. bu konu binlerce kez birçok müslüman tarafından belgeleriyle ispatlanarak zaten ortaya konuldu. Kur'an'ı okuyan her insan, terör örgütlerinin islam ile uzaktan yakından hiçbir alakası olmadığını açıkça görür. her şey ayan beyan ortadayken, günümüzde hala terör örgütlerinin Kur'an'ı temel edindiğini iddia edenler işte bu aşağılık kucuk zengi gibi cahiller, yalancılar, iftiracılardır...
edit: sadece bu entry'de kolayca çürüttüğüm iğrenç iftira bile başlık sahibinin seviyesini, cahilliğini, kötü niyetini, akılsızlığını, yalancılığını, kaypaklığını açık bir şekilde ortaya koymuştur. evrenin hiçlikten kendi kendine oluştuğunu sanan, iftirayı din edinmiş geri zekalı aşağılık bir cahilin; yobaz bir ateistin yalanlarını okumak isteyen bu başlığı hortlatmaya devam edebilir. aklı olan zaten bu adamın ne kadar akılsız olduğunu gördü.
" Deki; kulumuza indirdiğimiz kitabın bir benzerini ortaya koymak üzere bütün insanlar ve cinler bir araya gelseler ve bu konuda birbirine yardım da etseler yine de onun benzerini ortaya koyamazlardı"
" insanların işlemiş oldukları hatalar yüzünden denizler de ve karada bozulmalar ortaya çıkmıştır. Rabbin dönmeleri için işlemiş oldukları günahların bir kısmını dünya da onlara tattıracaktır"