Belki bilmin kendisi öğrenemez ama, hurafelere tapmayı bırakıp, bilmin gelişmesi için çaba gösterirsen ve tüm organlarını bağışlarsan, kendi vücudunda olmasa bile başkalarının vücudunda yaşayarak, sonsuz yaşama kavuşarak, senin öğrenmeni sağlayabilir...
Çizgi ötesi diye bir film vardı tıp öğrencileri kalplerini durdurup ölümden sonrasını görmeye çalışıyorlardı 4-6 dakika süreleri vardı kalbi çalıştırmak için birden o film geldi aklıma gördükleri şeyler pek iyi değildi.
bu imkânsızdır. ölümün ötesini bilmek nihai cevaptır. tüm insanlığın cevabı. Evet belki 30-40 yıl fazla yaşatabilir bilimin getirdikleri ama ölüm sonunda varacaktır. ölümün sonrasını kesin olarak bilinemez o yüzden eğer bilinseydi kesin olarak insanlar işini gücünü bırakıp ya ibadet ederdi ya da dinlerinden vazgeçer, dinin ahlak kurallarını tümden çiğnerlerdi. bu bilinmezlik bir insanın ömrünü belirliyor, insanların. asla bilenemeyecek sadece bilinmezliğin bilinirliği iddia edilecek bazı insanlar ona göre şekillenecek hayatı.
ölümden sonra olacaklarla alakalı malumatı yaratan kendisinde saklı tutmuştur. veyahut çok az bir bilgi ile kur'an'da bahsetmiştir.
hz. muhammed aleyhisselatu vesselam devrinde sahabeler ölüm ve sonrası ayrıca kıyamet ile ilgili sürekli soru soruyorlardı. çünkü merak ediyorlardı. peygamber efendimiz bu konuda çok daraldı ve en sonunda rab yardıma yetişti ve ayet indirdi:
insanlar sana kıyamet saatini soruyorlar. De ki: "Onun ilmi ancak Allah'ın nezdindedir. Ne bilirsin belki kıyamet yakında olur." (AHZAB/63)
bizim bilmemiz-yapmamaız-araştırmamız gereken ölüme kadar olan süreçte nasıl bir hayat geçirdik. çünkü allah buradan soracak. sorumlu olduğumuz merhale budur. rabbe yaraşır bir hayat yaşamadıktan sonra ölüm ve sonrası hakkında öğrendiğimiz bilgi bize ne fayda getirir. sadece boşa vakit kaybı. emekleri, akılları, zamanı israf etmek.
Evet. Bilim der ki ölümde vücudun yok olur, bu kadar basit. Dinler ise öğrenemez. Gidip gelen bir dindar tanımadım şimdiye kadar. Anca öteki hayat ütopyası.